Hatayspor analizi

Hatayspor, Süper Lig’e bu sezon yükselmiş olmasına karşın gerek finansal yönetimi, gerekse futbol stratejisi ile ülkemizdeki sayılı takımlardan. Bu durum doğal olarak sahada da meyvesini veriyor. Yapılan transferlerdeki scout başarısı ve belli bir ideale yönelik cesaretle uygulanan taktik anlayış bu başarıyı getiren en büyük etmenlerden. Sezon başında Fatih Kavlak ile sportif direktörlük pozisyonu için anlaşan Güney temsilcisi, zorlu pandemi sürecinde akıllı ve sağlam adımlar atarak sezona hazırlandı. Teknik adam olarak sürekli Süper Lig’de belli döngünün içinde çalışan antrenörler yerine Ömer Erdoğan gibi belki tecrübesiz ama oyun vizyonu ve anlayışı olan bir isimle anlaştılar. Öyle ki Ömer Erdoğan, 2013’te Ertuğrul Sağlam’ın yanında belli bir süre yardımcı antrenörlük yaptıktan sonra hemen aceleci davranıp birinci adam olmayı tercih etmedi. Bunun yerine Avrupa’ya çıkıp Klopp, Roger Schmidt, Thomas Tuchel, Lucien Favre ve Guus Hiddink gibi çok tecrübeli teknik adamların yanına gidip gözlem yaptı ve fikir alışverişinde bulundu. Bu tercihi bile onun ne kadar açık görüşlü ve gelişime açık olduğunu net şekilde gösteriyor. Aynı şekilde Ömer Erdoğan teknik ekibinde de gelişime açık özel isimler ile birlikte çalışıyor. Genç teknik adam, scout ve analist olarak sektöre başlayan ve uzun yıllardır çok farklı pozisyonlarda kendini geliştirmiş Özhan Pulat, İsmail Serbest, Nihat Yüksel, eski Milli futbolcu Gökhan Zan, bireysel performans antrenörü olarak Eskişehir üniversitesinde çalışmış Doç. Dr. Mehmet Kale ve yıllardır Bursaspor’da maç ve performans analisti olarak çalışmış, alanında kendinden çokça söz ettiren Coşkun Özdemir gibi genç, dinamik isimlerle birlikte çalışıyor.

Futbol Akademi’nin, 2016 yılında Coşkun Özdemir’le yaptığı röportaja yazının sonunda yer alan linkten ulaşabilirsiniz.

İngiltere, İspanya, Fransa ve Portekiz gibi birçok ülkeden uygun şartlarda çok başarılı isimlerle sözleşme imzalayan Hatayspor, sezon başı transfer döneminde Billong, Boupenza, Munir, Ribeiro, Diouf, Adama Traore, Akintola, Sackey ve Pablo Santos gibi 9 önemli oyuncuyu kadrosuna kattı. Ve bu oyuncuların bir çoğunu, önceki kulüplerindeki düşük performansları sayesinde neredeyse hiç para ödemeden transfer ettiler. Kış transfer döneminde ise Kone ve Muhammed Mert gibi nokta transferler ile kadrolarını genişlettiler. Genel resme baktığımız zaman Süper Lig’e çıktıktan sonra ideal 11’in neredeyse tamamını yenileyen Hatayspor, transfer başarısı konusunda örnek gösterilecek bir sezonu geride bıraktı. Sezon başlangıcı olarak yeni oyuncuların takıma katılması ve uyum süreçleri nedeniyle farklı bir oyun anlayışı ile lige başlayan Hatayspor, her geçen hafta bu oyuncuları takıma entegre edip oyununu geliştirdi.

Şimdi gelin sahanın içine biraz daha mercek tutalım. Hatayspor’u global iş ortağımız Metrica Sports’un geliştirmiş olduğu Play yazılım ile birlikte analiz edeceğiz.

Sahaya yayılış

Futbolculuk döneminde Galatasaray ve Bursaspor gibi üst düzey takımlarda savunmacı olarak forma giymiş olan Ömer Erdoğan, ideal 11’ini oluşturana kadar tamamen rakibi karşılamaya ve alan bırakmamaya dayalı bir anlayış sergiledi. Top rakipteyken düzenli şekilde 4-2-3-1 dizilişi ile rakibini karşılayan Hatayspor, daha çok kompakt şekilde orta alan savunması yapmayı tercih etti. Bu dönemde yeni transfer Ribeiro ve Sackey doğal pozisyonları olan sol kanat ve ön libero pozisyonlarında oynadılar. İlerleyen haftalarda ise transferler tamamlandı ve yeni oyuncular zamanla takıma entegre olmaya başladı. Bu aşamadan sonra takımına hayalindeki oyunu oynatma şansını bulan Ömer Erdoğan kadroda da devrimsel değişiklikler yaptı. Hareketliliği ve topla dönüşlerini göz önüne alıp Ribeiro’yu ön libero olarak kullanmaya başlayan genç teknik adam, Sackey’iyse stoper bölgesine aldı. Bu sayede geriden daha hızlı ve isabetli paslarla atak geliştirmeyi hedeflediler.

Hatayspor atakları olgunlaştırırken genelde geride stoperlerin önünde Aabid ve Ribeiro ikilisine ekstra opsiyon olarak Traore yaklaşıyor. Bekler ise dinamik ve cesur bir şekilde öne çıktığında görseldeki gibi 2-3-5 zaman zaman ise 2-2-1-5 dizilişlerine evrilebiliyorlar. Bekler ile oyunu genişletmeleri Hatayspor’un karakteristik özelliği. Dengeli beklerle geriden oyun kurulumunda katkı alan Alanyaspor’un aksine Güney temsilcisi hücumcu bekler ile sürekli 3. bölgeye bindirme koşuları atıp savunmayı genişletmeyi başarıyor.

Yukarıdaki atak Hatayspor’u anlatan anlardan biri. Lider Beşiktaş’a karşı önde olmalarına rağmen oyunu sol tarafa yönlendirdiklerinde sol bek Mesut topla buluşuyor. Bu anda merkezde oyunu yönlendirmeye çalışan Traore hızlıca ceza sahasına koşu yapmaya başlıyor. Mesut sol kanattan orta yaparken, sağ bek Popov da kenardan ceza sahasına girerek gol arıyor. Larin’in savunma yardımı olmasa arka direkte boş kalacak olan Bulgar sağ bek, her kanat oyuncusu kendisini bu denli marke etmediği için arka direkte zaman zaman pozisyonlara girebiliyor. Bu sayede bir anda ceza sahasında beş kişiyle biten Hatayspor, set hücumlarında bu şekilde tehlikeli ataklar gerçekleştirebiliyor.

Geriden oyun kurma

Hatayspor geriden oyun kurarken, çoğu takımın yaptığı gibi stoperlerin çizgiye doğru açıldığı ve pivotların(topu yönlendiren savunma önü oyuncusu) birisinin onlara yaklaştığı şablonu kullanmıyor. Alışılmışın aksine stoperler merkezde birbirlerine yakın konumlanırken çift pivot Ribeiro ve Aabid çizgiye doğru açılıyor. Bu sayede ön liberolar, genelde merkezde kalan rakiplerine karşı markajdan kurtulup kenarlarda pas alabiliyor. Rakip eğer Ribeiro ve Aabid’i takip ederse Traore derine iniyor ve merkezde oluşan boşluğu kullanıyor. %48,7 topla oynama yüzdesi ile topa sahip olma oyunu oynamadıklarını net şekilde gösteren Ömer Erdoğan’ın ekibinin geriden oyun kurma konusunda çok üst düzey bir takım olduğunu söyleyemeyiz. Bu daha çok genç teknik adamın oyun anlayışıyla alakalı. Hızlı geçiş oyunlarını etkin kullanan bordo-beyazlılar, zorunda kaldıklarında da geriden etkili şekilde pasla oyun kurabiliyor.

Hücum ve savunma anlayışı

Hatayspor toplu oyunda genelde rakibin bıraktığı boşluklara riskli ve çabuk paslarla ulaşıp rakibini dengesiz yakalamaya çalışıyor. İlk görselde de görüldüğü gibi özellikle topu kazandıktan sonra vakit kaybetmeden 2. ve 3. bölgeye geçmeye çalışıyorlar. Ömer Erdoğan’ın öğrencilerinde top bende kalsın kaygısından çok rakip savunmaya yerleşmeden 3. bölgeye nasıl geçiş yaparım anlayışı hakim. Bunu da topsuz oyunda bile hücumcuların pozisyon alıp geçiş oyununa hazır beklemesinden anlayabiliriz. Görselde de görüldüğü gibi bordo-beyazlılar bu sezon izleyicilere hızlı ve tehlikeli geçiş oyunları izletiyor. Hücumcuların yüksek seviyedeki atletik özellikleri sayesinde rakip stoperler, orta saha hattıyla mesafe bırakarak beklemek zorunda kalıyor. Buda rakibin boyunu uzatıp, bloklar arasında boşlukların oluşmasına sebep oluyor. Hatayspor’da kazandığı toplarla bu boşlukları organize şekilde işleyip tehlikeli ataklar gerçekleştiriyor.

Hatayspor savunma geçişlerinde de oldukça başarılı bir takım. Yukarıdaki görselde de görüldüğü gibi 3’e 3 başlayan atak bir anda Hataysporlu futbolcuların yüksek atletizm ve özverisi ile bir kaç saniye sonra 8’e 5 sayısal üstünlüğe dönüşüyor. Bu şekilde rakiplerin hızlı ataklarına karşı veren bordo-beyazlılarda kondisyon kalitesi göze çarpıyor. Bu konuda Doç. Dr. Mehmet Kale’nin katkıları göz ardı edilemez. Bu üst seviye kondisyon aslında yazımızın başında bahsettiğimiz vizyonun en net meyvelerinden diyebiliriz. Hatayspor’un geçişler konusunda hem savunma, hem de hücumdaki başarısını gösteren bir başka gösterge ise hızlı ataklarda atılan 11 gol ve buna karşın yenilen sadece 3 gol olması.

Hatayspor’u hücum aksiyonlarında çok tehlikeli yapan bir başka özellik ise hareketlilik ve pas temposu. Rakip yarı sahaya geçtikten sonra Ribeiro ve Aabid’e pas opsiyonu olan Traore; dar alan becerisi, topla birlikte yüzünü kaleye dönebilmesi ve oyun zekasıyla fark yaratıyor. Öndeki hareketliliği yüksek üçlü hücum hattı ise sürekli rotasyon ile savunmanın dengesini bozabiliyor. Görselde de görüldüğü gibi bu hareketliliğe arkada yapılan pas temposu da eklenince orta saha ve savunma hatları arasında sürekli boş alan yaratılıyor. Kanat pozisyonundaki oyuncular da bu alanlara gelerek demarke durumda topla buluşabiliyorlar. Kadroda Ribeiro, Boupenza, Traore, Aabid gibi üst seviye şutörlerin olması da bu boş alanlarda Akdeniz temsilcisini çok tehlikeli bir takım yapıyor.

Üst seviye ön alan baskısı

Yazımızda daha önce de bahsettiğimiz ön alan oyuncularının yüksek atletizmi, Ömer Erdoğan’ın ön alan baskısını etkili şekilde yapmasına olanak sağlıyor. 3. bölgede 99 top kapma ile ligde 5. sırada bulunan Hatayspor, rakiplerine rahat şekilde oyun kurma fırsatı tanımıyor. Genelde rakibi çizgiye doğru yönlendirip kör noktada kalan oyuncuyu boş bırakıyorlar. Geri kalan oyunculara bire bir adam markajı uygulayan bordo-beyazlılar, bu sayede aktif bölgede boşta adam bırakmayıp, üstüne geride artı bir kişi kalarak savunma güveliğini de elinde tutmuş oluyor. Baskıya çıkarken savunma hattıyla birlikte takımca hareket edip rakiplerini geriye pas atmak yada uzun pas kullanmaya mecbur bırakıyorlar.

Rakip ilk hattı pasla geçmeyi başardığında ise orta sahada Aabid ve Ribeiro, zaman zaman ise bekler agresif şekilde baskı uygulayıp rakibin topla birlikte yüzünü kaleye dönmesini engelliyor. Bu sayede hem ileride kalan hücumcuların pozisyonlarına geri dönmesine zaman kazandırırken, hem de rakibin hızlı atak geliştirmesinin önüne geçmiş oluyorlar. Bu oyun anlayışında kararlılık ve sertlik elzem. Ömer Erdoğan da bu nedenle oyunculardan gerekirse sert olacak şekilde agresif baskı uygulamasını istiyor. Bunu da organize bir şekilde yapınca ortaya çok etkili bir baskı oyunu çıkıyor.

Zaaflar

Hatayspor, Süper Lig’deki net futbol anlayışı olan takımlardan birisi fakat dünyadaki çoğu takım gibi her şeyi aynı oranda iyi yapamadıkları da bir gerçek. Özellikle kanat organizasyonlarında bek ve stoper arasında çok derin mesafeler oluşuyor. Muhtemelen çalışmalarda bu alanları ön liberolar marke ediyordur. Ancak maç içinde çok geniş alanda görev alan bu oyuncular, haliyle bu bölgelere girmekte geç kalabiliyor. Yukarıda gördüğünüz gibi üç farklı maçta yapılan alan markajı hatalarını görebiliyoruz. İç koridorda oluşan bu boşluklara rakibini kolayca kaçıran Akdeniz temsilcisinin bu konuda bazı şeyleri oturtamadığı kesin.

Buna ek olarak her ne kadar ön alan baskısını üst seviye yapsalar da, rakiplerin önde baskı yaptığı anlarda zorlanabiliyorlar. Sackey savunmaya geçince bu konuda daha rahatlamış olsalar da, Billong geriden oyun kurmak konusunda bordo-beyazlıların zayıf karnını oluşturuyor. Bu konu için Ribeiro’yu, Billong’a yakın oynatan Ömer Erdoğan kısmi olsa da belli bir çözüm bulabiliyor. Ancak ön alan baskısı yapan etkin takımlara karşı oyun kurmakta yine de aksayabiliyorlar.

Genel değerlendirme

Hatayspor gerek saha içinde, gerekse saha dışında başarılı şekilde yönetilen bir kulüp. Yapılan oyuncu tercihleri ve teknik ekip seçimi de bunu net bir şekilde gösteriyorlar. Transfer ücretleri ve futbolcu maaşlarını da minimum düzeyde tutmaları, ekonomik açıdan da bordo- beyazlıların hanesine yazan artılardan. Coşkun Özdemir, Gökhan Zan, İsmail Serbest, Mehmet Kale, Nihat Yüksel ve Özhan Pulat’tan oluşan teknik kadrosuyla Ömer Erdoğan, günü kurtarmak yerine sahaya farklı bir oyun koyabiliyor. Eksiklerini iyi analiz edip her geçen gün bunu kapatmaya çalışan genç teknik adam; takımına oturttuğu hızlı geçiş oyunu, ön alan baskısı ve pozisyon rotasyonları ile ligimizde fark yaratıyor. Ülkemizde belli bir oyun anlayışını uygulamaya çalışan Ömer Erdoğan, Çağdaş Atan gibi cesur teknik adamlar görmek de biz futbol severleri umutlandırıyor.

Coşkun Özdemir röportajımız için tıklayınız.

Sizler de dilerseniz Play analiz programını ücretsiz olarak aşağıdaki görsele tıklayarak indirebilirsiniz.