Fenerbahçe son 16’da Kayserispor’la karşılaştı. Vitor Pereira karşılaşmaya şöyle bir ilk 11 ile çıktı;
Ozan Tufan
Ozan, bütün sezon olduğu gibi yine forvet arkası deneniyor, kariyerinde nadiren bu pozisyonda oynatılmasından kaynaklanan eksiklik göze batıyor. Ofansif açından ne kadar doğru bir seçim olduğu tartışılır. Ozan’ın daha çok genç olduğunu unutmamak gerek. Yine de ben Ozan’ın Josef’le alternatif olarak kullanılmasından yanayım. Ozan’ın en etkisiz kaldığı alan özellikle 3. bölgede pas yapamaması, ki bu ofansif açından çok kritik.
Bu pozisyonun oyuncusu Diego ile bu pozisyona yeni adapte olan Ozan’ı karşılaştırırsak, ofansif orta sahanın pas trafiğinden kopmayıp tam tersine en fazla pas yapan oyuncu olması gerektiğini görebiliriz. Ozan, ligde bu sezon maç başı 23 pas ile oynuyor ve bu paslar 79% ortalama ile hedefi buluyor, oysa ki Diego’da tablo tamamen farklı; 41 pas sayısı ortalaması ve 87% başarı.
Fenerbahçe’nin ofansif orta sahadan böyle bir pas trafiğine ihtiyacı var, malum ligde rakip takımın yarı sahasında en uzun süre top tutan takım (maçın 33% rakip alanda geçiyor) ve bu yüzden pas trafiği önemli. Bu maçta da bu sorun ön plana çıktı. Van Persie’yi 3 müsait pozisyonda topla buluşturamadı Ozan.
Ozan’ın iki güzel hareketini gördüm maçta: Şener’in açtığı ortaya vurduğu kafa ve boş pozisyonda Van Persie’nin bıraktığı top.
Tolunay Kafkas’ın öğrencileri önde pres yaparak, Fenerbahçe’nin topu ileri oynamasını engellemeye çalıştı. Kayserspor’un ilk yarıda topla oynama oranı 52%, bu Fenerbahçe maçlarında pek te alışılmış bir durum değil. Ancak bu kadar topla oynayıp nadir pozisyon bulması ilginç. Bu durumu Pereira’nın defansa çok önem vermesine bağlıyorum. Malum, Fenerbahçe bu ligin en iyi defans yapan takımı, kalesine ise en az şut çektiren takımı.
Pereira’nın Markoviç’i oyuna çok geç almasına şaşırdım, halbuki tam ona uygun bir maçtı. Nani ve Volkan’da aynı hızda olmasalar da çabuk oyuncular. Ancak onlar daha fazla alana oynayan kanat oldukları için, boş alanı görüp hızını kullanarak topu kontra atak durumunda en iyi şekilde ileri taşıyacak topçu Markoviç bu takımda. Volkan’ın bir pozisyonda hızını kullanmaya çalıştığını gördük, ancak Furkan daha çabuk olduğu gösterdi ve topu Volkan’dan söküp aldı.
Markoviç oyuna girdikten sonra 3 adet kaleyi bulan şutu ve bir avuç pozisyonda 2-3 kişiyi eksiltmesi Volkan Şen’in yerini alabileceğini bir kere daha gösteriyor.
Fenerbahçe’nin 11 şutu kaleyi buldu bütün maç boyunca, skor belki de çok farklı olabilirdi. Bunu engelleyen Abdülaziz Demircan’ı tebrik etmek gerek. 3 adet 100% gol pozisyonu oldu ve bu pozisyonlarda Abdülaziz soğuk kanlığını koruyup kalesini gole kapattı.
Kayserispor’un gördüğü kırmızı karttan sonra zaten orta sahası dağıldı ve Fenerbahçe daha önce Kayserispor’un yaptığını yapıp önde baskı uygulayarak gole gitti.
Kadlec
Kadlec’e bugün tam not, hatasız oynadı. Fenerbahçe’deki ilk sezonunda yüksek pas hatası yaptığı için topla daha az oynamaya özen gösteriyordu, son maçlarda toptan hiç çekinmedi. Bu sezon oynadığı maçlarda rakip alana girmesi yavaş yavaş verimli olmaya başlıyor. Kayserispor maçında yine kendi bölgesinden çıkıp çizgiye kadar inerek güzel bir ortayla Diego’yu golle buluşturdu.
Golden birkaç dakika sonra Kayserispor’un şutu direkte patladı. Burada en büyük suç forvetin bir metre yanında duran Caner’in 5 saniye boyunca elini kaldırıp ofsayt beklemesi. Caner’e dikkat:
Müdahale yapsa, sorun kalmayacak.
Stada gelen yaklaşık 12 bin taraftarın maçın pozisyon bolluğundan memnun olduğunu düşünüyorum. Gerçekten güzel bir kupa maçı izledik.
Maçın Adamı
Mehmet Topal. Emre Belözoğlu’ndan kalan defansı orta sahaya bağlayan bölge olan çapa mevkiinde çok iyi bir iş çıkardı.