Ajax
Hollanda’nın en büyük takımlarından Ajax, dünya futboluna birçok yıldız kazandıran altyapısıyla ve köklü kulüp geleneğiyle biliniyor. Kulüp tarihinde 4 Şampiyonlar Ligi zaferi var. Ayrıca 24 Eredivisie şampiyonluğuyla ligi en çok kazanan takım unvanının da sahibi Ajax. Maçlarını 53,000 kişilik Amsterdam ArenA’da oynayan takımın tesisleri örnek alınacak derecede kaliteli. Futbolculuk döneminde Ajax ve Barcelona’da kaldırmadığı kupa kalmayan Frank de Boer Ajax’ın dümenindeki isim.
Son 5 yıla baktığımızda 10/11, 11/12, 12/13 ve 13/14 sezonlarını şampiyon olarak tamamlayan Ajax bu dönemde Hollanda futbolunu domine etti. Şampiyonlar Ligi’nde ise 10/11 sezonunda 7 puanla 3. oldu, UEFA Avrupa Ligi’nde son 16 turunda Spartak Moskova’ya elendi. 11/12 sezonunda Şampiyonlar Ligi’nde 8 puanla 3. oldu, Avrupa Ligi’nde 2. turda Manchester United’a elendi. 12/13 sezonunda ise Dortmund, Real ve Manchester City’li ölüm grubuna düşen Ajax, 4 puanla 3. olarak Avrupa Ligi’ne devam etti. Ancak burada yine 2. turda Steaua Bükreş’e elendi. 13/14 sezonunda 8 puan alarak grubu yine 3. tamamlayan kulüp, Avrupa Ligi’nde 2. tur lanetini aşamadı, Red Bull Salzburg’a elendi. Geride bıraktığımız 14/15 sezonunda ligi PSV’nn 17 puan arkasında tamamlayan ekip, Şampiyonlar Ligi’nde yeniden 3. oldu ve yola Avrupa Ligi’nde devam etti. Burada ilk olarak Legia engelini aşan Ajax, daha sonra finale kadar yürüyecek olan Dnipro’ya son 16 turunda boyun eğdi ve kupadan elendi.
Frank de Boer Grupta Favori Olarak Fenerbahçe’yi Gösterdi
Ağırlıkla çift ön liberolu, 4-3-3’ün bir versiyonu olan 4-2-1-3 dizilişiyle sahaya çıkan Ajax, beklerin katkısıyla kanatları ceza sahasına yönlendirip 3 hücum oyuncusuyla gol arıyor. Orta sahayı kalabalık tutup topa sahip olmayı tercih ediyor ve yüksek pas yüzdesiyle oynuyor. İleri uçta Polonyalı Milik ve kenar forvetler El Ghazi, Fischer, Schöne gibi isimler gol yükünü taşıyor. Kulübün altyapısından yetişen genç Klaassen hem takımın kaptanlığını yapıyor hem de pas trafiğinde başrolü oynayıp atakları yönlendiriyor. Ön liberoda Gudelj, Serero ve Bazoer rotasyonu oluşturuyor. Bütün bu oyuncuların ortak noktası yüksek pas yüzdesiyle oynamaları ve takım savunmasına yardımcı olmaları. Geri dörtlüde ise çoğunlukla Kenny Tete, Veltman, Riedewald ve Dijks yer alıyor. Bu oyuncuların yaşlarının sırayla 24-23-18-22 olduğuna dikkat çekmek gerek. Ajax’ın kalesinde ise 2014 Dünya Kupası’nda Hollanda’nın kalesini başarıyla koruyan ve Premier Lig ekiplerinin transfer gözdesi haline gelen Jasper Cillessen bulunuyor.
Temsilcimiz Fenerbahçe karşısında derin kadrosu, organize hücumları ve kaliteli oyuncularıyla ciddi bir tehdit oluşturuyor Ajax. A grubuna 1. torbadan yerleşen takım için temsilcimizin dişine göre diyebiliriz. Her iki ekip de grup birinciliği için mücadele edecek, Amsterdam ArenA ve Şükrü Saraçoğlu Stadı’ndaki maçlar kaderi belirleyecek. Dikkat edilmesi gereken isimlerin başında gelen Anwar El Ghazi’ye ekstra önlem alınması gerekecek.
Dikkat Edilmesi Gereken İsimlerden Anwar El Ghazi
Celtic
İskoçya’nın en köklü takımlarından olan Celtic, bir süredir ülke futbolunun en büyük markası konumunda. 2000 yılından itibaren 15 sezonda 10 şampiyonluk kazanan ekip, Rangers’ın küme düşmesiyle birlikte son 4 sezonu açık ara farkla zirvede bitirdi. Kulüp tarihinde ayrıca 1 de Şampiyonlar Ligi zaferi bulunuyor. 60,000 kişilik Celtic Park, Celtic’e evsahipliği yapıyor. 39 yaşındaki genç menajer Ronny Deila 1 yıldır takımının başında.
10/11 sezonunu Rangers’ın 1 puan arkasında tamamlayan Celtic, sezon başında önce Şampiyonlar Ligi’nde ardından Avrupa Ligi’nde ön eleme turunu geçemedi. 11/12 sezonunda ise Rangers’ın 20 puan önünde şampiyon olan takım, Avrupa Ligi’nde Atletico Madrid, Udinese ve Rennes’in olduğu gruptan çıkamadı. 12/13 sezonu ise Celtic için daha parlak geçti. Ligde 16 puan farkla şampiyon olan takım, Şampiyonlar Ligi’nde Barcelona, Benfica ve Spartak Moskova’nın bulunduğu grubu 2. tamamlamayı başardı ancak 2. turda Juventus’a elendi. 13/14 sezonunu tam 29 puan farkla lider tamamlayan Celtic, 3 ön eleme oynayıp Şampiyonlar Ligi gruplarına kaldı. Burada Barcelona, Milan ve Ajax ile eşleşen İskoç ekibi yalnızca 3 puan toplayıp grubu sonuncu tamamladı. Geride bıraktığımız 14/15 sezonunda ise ligde 17 puan farkla şampiyon olan takım, Şampiyonlar Ligi’nde Maribor’a elenip kupaya veda etti. Avrupa Ligi’nde ise Salzburg, Dinamo Zagreb ve Astra’lı gruptan 2. olarak çıktı. Son 32 turunda Inter’e elenip kupaya veda etti.
Taraftar Desteğini Arkasına Alan Deila Grup Liderliğini Hedefliyor
Klasik 4-2-3-1 dizilişiyle sahaya yayılan Celtic, ileri uçta Stokes, Scepovic ve Nadir Çiftçi gibi kuvvetli ve top tekniği bulunan oyunculara sahip. Ancak bu sezon takımın gol yükünü İskoç Griffiths taşıyor. Kanatlarda, forvet arkasında ve forvette oynayabilen, ceza sahasına yaptığı süratli koşularla defansın belini kıran Griffiths, bu sezon 11 maçta 7 gol 2 asistlik performansıyla katkı sağladı. Kanatlarda Forrest, Mackay-Steven, Armstrong ve Commons gibi 4-2-3-1’e uygun, iyi orta yapabilen ve zaman zaman ceza sahasına kat edebilen oyunculara sahipler. 10 numara pozisyonunda ise genellikle çift yönlü orta saha Stefan Johansen oynuyor. Oyuncunun agresif yapısı ve kart görmeye müsait olması Fenerbahçe açısından değerlendirilmesi gereken bir detay. Deila 2 ön libero pozisyonunda ise tercihini Biton-Brown’dan yana kullanıyor. 7 yıldır Celtic forması giyen ve takımın kaptanlığını yapan Scott Brown, Deila’nın saha içindeki generali konumunda. Sağ bekte 1,89m boyundaki Lustig, sol bekte ise tecrübeli Izaguirre genellikle forma giyiyor. Stoper ikilisinde farklı arayışlara giden Deila, henüz bir tandem oturtamasa da van Dijk, Boyata, Ambrose ve Malgrew gibi çevik stoperlere sahip. Celtic’in kalesini ise önceki sezonlarda Sunderland’de Premier Lig tecrübesi yaşayan 32 yaşındaki Craig Gordon koruyor.
Temsilcimiz ile kıyaslandığında daha mütevazı bir kadroya sahip olmasına rağmen Celtic’in oturmuş bir oyun yapısı ve birbirlerine uyum sağlamış oyuncuları var. Hücuma hızlı çıkabilmeleri ve kendi sahalarında topu rakibe göstermemeleri dikkat edilmesi gereken bir konu. Ancak Fenerbahçe ile kıyaslandığında kalite ve tecrübe eksikliği ön plana çıkıyor. Savunma sertliği konusunda sorunlar yaşayan takım Fernandao ve van Persie’yi durdurmakta güçlük çekeceğe benziyor.
Dundee United’da Harikalar Yaratan Nadir, Yeni Takımında Henüz Gol Bulamadı
Molde
104 yıllık bir tarihe sahip olan Molde, müzesinde 3 Norveç Premier Ligi zaferi ve 3 Norveç Kupası bulunduruyor. Ülkede uzun süren Rosenborg hegemonyasını Strømsgodset ile birlikte kırmayı başaran Molde, başarısını sürdürmeye devam ediyor. Takım maçlarını harika bir konuma sahip olan 11,000 kişilik Aker Stadı’nda oynuyor. Takımın başında 42 yaşındaki Erling Moe yer alıyor.
Molde 2011’de 100. yılını kutlarken tarihinin ilk Norveç Premier Ligi zaferine ulaştı. Avrupa Ligi’nde ise gruplara kalamadan Stuttgart’a elendi. 2012 yılında bu başarı tekrarlandı ve Molde üst üste 2. kez şampiyonluk sevinci yaşadı. Avrupa Ligi’nde ise yine gruplara kalınamadı, bu kez Molde’yi eleyen Basel oldu. 2013 yılında ise Molde 6. sırada yer alabildi. Şampiyonlar Ligi ön elemesinde Legia’ya elenen takım, Avrupa Ligi ön elemesinde ise Rubin Kazan’a boyun eğdi. 2014 sezonunu en yakın rakibi Rosenborg’a 11 puan fark atarak şampiyon tamamlayan Molde, Avrupa Ligi’nde Zorya’ya elenerek bir kez daha grupları göremedi.
Aker Stadı: Güzel Bir Zemin, Güzel Bir Atmosfer
Norveç Premier Ligi’nde 4-4-2 dizilişini tercih eden Molde, Avrupa Ligi’nde genellikle 4-1-4-1 ile sahaya çıkıyor. A Grubu’nun Molde için zorluğu göz önünde bulundurulursa Molde’nin 4-1-4-1 ile orta sahayı kalabalık tutacağını beklemek yanlış olmaz. İleri uçta Austria Wien’den kiralanan Ola Kamara ön plana çıkıyor. Fiziğiyle takımı ileri taşıyıp gol yükünü sırtlıyor. 18 yaşındaki Svendsen’den beklentiler oldukça yüksek, birçok maçta forma şansı buluyor. Svendsen gibi süratli bir diğer forvet de Tommy Höiland. Kanatlarda ilk tercihler 21 yaşındaki Mohamed Elyounoussi ve takım kaptanı Moström. Elyounoussi takımın yıldızı konumunda ve talipleri giderek artıyor. Süratli, top kontrolü yüksek ve iki ayağıyla da etkili şutlar çıkarabiliyor. Merkez orta saha rotasyonunda Singh, Eirik Hestad, Hussain ve Daniel Hestad rol alıyor. Molde savunması ise Norveç Milli Takımı’nın rotasyonunu oluşturuyor. Sağ bek Martin Linnes ülkemizde Beşiktaş ile gündeme gelmiş ancak transfer gerçekleşmemişti. Linnes 23 yaşında ve uzun süre git gel yapabilen dinamik bir savunma oyuncusu. Sol bekte Rindaröy ve Flo forma yarışında ancak her ikisi de bu seviye için yetersiz. Stoperde ise Toivio-Forren tandemi oturmuş görünüyor ancak araya atılan toplarda bu ikili hantal kalıyor. Molde’nin kaleci rotasyonu alışılmışın dışında genç isimlerden oluşuyor. As kaleci Amerikalı Horvath yalnızca 20 yaşında. Yedeği Linde ise 22 yaşında.
Temsilcimizin grubuna 4. torbadan gelen Molde kapalı kutu olarak görünüyor. İskandinav deplasmanlarının zor olması, bu takımların savunma sertlikleri ve duran toplardaki başarıları çekinilmesi gereken konular. Ayrıca Molde kadrosu kontra atak sistemine oldukça uygun. Bu nedenle hücuma çıkarken veya 3. bölgedeyken kaptırılan toplara dikkat etmek gerekir. Molde’nin üzerindeki baskının nispeten daha az olması da bir diğer avantajları. Bütün bunlara rağmen Vitor’un Fenerbahçe’si rakibi ısıran oyun anlayışını oturtursa 2 maçta 6 puanı toplayacaktır.
Özel Önlem Gerektirir: Mohamed Elyounoussi