Tribün Kritik | Galatasaray – Anderlecht

Fatih: Sezonun ilk Şampiyonlar ligi maçını nasıl değerlendiriyorsun?

Barış: Galatasaray’ın bu seneki hazırlık dönemi ve ligdeki şu ana kadar oynadığı maçlardaki görüntüsü bize bu maçın Galatasaray için çok zor geçeceğini söylüyordu. Fakat yine de “Galatasaray avrupa’da farklı oynar” tabiri ve yeni transferler, çoğu kişiyi bu maçın Galatasaray’ın lehine olduğunu düşündürttü. Ama bu düşünceler maçın başlamasıyla dağıldı. “Tecrübesiz ve eksik” Anderlecht özellikle ilk yarı Galatasaray’a çok zor anlar yaşattı ve 2. yarıda tam Galatasaray etkili olmaya çabalarken golü buldu. Yenilen gol sonrası Galatasaray, Bruma’nın girişi ve rakibin geriye yaslanışıyla etkili olmaya başladı. Burak çoğu golünde olduğu gibi yine tam taraftardan tepki gördüğü sırada golünü attı.

Fatih: Maç öncesi Galatasaray’ın ligteki maçlarını baz aldığımızda çok da iyi bir oyun göremeyeceğimizi biliyordum ama yine de Galatasaray’dan dün akşamki kadar da vasat bir oyun beklemiyordum. Beni maçta en çok şaşırtan iki kişi vardı; biri Prandelli, diğeri de Selçuk. Hazırlık maçlarından beri kanat organizasyonuna önem veriyorum diyen bir teknik direktörün, böylesine önemli bir maça 3 tane aynı tip orta saha ile çıkıp, kanatlardan gitmeye çalışması ilginçti. Diğer taraftan Selçuk’un bu kadar kafasını toparlayamadığı bir dönemde, Prandelli’nin Selçuk ısrarını anlayamıyorum. 3 kulvarda ilerlemeyi planlayan bir takımda Selçuk yerine koyabileceğimiz bir oyuncu bile yok mudur? Neden bu kadar ısrar ediliyor anlamak gerçekten çok zor? Kısacası, Galatasaray’ın bu maçtaki kötü oyuna rağmen kazanılan 1 puan bence Galatasaray için önemli olduğunu düşünüyorum.

Barış: Kesinlikle, kazanılan 1 puan bence de çok değerli. Bu maça Galatasaray 2 puan kaybetti olarak bakmamak lazım. Daha önce kura ile ilgili yorumumda, bu grupta 3.’lük Galatasaray için başarısızlık olmaz demiştim. Tabii ki hedef gruptan çıkmak, ama hedefleri kademe kademe olarak düşünürsek eğer, en alt hedef için Anderlecht maçları Galatasaray için çok önemli. Bu maçlarda kesinlikle Galatasaray’ın kaybetmemesi lazım. Gruptan çıkma şansı için ise daha konuşmak çok erken ama Dortmund’un Arsenal’i yenmesi ile grup liderliği ibresi şimdilik Dortmund’a döndü. Buna göre, Galatasay’ın 2 hafta sonra Arsenal’le oynayacağı maçta puan alması, gruptan çıkmak için çok önemli.

Fatih: Senin kura yorumunda yazdığın gibi, bugün birçok gazetede yazarlar ve internette bazı kesimler de “Galatasaray’ın artık çıkma şansı az, en iyi ihtimalle 3.’lük” demeye başlamış. Ama unutulmaması gereken bir nokta var ki, Galatasaray 2 senedir gruplardan çıkmayı başaran ve bugüne kadar da en çok gruplardan çıkma başarısını göstermiş türk takımıdır. Bir diğer unutulmaması gereken nokta da, Galatasaray’ın 2 sene önce Fatih Terim’le Manchester United’lı gruptan 2. olarak çıktığı sene, 3. maçlar sonucunda Galatasaray’ın 1 puanı olmasına rağmen mutlu sona ulaşmışmış olmasıdır. Bu yüzden benim umudum son maça kadar olacak, ama takımın bu tarz oyuna devam ettiği sürece gruptan çıkmanın zor olduğunu düşünüyorum.

Screen Shot 2014-12-07 at 10.49.53


 

Maç ile ilgili kısaca;

Maçın Oyuncusu: Büyük olasılıkla sadece bu maçın değil sene içinde daha birçok maçta Muslera’yı maçın oyuncusu seçebiliriz. Bu maç yine elinden gelenin fazlasını yaptı. Pozisyon alışı ve çıkışları çok başarılıydı. Chedqou da savunmadaki neredeyse kusursuz oyunu ve goldeki takımdaki tüm hücum oyuncularını utandıracak katkısıyla, bence maçın 2. adamıdır.

Maçın Oyuncusu: Bu maçın ve hatta şu ana kadar ki sezonun oyuncusu olarak Chedjou’yu gösterebilirim. Geçen seneki uyum sürecini atlatıp Semih’in yanında toparlayıcı rolünü iyi üstleniyor. Bunun bir nedeni de tahminen geçen seneye göre Semih ile göbekde yer değiştirmesi olabilir.

Maçın Hayal Kırıklığı: Buraya tek isim yazmak zor. Selçuk, her maçta “artık daha da kötü olamaz” diyenleri şaşırtacak kadar kötü oynuyor. Burak, golüne rağmen maç boyu etkisizdi. Özellikle kötü pas seçimleriyle Burak, birçok atağın olumsuz bitmesine sebep oldu. Ve tabii ki Veysel ve Telles… İki bekte hem hücumda etkisizdiler, hem de savunmada çok adam kaçırdılar. Bu ikili yerine Tarık ve Sabri’nin çok daha başarılı olacağını düşünüyorum.

Maçın Hayal Kırıklığı: Yukarıda da belirttiğim gibi Selçuk, ondan sonra da Melo ve Dzemaili, bu maçtaki performans sergilediler. Dzemaili için daha takım ile uyum sağlama döneminde diyebiliriz. Fakat Melo ve Selçuk’un bir an önce toparlanması gerekiyor, çünkü onların performanslarının düşük oluşu takımın atak gücünü doğrudan aşağıya çekiyor.

Maçın Olumsuz Faktörü: Bence maçın en olumsuz tarafı, Prandelli’nin hala takımında kimi oynatacağına ve takım formasyonuna karar vermemiş olmasıdır. En yakın zamanda formsuz oyuncuları en azından bir süre dinlendirmesi (Selçuk, Telles, Veysel) ve antrenman form durumlarına göre kadrosunu kurması Galatasaray için en iyisi olur.

Maçın Olumsuz Faktörü: Sana katılıyorum. Prandelli’nin kafasında halen soru işaretleri oluşu ve takımda oynayan futbolcuların da henüz formasyonu kafalarında oturtmamış olması, şu an en olumsuz faktör olarak görünüyor. Bunun dışında, taraftarın tutumu da takımın gidişatını kötü yönde etkilemesini diğer bir olumsuz faktör olarak söyleyebilirim.

Maçın Olumlu Faktörü: Her ne kadar Galatasaray maçın neredeyse tamamında kötü oynasa da ve her ne kadar rakip tecrübesiz olsa da, bir Şampiyonlar ligi maçında son dakikaya kadar savaşıp sonuç elde etmek Galatasaray için sadece 1 puan demek değil aynı zamanda takımın kendine güveninin artması demektir.

Maçın Olumlu Faktörü: Çift forvet formasyonunda, takımın daha saldırgan oynaması, ilerideki maçlar için umut vaat ediyor.

Maçın Kırılma Noktası: Bruma’nın oyuna girişiyle Galatasaray hücumda etkinlik kazandı. Bruma hızlı ve dikine oyunuyla hem çizgiye, hem de içeriye mesafe katetti. Ani driplingleriyle rakip savunma arasında boşluklar oluşmasına sebep oldu.

Maçın Kırılma Noktası: Prandelli’nin ilk yarının sonundaki duruma aldanıp ikinci yarıya değişiklik yapmadan, takımını aynı kadro ile sahaya çıkarması, Galatasaray’ın ikinci yarıdaki hücum gücünü iyice düşürdü. Hücumdaki  etksizlik, Prandelli’nin kanatsız bir kanat oyunun olamayacağını fark edip, Bruma’yı oyuna alması ve rakibin tamamen kendi sahasına çekilmesine kadar devam etti.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *