Hafta içi Şampiyonlar Ligi’nin ilk haftasını Basel karşısında 3-0’lık net skorla kapatan ‘Kırmızı Şeytanlar’, kendi evinde de köklü rakibi Everton’ı 4-0 ile geçti. Maçı, InStat tarafından sağlanan verilerle analiz etmeye çalışacağız.
Saha İçi Ortalama Pozisyonlar
İdeal stoper ikilisine dönüş yapan ev sahibi ekipte Rashford formasına kavuşan bir diğer oyuncuydu. Hafta içi gösterdiği bek performansıyla parmak ısırtan Young, bu maçta Mourinho tarafından ters kanatta görevlendirildi. Pogba’nın talihsiz sakatlığıyla yüzleşmek zorunda kalan Manchester ekibinde Matic’in orta sahada ki partneri Fellaini oldu.
Fellaini
Eski takımına karşı forma giyen Belçika’lı oyuncu çalışkan yapısıyla takımına oyunun iki yönünde de katkı yapmaya çalıştı fakat ‘’100 milyon Euro’luk’’ boşluğu doldurduğunu söylemek yanlış olur. Defansif anlamda gerçekten iyi iş çıkaran Fellaini, oyunun hücum yönünde ise Lukaku’nun yanında 2. bir forvet gibi yer alarak katkı yapmaya çalıştı. Hafta içi bu şekilde skor bulan Fellaini’nin rakip sahadaki pas yüzdesi düşünüldüğünde böyle kullanılması mantıklı bir seçim gibi duruyor. Önümüzdeki haftalarda Pogba’sız Manchester United hücumlarını daha çok kanat oyunu, daha çok orta şeklinde seyredebiliriz. Rakip sahada kazandığı topların kaleye uzaklığı ve en çok pas alış verişi yaptığı oyuncuların Matic ve Valencia olması gibi veriler hücumdayken ceza sahasına yönelmesi fikrini destekler nitelikte.
İlk 15 Dakika
Maça muazzam bir baskıyla başlayan ev sahibi ekip, başlama vuruşundan itibaren yaklaşık 15 dakika boyunca rakibini kendi yarı alanına getirtmedi. Bu oyununun meyvesini henüz 4. dakikada alan Manchester ekibi buna rağmen baskıyı sürdürdü.
Eğer çok yüksek tempoda yaptıkları bu hücum presi ilerleyen haftalarda daha uzun sürelere yayabilirlerse sene sonunda bu pres Manchester United’ın alamet-i farikası olarak hatırlanacaktır. Şimdi de bu baskıya dair maç içinden örneklere bakalım.
Yukarıda görüldüğü üzere, topun sıkıştığı yerde doğru yerleşim yapan Manchester United hücum 4’lüsü rakibi uzun oynamak zorunda bırakıyor. Aşağıda ise deplasman ekibinin hücum başlatma çabasını topu set halinde karşılayarak engelleyen baskıyı görüyoruz. Bu pozisyon da kalecinin uzun oynaması ve topun ev sahibine geçişi ile bitiyor.
Everton
Sezona kötü bir form grafiği ile başlayan ve son 3 maçını mağlubiyetle tamamlayan Everton, maçın başında maruz kalınan baskıyı ancak rakibinin temposunu düşürmesi ile kırabildi. Henüz maçın başında gelen Valencia’nın muhteşem füzesi ise deplasman ekibine yardımcı olmadı elbette. Old Trafford’a çıkan her rakip teknik adamın hücum önceliği kontra atak diye düşünürsünüz fakat Koeman’ın stratejisi böyle olmadı. Çıkardığı kadro ve sahada sergilenenler gösterdi ki, deplasman ekibi hızlı oyuncular ve dikine paslarla gol aramak yerine Sigurdson ve Rooney gibi top tutan oyuncularla, rakip sahaya yerleşerek, seri sayılmayacak bir oyun oynamayı tercih etti. Oyunu açmak içinde genellikle Martina’nın bulunduğu sağ kanadı kullandılar.
Kontra atak ağırlıklı bir plan uygulansa ne olurdu bilinmez ama mevcut planın, özellikle Everton’ın ilk yarıda isabetli şut bulamaması göz önüne alınırsa, pek işe yaradığı söylenemez.
İkinci yarı 1-0 devam eden skora karşı risk alarak 65’ten itibaren hücum oyuncularını ardarda oyuna sokan Koeman’ın Schineiderlin’i orta sahada yalnız bırakması, ev sahibi ekibin farkı açmasını sağladı.
82’de Rooney-Mirallas değişikliğinin hemen ardından gelen Mkhitaryan’ın golü ile skoru 2-0’a taşıyan Manchester United, 89’da Lukaku ve 90+2’de Martial’ın golleriyle maçı 4-0 kazandı.