Gençler ve yetenekliler. Peki ne kadar iyiler?

ajac

Ajax güzel bir sezonu geride bırakıyor. Bu sezonun muhteşem olarak nitelendirilmemesi ise iyi yarışıp sonunda kaldıramadığı kupalardan kaynaklanıyor. Son yıllar da özü ile transfer piyasaları arasında gelgitler yaşayan Ajax’ın Peter Bosz yönetiminde özüne dönmesi ve daha da döneceğinin açıklanması oldukça güzel.

(2)-ajax-davy

Ligde oldukça güzel geçmekte olan sezonda tüm Avrupa’da dikkatleri üzerine çekmesi sezonun son çeyreğini buldu. Özellikle UEFA Avrupa Ligi Çeyrek Finali’nde eşleştikleri Schalke maçları Ajax için dönüm noktası idi. Amsterdam’da oynanan ilk maçı 2-0 kazanan total futbolun mucidleri maç boyunca rakip kaleye 12 isabetli şut attı ve Schalke taraftarlarını kalecileri Ralf Fahrmann’a müteşekkir bıraktı. Diğer yandan ulaştıkları çeyrek final bile onlar için bir başarı sayılabilirdi, çünkü Ajax 2003 yılından bu yana herhangi bir UEFA organizasyonunda çeyrek finale ulaşamamıştı.

14 yıllık geçmiş dönemde çok onlarca süperstar ve yüzlerce iyi futbolcuyu futbol piyasasına kazandırmışken elde edilemeyen başarılar hep bu futbolcuların bir arada tutulamayıp, erken denebilecek dönemde Avrupa’nın önemli kulüplerine transfer olmalarına da bağlıydı. Bir dönemin Hollanda Milli Takım iskeletini oluşturan kulüp yavaş yavaş süperstar yetiştirme özelliği yerine futbolcu alımlarına yoğunlaştıkça Hollanda Milli Takımı’da bu durumdan nasibini alır oldu.

Halihazırda yetişmiş yıldızlar yavaş yavaş milli takımdan çekilinceye kadar 2010 Dünya Kupası’nda ikinci, 2014 Dünya Kupası’nda ise üçüncü olmayı başardı. Ancak yeni jenerasyonun sorumluluk vakti geldiğinde ise 2016 Avrupa Şampiyonası’na katılmayı başaramayan Portakallar izledik.

Ajax’ın yakalamış olduğu yeni jenerasyon ve hepsinden önemlisi jenerasyonu yetiştirmek ve daha fazla yeteneği dünya futboluna katmak isteyen bir teknik direktörün takımın başında olması kulüp hakkındaki umutlarımızı artırıyor.

(3)-ajax-yerlesim

Davy Klaassen önderliğinde dikkatleri üzerine çeken Kasper Dolberg, David Neres, Matias De Light, Frenkie De Jong, Justin Kluivert gibi dolu düzine genç yetenekler dünya futbolunu sarsmaya hazırlanıyor. Tüm bu isimlerden ve hepsinden önemlisi kazanma odaklı bir jenerasyon seyrediyor oluşumuz. Ligde son iki haftaya kadar şampiyonluğu kovalayan ve UEFA Avrupa Ligi’nde final oynayan Ajax önümüzdeki yılların kupa müdavimi takımına evrilebilir.

Bunun önemi ise şampiyonluk adaylarının çok kolay tahmin edilebildiği bir ligde 2014’den bu yana şampiyon olamamaları olarak gösterilebilir. Yaş ve tecrübelerine rağmen yarışmacı bir takım olan Ajax’ın gençleri kazanamamış olsa da 1991/92 yılında UEFA Kupası’nı kazanan Ajax kadrosu ile kimyasal bir benzerlik taşıyor. Ajax’ın son tam altın jenerasyonu Louis van Gaal yönetiminde ise 1994/95 sezonunda UEFA Şampiyonlar Ligi’ni kazanmıştı.

 

 

Kadro yaş ortalaması 22,6 olan ve Mayıs ayında Willem II karşısına 20 yaş 139 günlük yaş ortalamalı kadrosu ile lig tarihinin en genç kadrosunu sahaya süren Peter Bosz bir yandan bu gençlerden taktiksel olarak da yüksek verim alıyor. Oyunu kanatlar ile merkezi üç alana bölerek oynayan Ajax bu şekilde sahanın tüm alanlarını parselliyor.

(4)-Ajax-alan-parsel

İki stoperine yaklaşan ve aralarına giren Lasse Schöne beklerinin hücuma katılamasını sağlarken takımının da sahada geniş ve iyi yerleşmesini sağlıyor. Kendi takımını genişletirken bir yandan rakip takım oyuncuların arasını da açmış olan Ajax sahanın kontrolünü eline alıyor. Doğru pas seçenekleri ile takımını yönlendiren Schöne dar alanlarda ise topu Ziyech, Younes ve Traore gibi top sürme kabiliyeti üst düzey yetenekler ile buluşturuyor.

(5)-Ajax-bek

Beklerinin hücuma yoğun katkısı kimi zaman kenar çizgilerden kimi zaman ise ortasahadaki takım arkadaşlarına yaklaşarak oluyor. Tottenham’da Danny Rose, Juventus’da Alex Sandro’yu izlediğimiz gibi Ajax’da Sinkgraven, Tete, Veltman ve Riedewald gibi isimler kanat hücumcularının pozisyon yerleşmine göre yer alıyorlar. Kanat hücumcuları kenar çizgilere daha yakın pozisyon almış ise merkez orta sahaya kayıp pas ayağı olurlarken, hücumcular içeri girerken kanattaki yerlerine geri dönüyorlar.

(6)-Ajax-taktiksel

Bu şekilde tüm pas kanallarını açık tutan ve her an oyun kurmaya hazır bir şekilde sahada yer alıyorlar. Yine aynı yerleşim ile pas üçgenlerini saliseler içinde kurup dar alanlardan ve baskılardan hızla çıkabiliyorlar. Elbette ki her daim başarılı olamıyorlar. Önemli noktalardan biri de topu kaptırdıklarında topu alma çabaları. Peter Bosz da “Barcelona değiliz, oyuncularımdan 3 saniyede topu kapmalarını beklemiyorum. 5 saniyede geri kazanmalarını istiyorum” diyor.

Peter Bosz’un çalışmaları ise sadece saha içinde kalmıyor. Daha önce Feyenoord’da teknik menajer olarak geçirdiği üç yılda sadece dünyayı gezip iyi futbolcuları veya iyi çalışma modellerini öğrenmedi. Akıllı futbolcuya sahip olmanın avantajlarını inceledi.

Bosz : “Okulda ne yaptıkları umrumda değil. Kimi üniversite okumuş kişi ile tanışıyorum hiç de akıllı değiller. Akıllı futbolcular seziyor, olmayanlar ise reaksiyon gösteriyor. Daima! Eğer hızlı düşünüyorsanız sahada da hızlısınızdır. Reaksiyon gösteriyorsanız her zaman geç kalırsınız. Ne olacağını bilin, ne olduğunu değil.” diyor. Bu düşünce tarzı Cruyff’ın takımına çok yakışıyor.

Ajax özellikle böyle bir takım ve teknik direktör ile sezon geçirirken maçlarını oynadığı Amsterdam Arena’nın adının Johan Cruijff Arena olarak değiştirilmesi fazlasıyla güzel.

 

 

 

Peki önümüzdeki yıllarda hangi gençleri dikkatle izlemeliyiz?

Andre Onana, henüz 21 yaşında Ajax’ın eldiveni. 2015 yazında Barcelona La Masia akademisinden takıma katılan kaleci bir tam sezon Ajax Amsterdam II’de oynadı ve ardından a takımın kalesini devraldı. Çevikliğinin yanı sıra süpürücü özelliği ile hem rakip atakları erken kesiyor hem de oyun kurulumuna destek olabiliyor.

 

Matthijs de Ligt, henüz 17 yaşında iken, yani iki ay kadar önce Bulgaristan karşısında Danny Blind yönetimindeki Hollanda A Milli Takımı’nda kendine yer buldu. Bulgaristan’ın ilk golünde kritik bir hata yapan genç futbolcu ardından sahayı erken terketmek zorunda kaldı. Ardından ise Danny Blind’in görevine son verildi ve Hollanda’nın 2018 Dünya Kupası ümitleri zora düştü.

Kötü ünlenen Matthijs de Ligt aslen oldukça komple savunmacı. Müdahale zamanlaması ile dikkat çeken genç yıldız 2,2 top kapma denemesinden yalnız 0,2’inde başarısız oluyor. Kayarak müdahaleleri de oldukça başarılı olan de Ligt kritik bölgelerde fazlasıyla soğukkanlı ve rakibi anlamadan topu kapmış oluyor.

 

Frankie de Jong, 2015 yılında Willem II’den transfer edildi ancak Ajax’a ait olduğunu ilk günden itibaren belli ediyor. Uzun boyu, zarifliği ve pozisyon bilgisi ile akıllara genç bir Sergio Busquets getiriyor. Oldukça sakin, soğukkanlı, pas yeteneği üst düzey ve topu geri kazanma yetisi ile takımına güven veriyor.

Justin Kluivert, babadan oğula nesil. Takımın ve dünya futbolunun eski süperstarı Patrick Kluivert’in oğlu dikkatleri Schalke eşleşmesinde çekti. Bir anda forma bulan genç yetenek babası gibi uzun boylu ve kuvvetli olmak yerine süper hızı ve muhteşem top sürme becerisi ile donatılmış. Bu sebeplerle ise merkez değil kanat forvet olarak görev alıyor.

David Neres, 12 milyon Euro karşılığında Sao Paolo’dan transfer edildi. Güney Amerika’nın en parlak yeteneklerinden biri olarak dikkat çeken Neres, sportif direktör Marc Overmars tarafından Ocak ayında transfer edildi. İlk üç maçı milli takımda olduğundan kaçıran futbolcunun takıma ayak uydurması da zaman aldı. Ancak sezon sonuna kadar 8 maçta attığı 3 gol ve yaptığı 3 asist ile sınırsız yeteneğinden öngösterim sundu.

Kasper Dolberg, şimdiden Avrupa’nın en dikkat çeken santraforlarından biri haline geldi. 19 yaşındaki futbolcu 2015’de takıma katıldı. Bu sezon ise ligde 16 gol 6 asist ile oynarken, UEFA Avrupa Ligi’nde çıktığı 13 maçta 6 gol ve 1 asist kaydetti. Genç golcünün şimdiden İngiltere, Almanya ve İtalya’dan önemli talipleri olduğu iddia ediliyor.

Ajax taraftarı ise tüm bu gelişmeleri heyecanla takip ederken, gerekli yerde gerekli desteği vermekten de geri kalmıyor.