Futbolun beşiği İngiltere’de mutlu zafere ulaşan takım bu sene maviler oldu. Eski teknik direktörlerine Real Madrid’den sonra tekrar kavuşan Chelsea ilk sezonunda rahat bir şampiyonluk elde etti. Bu şampiyonlukta geçen sene acı şekilde tecrübe ettikleri Diego Costa klası ve ezeli rakiplerden Arsenal’in eski kaptanı Cesc Fabregas’ın katkısı çok büyük. Ama futbol tabi ki sadece büyük yıldızlarla değil, taraftarlarla, takım olabilmekle ve sahada mücadele etmekle başarıya ulaştırılan spor dalı.
Şampiyonluğun elbetteki içerde – dışarda çok büyük etkileri mevcut. Bunlardan birisi de kuşkusuz sezona flaş transferler ama çok kötü bir şekilde başlayan kırmızı şeytanlar. Ama biz bu yazımızda Chelsea’nin şampiyonluğuna alışılagelmiş prensibimiz olan az bilinen istatistiklerle göz atacağız.
Öncelikle Chelsea’nin evinde oynadığı maçlarda en yüksek seyirci sayısı ve en düşük seyirci sayısına bakacağız. Büyük takım olmanın ve büyük takım tutmanın doğru istatistiklerinden biri olacak bu istatistiğe göre Chelsea en yüksek seyirci sayısına Burnley ile karşılaştığı hafta 41.629 ile ulaşırken en düşük seyirci sayısı ise Stoke City maçında 41.098 ile karşımıza çıkıyor. Aslında bu istatistik bize çok şey ifade ediyor. Eminim ki bu yazıyı okuyan herkesi aklından da şu cümleler geçiyordur “ Galatasaray’ın Fenerbahçe’nin maçlarında 50 bin yakalanıyor, Olimpiyat Stadında ki maçta 80.000 taraftar vardı”. Evet bu rakamlar gerçekleşti ama bu istatistiğin bize gösterdiği iki şey var. 1.si sadece derbi maçında 80.000 olmak takıma o maç için fayda sağlayabilir ama Chelsea’nin en düşük seyircisi ile en yüksek seyirci sayısı arasında ki fark sadece 531 kişi. İstikrar ve devamlılık bir kere de 80.000 i sağlamaktan kat be kat fazla destek verecektir takıma. Türkiye’de yaşadığımız sorunlardan birisi bu, her Anadolu takımı taraftarı şehrine stat istiyor ve bu stat kapasitesini genelde plakasıyla özdeşleşmesini istiyor. Herkes daha büyüğünü istiyor ama 4 büyükler olmadığı sürece 40 binlik statlarımız beton yığınından başka bir şeye yaramıyor. İkincisi önemli göstergesi ise taraftarların maç ayırt etmemesi. En yüksek seyircili maç Arsenal, City, United veya Everton maçı değil Burnley maçı.
Diğer istatistiklerimizden birisi en gollü geçen maçlar üzerine. Chelsea’nin en çok gol attığı maç evinde 4-2 ile Swansea City iken rakip sahada 3-6 lık Everton maçı. En farklı galibiyeti ise Swansea City’i deplasman da 5-0 ile geçtikleri maç oldu. Chelsea bu süreçte en ağır yenilgisini ise Wes Bromwich Albion’a 3-0 yenilerek aldı.
Yenilmezlik serisi hesaplarına gelince, Chelsea’nin üst üste aldığı galibiyet serisi 4 iken, yenilmezlik serisi ise 15 maç. Dikkat çeken ayrıntı ise Chelsea bu sezon 2 maç üst üste hiç kaybetmedi. Tüm sezon boyunca 3 puandan ise sadece 2 maçlık uzak kaldı. Bu da şampiyonluğun ne kadar hakkedildiğini gösteren istatistiklerden birisi Chelsea için.
Takımı şampiyon yapan kilit isimlerden Cesc Fabregas ise bu sezon tam 18 asist yaptı. Eden Hazard ve Oscar’da 8er asistle Fabregas’ın gerisinde kaldılar.
Türkiye’de pek önemsenmese de Takım Disiplini istatistiğinde de zirve Cesc Fabregas’ın. 11 sarı kart 1 kırmızı kart görüp bu alan da 14 puan toplayan Cesc takımın en disiplinsiz oyuncusu. Tabi böyle zıt bir istatistiği de Cesc’in alması akıllarda şüphe bırakıyor. O yüzden her zaman istatistiklere bağlı kalmak futbol adamlarını yanıltacaktır. Chelsea maçlarını izleyenler bilir ki Cesc pozitif oyununun yanında hırslı ve orta alanda top kapmayı seven, atakları öncelikle kesen bir tavra sahip. Sadece hücuma dayalı yanı değil defansif yanı da kuvvetli olan Fabregas bu konu da Emre Belözoğlu ile kıyaslanabilir. Emre’de Fenerbahçe’nin takıma katkı istatistiğinde en olumlu oyuncularından olsa da en çok sarı kart gören oyuncuların genelde başında gelir.
Fabregas röportajı için TIKLAYIN
Chelsea oynadığı 37 müsabaka da maç başına 1.89 gol atma ortalaması ile oynarken, 0.84 gol yeme ortalamasına da sahip. Maç başına 10.84 kaleye isabetli şut çekerken, rakip kaleciler toplam 437 şutun %67 sini kurtardılar.
Chelsea maç başına 10 faul yaparken, yine maç başına sadece 2 kez ofsayta düştüler. Bu istatistiğinde bizi Türkiye Ligleri için bir hayli düşündürmesi gerekir. İngiltere ligi sadece iyi takımlardan oluştuğu için hızlı ve kaliteli futbolun ev sahipliğini yapmıyor. Futbol kültürünü bildikleri ve bu sporu hakkıyla yerine getiren sporcuların varlığı ile kalitesini zirveye taşıyor.
Chelsea bu istatistiklerle İngiltere Premier Liginde 4. Kez şampiyonluk kupasını müzesine götürdü. Bakalım gelecek sene toparlanan ManU ve City ile bu şampiyonluk yarışı nasıl şekillenecek.