Beşiktaş, ligin 9. haftasında Vodafone Park’ta 2 puan daha bıraktı. İBB adıyla lige çıktığı günden beri Beşiktaş’a adeta bela olan Başakşehir, rakibine yine zor anlar yaşatsa da 90+2’de yediği gole engel olamadı. Puanını 15’e yükselten Siyah-Beyazlılar ise, aldığı beraberlikle birlikte Vodafone Park’ta oynadığı lig maçlarındaki kaybetmeme serisini sürdürdü.
Maçı iş ortağımız InStat’ın verileriyle inceleyeceğiz.
Ortalama Pozisyonlar
Başakşehir, topa hakim olmak ve oyunun temposunu kontrol etmek arzusuyla sahaya çıktı. Topun rakibinde olduğu anlarda ise oyunun boyunu daraltan ve rakibine boş alan bırakmak istemeyen Başakşehir, bunda da başarılı oldu. Başakşehir’in güçlü oyun planına bir de Beşiktaş’ın plansız ve ciddiyetsiz oyununu eklenince, ortaya futbolseverler açısından da zevksiz bir maç çıktı.
Başakşehir
Başakşehir, biraz önce de söylediğim gibi topa hakim olup pas yaparak rakibinin ve oyunun temposunu düşürmeyi hedefledi. Bunu yaparken takımı enlemesine çizgilere kadar açan Başakşehir, kanat hücumlarıyla rakibinin üstüne geldi.
Topla oynama grafiği de Başakşehir’in bu oyun planını daha net bir biçimde anlamamızı sağlıyor. Maç başına %55’le ligin en çok topa sahip olan 3. takımı olan Beşiktaş karşısında %50 topla oynayan Başakşehir, 24 kez 10-20 saniye arasında, 30 kez ise 20 saniye ve üzerinde topu rakibine kaptırmadan paslaşmış.
Gelelim bu paslaşmaların sebebi ve nasıl sonlandırıldığına. Başakşehir’in bu paslaşmalarının sebebinin oyunun temposunu kontrol etmek olduğu açıkça ortada. Zira bu paslaşmaların çoğu 1 ve 2. Bölgelerde yapıldı. Konuk ekip hücuma ise uzun toplarla çıktı. Daha demin Başakşehir’in kanat hücumlarıyla rakibinin üstüne geldiğini söylemiştik. Topu merkezde çeviren Avcı’nın öğrencileri, beklerin arkasına kaçan kanat oyuncularını merkezden atılan uzun toplarla beslemek istedi ve bunda da başarılı oldular.
Pozisyon buraya gelmeden önce 1 ve 2. bölgelerde yaklaşık 80 saniye pas yapan Başakşehir’de merkezde topla buluşan Mahmut, görüntüde olmayan ve Adriano’nun arkasına kaçan Adebayor, Elia ikilisini uzun topla buluşturmayı hedefliyor.
Yine bu pozisyonda da topun kapılmasının ardından 20 saniye kendi yarı sahasında top çeviren Başakşehir’de Emre, Visca’nın yaptığı koşuya bu pasla cevap veriyor.
Tabi burada Beşiktaş’ın ön alanda pres yapmamasının da etkisi oldu. 58 top kaybının 47’sini rakip yarı sahada yapan Siyah-Beyazlı takım, kaptırdığı 47 topun sadece 5’ini rakip yarı sahada geri kazanabildi.
Gelelim madalyonun öbür yüzüne. Başakşehir, topun rakibinde olduğu anlarda ise rakibini 20-25 metre civarında karşılamayı tercih etti, takımın boyunu elinden geldiğince daralttı ve disiplinli oyunuyla rakibine boş alan bırakmadı.
Başakşehir, bu görüntüden yaklaşık 2 saniye önce Beşiktaş’tan topu kapmıştı. Görüldüğü gibi top rakipteyken takımının boyunu daraltan ve alanları kapatmayı hedefleyen Başakşehir, burada takım boyunu 24-25 metreye kadar indirmiş durumda.
Beşiktaş
İşin Beşiktaş kısmında ise çok fazla taktik konuşmaya gerek olmadığını düşünüyorum. Beşiktaş’ın sıkıntısı taktikten çok mental. 2 sezon üst üste gelen şampiyonluğun ardından lige konsantre olmakta sıkıntı yaşayan bir takım var. Oyuncuların hemen hemen hepsi maç seçerek oynuyor. Bu maçta da Beşiktaş adına Quaresma ve Atiba dışında olumlu performans gösteren bir oyuncu göremedik. Ancak bu iki oyuncuyu bir kenara bırakırsak, Beşiktaşlı futbolcuların genelinde konsantrasyon tamamiyle Şampiyonlar Ligi’ne çevrilmiş durumda. İşin Beşiktaş kısmında ise çok fazla taktik konuşmaya gerek olmadığını düşünüyorum. Beşiktaş’ın sıkıntısı taktikten çok mental. 2 sezon üst üste gelen şampiyonluğun ardından lige konsantre olmakta sıkıntı yaşayan bir takım var. Oyuncuların hemen hemen hepsi maç seçerek oynuyor. Bu maçta da Beşiktaş adına Quaresma ve Atiba dışında olumlu performans gösteren bir oyuncu göremedik. Bu iki isim dışında Pepe’nin de hakkını yememek lazım. Portekizli futbolcu her maça konsantre çıkıyor ve belli bir standartı tutturmuş durumda. Ancak bu üç futbolcuyu bir kenara bırakırsak, takımın geri kalanında konsantrasyon tamamiyle Şampiyonlar Ligi’ne çevrilmiş durumda ve Süper Lig fazlasıyla göz ardı ediliyor. Hatta bu rahatlığın sadece futbolcularda olduğunu da söyleyemeyiz, zira bu maçta da görüldüğü üzere stada gelen taraftarın genelinde de lig maçları konusunda bir boşvermişlik var. Tamer Tuna’nın ayrılışının ardından takıma kaliteli bir yardımcı antrenör alınmayışının da eksikliğini hissediyor Siyah-Beyazlı ekip. Ayrıca Beşiktaş’ın genel oyun planında da sıkıntılar var ancak bunlar başlı başına bir yazı konusu, dolayısıyla lafı fazla uzatmayacağım. Beşiktaş taraftarına da naçizane tavsiyem, kaybedilen 2 puanı Başakşehir’in zaman geçirmesinden ya da hakemin buna müsaade eden tavrından çok kendi takımlarına bağlamaları. Çünkü Beşiktaş’ın problemleri Başakşehir karşısında kaybedilen 2 puandan çok daha büyük ve ciddi.