Geride bıraktığımız sezonu şampiyon tamamlayan, oynadığı futbolla herkesin beğenisini kazanan Beşiktaş’ta transfer sezonu oldukça hareketli geçti. 11 futbolcuyla yollar ayrılırken 11 de transfer yapıldı. Yenilenen kadrosuyla Beşiktaş’ı inceliyoruz.
Gidenler
Beşiktaş’ta takım omurgasına doğrudan etki edecek en önemli ayrılık Sosa’yla yolların ayrılması oldu. Beşiktaş yönetiminin en iyi yönettiği süreçlerden biri oldu Sosa’nın ayrılık süreci. Arjantinli oyuncu 7.5 milyon € karşılığında Milan’ın yolunu tuttu ve Beşiktaş adına en önemli ayrılık oldu.
“Dönerse senindir, dönmezse hiç senin olmamıştır.” mantığından hareketle bonservisi Beşiktaş’ta olmayan Gomez yeni sezonda Beşiktaş’ı tercih etmedi ve Wolfsburg’un yolunu tuttu. Beşiktaş’ın ön taraftaki 2. büyük kaybı Gomez oldu.
Gökhan Töre’nin 3 milyon € bedelle + 12 milyon € da opsiyonla West Ham’a kiralanması Beşiktaş’ın transfer sezonundaki yol haritasını netleştiren etkenlerin başındaydı. Beşiktaş ihtiyacı olmadığı halde ciddi sermaye yapabileceği Gökhan Töre’yi bu şekilde gönderince yapılacak transferlere kaynak yaratılamadı ve gecikme yaşandı. Beşiktaş’ın bu transfer dönemindeki en büyük hatası Gökhan Töre’yi bu şekilde yollaması oldu.
Serdar Kurtuluş ve İsmail Köybaşı’yla sözleşme yenilenmedi. Günay Güvenç ve Alexis bonservisleriyle; Boyko, Milosevic, Pektemek ve Pedro kiralık olarak gönderildi.
Tablo: Tribün Beşiktaş
Beşiktaş’ta transferde ağırlık kiralık oyuncular üzerine oldu. 5 futbolcu kiralandı. Bunların içinden en çok dikkat çeken Talisca ise 1+1 yıllık kiralandı.
Beşiktaş bu transfer döneminde en çok beklerini kuvvetlendirdi. Gökhan Gönül ve Caner Erkin’i kadrosuna katan Siyah-Beyazlılar bu transferlerle sadece teknik anlamda değil psikolojik anlamda da güçlendi. Veli Kavlak’ın sakatlığının geçmemesi nedeniyle yıllardır istenilen Gökhan İnler bedelsiz olarak transfer edildi. Bu transferle orta saha rotasyonu ciddi şekilde güçlenmiş oldu.
Transferlerden Oluşan 11
Beşiktaş kadroya bu sene katılan oyunculardan yukarıdaki gibi bir 11 çıkarabiliyor. Şampiyon olduğu için omurgayı koruyup nokta atışlar yapması gereken Beşiktaş’ta ayrılıklar da yaşanınca böyle bir operasyon gerekli oldu diyebiliriz. Ayrıca sadece transferlerden oluşan 11 bile ligde iş yapabilecek düzeyde.
Genel Hatlarıyla İdeal 11
Beşiktaş’ta bol alternatifli, sağlam bir kadro oluştu. Eldeki orta saha oyuncuları ve hücumcu beklerle birçok model denenebilir durumda. Yukarıdaki kadro Şenol Güneş’in sisteminin en önemli parçası olan Atiba&Oğuzhan ikilisini bozmamak için yapıldı ancak Beşiktaş Oğuzhan ve Talisca’yı birlikte oynattığı çift merkezli bir orta saha düşünebilir. Direnç gereken maçlarda Atiba ve İnler’i birlikte oynatabilir ki Şampiyonlar Ligi’nin zorlu deplasmanı olan Napoli maçında bu ikiliyi görebiliriz. Gökhan İnler’e Atiba’nın yedeği veya muadili olarak bakmak da pek doğru olmaz. Farklı işleri yapan oyuncular ancak İnler mevcut kadroda Atiba’nın görevine en çok yaklaşan isim olabilir.
Geçtiğimiz sezona göre Beşiktaş’ın en çok güçlendiği nokta hücumcu bekleri oldu. Sezona iyi başlayan Beck formayı kolay kolay kaptırmayacak gibi. Adriano-Caner rekabeti de takıma güç kazandırabilir. Özetle bek kalitesinin ciddi şekilde artması uzun vadede Beşiktaş’ın işine yarayacaktır.
Bu transfer döneminde Beşiktaş’ın en çok ihtiyacı olan nokta ise hamleli ve ayağı Marcelo kadar iyi olan bir stoperdi. Bu transfer yapılmadı yerine UEFA listesi için de önemli bir konumda olan Atınç kiralandı. Beşiktaş’ın kalede Tolga tercihiyle birlikte sıkıntı yaşayabileceği bir nokta burası. Rhodolfo’nun bir an önce sağlam şekilde dönmesi gerekiyor. Aksi takdirde ligde iş yapabilecek Tosic CL’de o kadar da faydalı olmayabilir.
Gelelim kale tercihine… Şenol Güneş’in 1 yıldır mükemmele yakın yönettiği süreç Tolga tercihiyle sekteye uğruyor. Beşiktaş pas oyunu oynayan bir takım ve bu takım kaleden atağa başlarken her seferinde top kaybı yaşıyor. Sebebi çok net: Tolga’nın topu oyuna iyi sokamaması. Modern futbolun en önemli dinamiklerinden biri bu. Tolga tercihinden vazgeçilmesi ve ayağı çok daha iyi olan Fabri’ye şans verilmesi gerekiyor. Aksi halde Brugge ve Sporting maçlarında yaşanan facialar CL’de Beşiktaş’ın önüne daha kötü şekilde çıkabilir.
Caner transferi birçok açıdan takıma katkı sağlayacak bir transfer oldu. Takım içi denge korunarak Beşiktaş hem Tosic’i resmen stoperi yaptı hem Adriano’yu yedekledi hem de kanat rotasyonunu ciddi şekilde güçlendirdi. Şenol Güneş’in maç içinde döndüğü 442’de de en çok katkı sağlayabilecek isimlerden biri Caner. Hocayı en çok zorlayacak karar Caner’le ne yapacağı olacak kuşkusuz.
Sezona çok iyi başlayan Olcay ve Quaresma’yla yakaladığı uyum da kanatlardaki rekabetin çetin geçeceğini işaret ediyor. Kerim ve Aras’ın özellikle de Caner transferinden sonra işi birkaç kat daha zor. İdeal kadroda Olcay’ın rolünü üstlenebilecek bir ismin olmaması da Olcay’ı bir adım öne çıkarıyor. Sezona çok iyi başlayan Olcay 2012 performansına dönebileceğinin sinyallerini veriyor.
Beşiktaş’ta kilit nokta Sosa yerine gelen Talisca’nın performansı olacak. Talisca, Sosa’nın yerine geldi ancak bu iki oyuncunun farklı tipte olmaları Beşiktaş’ta modelin değişmesi gerektiğinin göstergesi. Talisca skorer tipte bir orta saha oyuncusu. Attıkları, attırdıklarını geçebilir. Bu da Gomez yerine gelen ve striker olmayan Aboubakar transferinden sonra iyice anlam kazandırıyor. Beşiktaş geçen sene Gomez’e attırdığı golleri bu sene takım için de biraz daha bölüştürmek zorunda. Şahsen Aboubakar’dan Gomez gibi her gelen topu gole çevirmesini beklemiyorum çünkü yine çok farklı profilde oyuncular. Beşiktaş gidenlerin yerini kağıt üzerinde çok da kaliteli isimlerle doldurdu ancak tamamen farklı profildeki oyuncularla yaptı bunu.
Özetlemek gerekirse hücumcu bekler Beşiktaş’ın gücüne güç katar. Orta sahadaki İnler transferi hocanın elini ciddi şekilde güçlendirir. Talisca’nın kaliteli pasları ve öldürücü şutları skor getirir. Gomez sonrası aranması gereken en önemli özellik olan kafa topu becerisi Aboubakar’la anlam kazanır. Caner ve Gökhan transferleri hem teknik hem de psikolojik anlamda güç katar. Ayağı iyi bir kaleci olan Fabri’yle Beşiktaş atakları daha verimli başlar. Tolgay’ın dönüşüne de yeni transfer gözüyle bakmak yanlış olmaz.
Kısacası Beşiktaş yaklaşık 5 milyon € kâr ederek kapattığı transfer sezonunda alternatifli ve güçlü bir hücum kadrosu kurdu. Şenol Güneş’in dokunuşları ve bazı hatalarından vazgeçmesiyle de bu kadro kuşkusuz şampiyonluğun en büyük adayı olacaktır.