Oyuncu İnceleme | Marko Pjaca

Başlangıç

Sezon bitişiyle beraber, Türk spor medyasının en sevdiği günler de geldi çattı. Dedikodular, haberler, spekülasyonlar… Kısacası Türk medyası en iyi olduğu alanda son sürat işe koyuldu. Bu yazıda Fenerbahçe ile ilgili en güncel iddialardan biri olan Marko Pjaca’yı konu alacağız.

Hırvatistan’ın alt ligerinde etkili performanslar gösterip kendisini önce Dinamo Zagreb’e, oradan da 23 Milyon Euro bedelle 2016 yazında Juventus’a atan, ancak 2017 Martında sakatlanan ve bu sezonu da hala form tutamadığı için önce Juventus’un B takımında, sonra da Schalke 04’de geçiren Hırvat oyuncu’nun yeni kiralık adresi Fenerbahçe olabilir. Sarı-Lacivertli ekibimiz en azından bir sezon daha düzenli olarak top oynamaya ihtiyacı olan Pjaca’ya yeni yapılanmasıyla aradığı ortamı sunabilir.

Yeni hocası Phillip Cocu ile daha genç bir kadro kurmak isteyen ve geçen sene de kanat oyuncularından Mathieu Valbuena hariç istediği verimi alamayan, santrfor pozisyonunda da her oyuncusunun düzensiz performans gösterdiği Fenerbahçe için Pjaca çok iyi bir hücum alternatifi olabilir; dahası sahip olduğu yeteneğini kullanabilirse ilk 11’e de sağlam bir isim olarak kendini yazdırabilir. Finansal durumu malum olan Fenerbahçe’nin bu bölgeye yapacağı takviyeler arasından Pjaca, hem kiralık olmasıyla yani maliyetiyle hem de başarıya olan açlığıyla ve oynama isteğiyle öne çıkıyor.

Oynadığı Pozisyon

Aslen bir sol kanat oyuncusu olmasına rağmen, santrfor ve gerekirse de ofansif orta saha mevkilerinde de rol alabilen Pjaca, geçtiğimiz sezonlarda Schalke’nin 3-4-3’ünün sol kanadında veya santrforu olarak, Juventus’un 4-2-3-1’inde de ilerideki dörtlüde sağ veya sol kanadın yedeği olarak oynadı. Ortalama ısı haritasında ise daha çok 3.bölgenin solunda ve en ileri uçta tespit edilen Pjaca, sağ ayaklı olmasına rağmen daha çok sol kanadı tercih ediyor.

Fiziksel Özellikler

Bir kanat oyuncusuna göre ortalama üzeri sayılabilecek bir boya (1,86 m) sahip olan Pjaca aynı zamanda atletik bir vücuda sahip. Ayakları çok hızlı olan genç Hırvat, topu aldığında sıklıkla yaptığı driblinglerinde rakip savunmayı ekarte etmek için genelde topu iki ayağı arasında süratle dolaştırıyor (cross-over). Bunlara ek olarak iyi bir patlayıcı hıza ve hızlanmaya sahip.

Pjaca fiziksel olarak güçlü diye tabir edebileceğimiz bir vücuda sahip olmasına karşın ikili mücadele/hava topu kazanma istatistikleri genelde hep %50’nin altında. Buna rağmen sahip olduğu vücut yapısı rakip savunmacı ile arasına omzu koyup pozisyon almasına ve bacağını araya sokup topa sahip olabilmesine imkan tanıyor. İstatistikler ile vücut yapısının ona sağladıkları arasındaki tezatlık ise Pjaca’nın çok güçlü/sağlam durabilen stoperler karşısında etkisiz kalması, onun dışında kendisine göre çok da fazla bir fiziksel üstünlüğü olmayan savunmacılara karşı mücadele edebilmesinden geliyor. Bunlara ek olarak Pjaca inatçı bir kanat olarak da göze çarpıyor, kaptırdığı topların %60’ını rakip sahadayken geri kazanıyor. Kafa toplarında ise çok da etkili bir oyuncu olduğunu söylememiz pek mümkün değil, doğal çevikliği ve ayak koordinasyonu ile topu yerden oynamaya daha meyilli bir hücumcu.

Teknik Özellikler

Pjaca’nın göze batan ilk teknik özelliği hiç kuşkusuz driblinge karşı olan sevgisi. Topla nerede buluşursa buluşsun, eğer çevresinde boş alan varsa hemen çevikliğini konuşturup topu önüne alarak defans oyuncularının üzerine koşuya başlıyor. Yukarıda belirttiğimiz gibi, patlayıcı hızını ve çabuk ayaklarını kullanıp karşısındaki savunmacıya nazaran fiziksel olarak sinmediği sürece Pjaca ileri üçlüde ölümcül bir silah olabiliyor. Aynı zamanda çevresinde olanlara karşı dikkatli olan Hırvat, top ayağına geldiğinde etrafı yeteneklerini sergilemeye pek müsait değilse hemen tek top şeklinde gerisindeki en müsait adamı görüyor ve çevikliğiyle daha müsait bir pozisyon arayışına giriyor. Ayrıca kıvrak bir oyuncu olduğu için hızını kullanmaktan da çekinmiyor. Sol kanatta topla buluştuğunda ceza yayına doğru dribling yapıp kuvvetli sağ ayağıyla falsolu bir şekilde topu kalenin kendisine uzak kalan kısmına doğru kesmeyi veya kalenin o kısmına şut çekmeyi çok seviyor; buna ek olarak sıfır çizgisinde top kendisinde olduğu zaman da ceza sahasına kat edip topu içeriye çevirmeyi de tercih ediyor. Orta sahadan gelen topla buluştuğu zamanlarda ise bireysel yetenekleriyle müsait pozisyonu yakalayıp direkt olarak kaleye şut çekmeyi de repertuarında bulunduran bir oyuncu. Bir kanat oyuncusuna göre en büyük eksikliği ise top kendisindeyken bencil davranmaya olan eğilimi ve ceza sahasına yaptığı zayıf ortalar.

Zihinsel Özellikler

23 yaşındaki Hırvat genel olarak takipçi ve hırslı bir oyuncu. Aynı zamanda özgüveni de yüksek ve müsait bir ortam buldu mu kendisinde doğuştan var olan yeteneği sergilemeyi ihmal etmiyor. Tabii ki bu noktada aşırı özgüvenin ve tam olgunlaşamamanın da etkisiyle hücumda iken bazı pozisyonların kaybedilmesinden sorumlu olabiliyor. Bu özelliklerinin dışında yeterli bir pozisyon bilgisine sahip olan Pjaca, yeteneklerini sergilemek için kendisine verilen görev alanından çok alakasız yerlere de gitmiyor. Ayrıca oyun aklı da gelişime halen açık ve doğru bir sistemle hala kendisinden verim alınabilir, maç eksiği yüzünden henüz tam oturamamış olan karar mekanizması geliştirilebilir ve 2016/17 sezonunda sakatlanana kadar düzgün bir çizgide ilerlettiği gelişimi devam ettirilebilir.

marko pjaca ile ilgili görsel sonucu

Sosyal Özellikler

Marko Pjaca’nın Hırvatistan’ın alt liglerinde başlayan gelişim hikayesi Juventus’ta 2016/17 sezonunda şu andaki en yüksek noktasına ulaştı. Juventus’un hücum dörtlüsü olan Cuadrado, Higuain, Mandzukic ve Dybala ile rotasyona giren ve sakatlanana kadar da düzenli oynama şansı da bulan genç Hırvat, hocası Allegri’nin elini de rahatlatıyordu. Öyle ki, kaybedilen 2017 Şampiyonlar Ligi finali sonrası Max Allegri, Pjaca’nın eksikliği yüzünden rotasyonu tam yapamamasını da maçı kaybetme nedenlerinden biri olarak belirtiyordu. 2017’nin ilkbaharında sakatlanan Pjaca o günden beri kaybettiği formunun ve sekteye uğrattığı gelişiminin peşinde koşuyor.

Takımıyla ve taraftarıyla da arası iyi olan Pjaca halen Allegri’nin gelecek planlarının içinde bulunuyor. İtalyan teknik adam, her ne kadar bu sezon Juventus B takımında ve Schalke’de çok da başarılı bir zaman geçirmese de oyuncusu ile ilgili hep pozitif sözler sarfediyor. Bunların dışında, Pjaca’nın herhangi bir ciddi disiplin ve geçimsizlik sorunu da bulunmuyor. Genç Hırvat, sadece düzenli oynama peşinde.

Genel Değerlendirme

Allegri her ne kadar Pjaca’yı övse ve desteklese de onun hala düzenli maç oynamaya ihtiyacı olduğu ve halen daha Juventus seviyesine geri çıkamadığı da bir gerçek. Bu yüzden İtalyan ekibi, doğru bir yapılanmaya sahip bir kulübe Pjaca’yı bir sezon daha kiralamaya sıcak bakıyor. Bu noktada Fenerbahçe; Ali Koç, Damien Comolli ve Phillip Cocu ile kurmaya çalıştığı profesyonel futbol yapısı ile Pjaca’ya doğru bir adres olabilir. Bu noktada PSV Eindhoven’da da gençlerle arası iyi olan ve doğru bir takım yapılandırması kuran Cocu’nun da Pjaca’ya iyi gelebileceğini not etmek lazım. Ancak, burasının Türkiye olduğunu ve gelecek vaat eden bir futbol yerine hala sadece sonuç odaklı bir zihniyetin var olduğunu da -her ne kadar Ali Koç bu sene bu zihniyeti değiştirmeye çalışacağını söylese de- unutmamak gerek. Üç maçla Pjaca Fenerbahçe’de rezil de olabilir, vezir de. Bu noktada karar her zaman risk analizini sağlıklı bir şekilde yapan Ali Koç ve Comolli’de olacak. Olur da gelirse böylesine özel bir yeteneği doğru bir yönlendirmeyle izlemek büyük bir keyfe dönüşebilir.

Konuk Yazar: Efe Akgül