“Biz bitti demeden bitmez” mottosuyla yola çıktığımız EURO2016’ya erken veda etsek de final maçına kadar hepimiz pür dikkat takipteydik. 41 yıl sonra Fransa’yı yenerek kupayı müzesine götüren Portekiz A Milli Futbol Takımı olsa da turnuvanın dün olduğu gibi bugün de finansal anlamda en büyük kazananı yine değişmedi; UEFA turnuvadan en karlı çıkan oldu.
UEFA’nın son 7 Avrupa Şampiyonası’ndan elde ettiği gelirlere baktığımızda da bu kolayca anlaşılıyor. 1992 yılında İsveç’te düzenlenen organizasyondan 40 milyon Euro kazanan UEFA, bu yıl gerçekleştirilen turnuvadan 1.9 milyar Euro’luk gelir elde etti. Aşağıdaki tablodan da görülebileceği üzere aradan geçen 5 turnuva boyunca UEFA’nın gelirleri 25 katına çıkmış.
Global spor medyası kıyaslamayı hep EURO2012 üzerinden yapsa da yukarıdaki rakamlar üzerinde tartışmaya değer. Bu yükseliş sadece UEFA’nın gelir kalemlerini değil, futbolun küresel bir show olarak nereden nereye geldiğini de gösteriyor bize. Gelirlerin aynı hızla arttığını düşünürsek, Avrupa’nın 13 ülkesinin ev sahipliğinde 2020 yılında gerçekleşecek Avrupa Şampiyonası’nın gelirleri 2.5 milyon Euro’yu geçecek gibi görünüyor.
Elimizdeki en güncel verilerle birlikte son 2 turnuvanın kıyaslamasını yapacak olursak 2012 Avrupa Şampiyonası’ndan 658 milyon Euro net karla ayrılan UEFA’nın, 2016’daki organizasyonda karını %26 oranında arttırdığını söyleyebiliriz. Futbol endüstrisinin gün geçtikçe büyüyen hacmi dışında ilk kez bu turnuvada 24 takımın mücadele ediyor olmasının da bunda payı büyük. 24 takım artı 20 maç; artı 20 maç da otomatik olarak yayın gelirleri ve maç günü bilet satış gelirlerinin artması demekti. Ki beklenen de oldu. Yayın gelirlerini 837 milyon Euro’dan 1.1 milyar Euro’ya yükseltti UEFA. Dile kolay, dünya genelinde 230 farklı noktadan yapılan canlı yayınlarla her maç 150 milyondan fazla kişiye, final maçında 300 milyona yakın kişiye ulaşıldı.
Ortalama seyirci sayısında da yükseliş yaşandı. 2012’deki turnuvada 46 bin ortalamayla oynanan maçlar bu turnuvada 47 bini geçti.
2012’deki Avrupa Şampiyonası’nda 31 maç için toplam 1.3 milyon adet bilet satılmıştı. Bu yıl, 51 maçlık organizasyon süresince satılan maç bileti sayısı 2.4 milyonu buldu. Bilet satışlarından elde edilen hasılat da arttı doğal olarak. 2012’deki Avrupa Şampiyonası’nda 137 milyon Euro olan maç günü gelirleri turnuva sonunda 441 milyon Euro’ya ulaştı.
Sponsorluk gelirlerinde de benzer bir artış söz konusu. Bir önceki turnuvada 313 milyon Euro kazanan UEFA, Continental, Hyundai/Kia, Adidas, Hisense, McDonald’s, Socar, Coca-Cola, Orange, Carlsberg ve Türk Hava Yolları olmak üzere 10 resmi sponsorundan toplam 480 milyon Euro gelir elde etti. Sponsorların çoğu sonuçtan memnun. Aldıkları medya görünürlüğü, sosyal medya paylaşımları ve interaktif uygulamalar sayesinde yatırdıkları paraların geri dönüşlerini şimdiden aldılar aslında. Talkwalker’in yaptığı araştırma sonucuna göre, sosyal medyada günlük bahsedilme oranları en yüksek olan markalar Adidas ve Carlsberg oldu. İşin ilginç yanı, turnuvanın resmi sponsorlarından olmamasına rağmen Nike’in da en çok konuşulan 4 markadan biri olmasıydı. Kupa finalinin formalarını Nike’ın ürettiği iki takım arasında oynanmasının da bunda payı var şüphesiz. Turnuvanın resmi sponsoru olmanın dışında, 9 ülkenin formalarını üreten Adidas’tı. Bu anlamda da rakibini geride bıraktı diyebiliriz.
Sponsorlardan tarihinde ilk kez Avrupa Şampiyonası Kupası’nı müzesine taşıyan Portekiz A Milli Futbol Takımı’na gelirsek, elbette ki bu başarının maneviyatı veya ülke tanıtımı için değeri tartışılmaz. Ama bizi ilgilendiren kısmı kupayı kazanan takımın finansal kazancı. 8 milyon Euro katılım payı, 8 milyon Euro şampiyonluk ödülü de dahil olmak üzere toplam 25,5 milyon Euro gelir elde etti Portekiz. Finalde elediği rakibi Fransa’nın kazancı ise 22.5 milyon Euro ile sınırlı kaldı. Dipnot olarak belirtelim, Portekiz Futbol Federasyonu’nun şampiyon takımın oyuncularına vereceği prim de açıklandı; kişi başı 275 bin Euro. 2008 yılındaki Avrupa Şampiyonası’nda yarı finale kaldığı için A Milli Futbol Takımımız’a 900 bin Euro verilmişti hatırlarsanız. Bu turnuvada şampiyon biz olsaydık, futbolcuların alacağı prim şüphesiz 1 milyon Euro’dan fazla olacaktı.
UEFA 1.9 milyar Euro gelirleri karşılığında, turnuvada yer alan 24 takıma toplam 301 milyon Euro para ödülü dağıttı. Diğer operasyonel harcamaları, futbol federasyonlarına verilen paylardan sonra eline kalan net kar ise 830 milyon Euro. Diğer bir ifadeyle; UEFA’nın 2016 Avrupa Şampiyonası’ndan net karı, şampiyon takımın kazancından 32 kat daha fazla. Hal böyle olunca turnuvanın gerçek kazananı kim o da ortaya çıkıyor.