Beşiktaş orta saha kurgusu | Konyaspor 4-1 Beşiktaş

Konyaspor evinde Beşiktaş’ı ağırladı. Topun oyunda kaldığı yaklaşık sürenin 53 dakika olduğu ve bireysel savunma hatalarının damgasını vurduğu maçta Konyaspor temel savunma prensiplerine sadık bir görüntü çizerken Beşiktaş’ta belirleyici etken orta saha kurgusu oldu. Bu analizde de ağırlıklı olarak Beşiktaş orta saha kurgusu üzerinden yani Dorukhan – Mensah – Ljajic üçlüsü ve Vida & Welinton tandeminin bu kurgudaki yerinden söz edeceğim. Beşiktaş oldukça tahmin edilebilir ve statik bir yapıyla topa maç boyunca hükmetti, Konyaspor da bu durumdan hiç şikayetçi değildi.

Maçı iş ortağımız InStat‘ın verileri ışığında inceleyeceğiz.

Genel

Ev sahibi Konyaspor sezonun ilk haftasında bir teknik direktör değişikliğine giderek Bülent Korkmaz yerine İsmail Kartal’ı takımın başına getirmişti. İlk haftayı bay geçen Konyaspor sonrasında Gençlerbirliği ile 0-0 berabere kaldı ve o maçtaki genel kadro yapısını birkaç değişiklik dışında Beşiktaş maçında korudu. Konyaspor beklendiği üzere top üzerinden bir kurgu yerine topun tamamen Beşiktaş’ta olacağını öngörerek buna göre bir yapıyla yerleşti. Beşiktaş’ın 11 tercihi ise bu durumda Konyaspor’un ekmeğine yağ sürdü.

Kadrolar geldiğinde Beşiktaş orta saha üçlüsünü kafamda oturtamadığımı ve bu takımın topa fazla sahip olması durumunda puan kaybı beklediğimi yazmıştım. Bunu hatırlatma sebebim; “Ben demiştim” demek değil, Beşiktaş’ın ne kadar tahmin edilebilir bir kurguyla sahaya çıktığını sizlere gösterebilmek. Üstelik topla oynama noktasında iyimser bile kaldığımı görüyorum. Maça dönersek oyunun temel hikayesi bu noktadan şekillendi dolayısıyla analizde de büyük ölçüde bu kurgu ve sonuçları üzerinde duracağım.

Topla oynama

Topla oynama noktasında Beşiktaş’ın üret(e)mediğini görmek fazlasıyla kolay. Parantez içine yazdığım “e” önemli çünkü Sergen Yalçın’ın elinde bu durumda daha iyi verim alabileceği isimler olduğunu düşünüyorum. %70 gibi anormal bir seviyede topla oynamak ama bunu oyuna ve tabelaya olumlu anlamda yansıtamamak daha önce de sıkça rastladığımız bir şey. Bu noktada devreye isimler ve kurgu giriyor. Dorukhan’ın iki blok arasında oyun kurucu (?) rolü üstlenmeye çalıştığı, Mensah’ın zaman zaman geri geldiği dolayısıyla üçüncü bölgede onu değerli kılan aksiyonların askıya alındığı, Ljajic’in ise resmen sahada ama aslında başka bir yerde olduğu bir yapıydı bu. Olmadı.

Beşiktaş orta saha kurgusu

Maçtan rastgele açacağımız bir sekansta yukarıdaki şemanın benzerlerine rastlama olasılığınız çok yüksek çünkü maç boyunca bunu izledik. Peki “bu” nedir?

• Vida & Welinton ikilisi genişlemiş.
• Bekler rakip yarı sahada ve çizgide.
• Dorukhan savunma arasında top kullanma amacında.
• Orta sahada blokların arasında marke edilmiş Ljajic & Mensah ikilisi.

Bu noktada bir Konyaspor parantezi açıp Beşiktaş’ın yaratıcı isimlerini orta sahada çok iyi marke ettiklerini söylemek gerekiyor. Konyaspor’un Vida’nın ve Welinton’ın top kullanmasıyla bir derdi yoktu, topla zaten derdi yoktu. Merkezde Beşiktaş’ın yaratıcı isimlerini marke ederek Beşiktaş’ı aynı döngü içerisine 90 dakika boyunca soktular ve Beşiktaş savunmasının bireysel hatalarını topu ağlarla buluşturarak ödettiler.

Bu kurgunun bana kalırsa baştan hatalı olmasının sebebi yukarıda aksiyon haritasını gördüğümüz Dorukhan Toköz’dü. Profili üzerinden gidersek Dorukhan’ın fark yaratabileceği nokta top ondayken başlamıyor. Topsuz oyundaki dinamik yapısı ve öne attığı ekstra koşular temel bazı becerilerin üzerinde onu yukarılara taşımıştı. Şu noktada formdan ve sakatlıktan bağımsız bir Oğuzhan ve hazır olduğunda bir Josef hamlesiyle Beşiktaş kurgudaki bu ilk çarpıklığı düzeltebilir. Konyaspor karşısında saha içi etkenler üzerinden Oğuzhan’ın kullanılmamasını ise kendi adıma anlamlandıramadığımı söyleyeyim.

Aynı kurgu bu sefer Konyaspor’un adam markajının daha da net gözüktüğü bir sekansa bakıyoruz. Konyaspor’un topa baskı yapmadığını zaman zaman hatırlatmak gerekiyor çünkü Vida & Welinton tandemi üzerinde agresif bir baskıya gerek yok. Sonrasında 11’de görebileceğimiz Montero’nun ayağının bu ikiliden biraz daha iyi olduğunu düşünenlerdenim. Bu açıdan Montero’yu bir opsiyon olarak aklımızda tutmak gerek.

Örnekleri çoğaltmak mümkün. Adım adım baktığımız için bu sekansta da Konyaspor kanatlarıyla Vida & Welinton arasındaki mesafeyi vurgulamak istedim. Bu ikiliye bir baskı olmamasına ek olarak Ersin’in de ayağı iyi bir kaleci olmamasının sonuçlarından söz etmek gerekiyor. Yani Beşiktaş’ın temelde geride top kullanan üçlüsü bu oyunu oynama noktasında ideal isimler olarak durmuyorlar. Bu üçlüye ek olarak merkezdeki dağıtıcı rolünü üstlenen Dorukhan’ın da bu profilde olmadığından öncesinde söz ettim.

Tüm bu anlattıklarımın istatistiksel olarak yansımasını ise yukarıdaki pas haritasında görüyoruz. Beşiktaş orta sahasının herhangi bir pas bağlantısı kuramadığı senaryoda top Vida & Welinton ikilisi arasında dolaşmış, bazen Ersin’e uğramış bazen beklere. Bu noktada tekrar Konyaspor yerleşiminden söz etmek gerekiyor. İki stoperin iyi pasör olduğu senaryolarda dahi rakip bu durumu bozabilecek baskı yönlendirmelerini yapabilir, bu ayrı bir mesele.

Konyaspor’un yerleşimi

Konyaspor’un top Beşiktaş’tayken (yani çoğunlukla) sahaya 442 veya 4411 formasyonuyla yerleştiğini gördük. Tabii bu 4231’in savunmaya klasik bir yansıması. Formasyonlar üzerinde dururken bu etkenlerin göz ardı edilmemesi adına dipnot olarak bu durumu da düşelim. Yerleşime dönersek Bu sefer Mensah’ın geride top kullandığı bir sekansta Konyaspor’un gayet kompakt ve bloklar arası mesafeyi de kısa tuttuğu bir sekansı görüyoruz. Bu noktada Beşiktaş adına ters topların etki yaratabileceği aklımızda zaten Mensah da maç boyunca bunları denedi ve bence elinden geleni yaptı. Konyaspor’a dönersek kanat oyuncuları Shengelia ve Ömer’in bu savunma kurgusuna katkısı önemli boyutta. Beşiktaş’ın kanatları zaten kalite olarak tartışılırken bu ekstra savunma katkısıyla sahadan siliniyorlar. Bu kompakt ve disiplinli yapıya karşı Beşiktaş’ta ilk yarıdaki olumlu aksiyonlara sahip tek isme ve Güven Yalçın’a bakalım…

Güven Yalçın

Güven Yalçın ilk yarıda Beşiktaş’ın atağa çıkabildiği sekanslarda geride derine gelip top alması ve topu kullanmasıyla fark yarattı. Yukarıdaki sekansta önce derinde top almaya geliyor sonrasında Necip’le etkileşime giriyor ve aslında tek başına topu üçüncü bölgeye kadar taşıyor. Yaptığı orta sonuç vermiyor ama Güven’in derinde üstlendiği rol değerli.

Burada pratikte daha verimsiz ama merkezde Ljajic’in alan bulması ve oyunu genişletme açısından değerli bir girişimi var. Bunlar bireysel girişimler oldukları için tehlike yaratan atak aşamasına geçemiyoruz bile. Bu anlık sekansları konuşmamız ise Beşiktaş hücum seviyesinin nereye düştüğünü gösteriyor bize.

Burada yine Güven & Ljajic etkileşimini görüyoruz. Ljajic sahada olduğu takdirde hücum opsiyonlarından biri onu yay civarında topla buluşturmak olmalı. Nitekim Güven de merkezde üstlendiği rolle bunu sağlıyor. Tabii buradan da herhangi bir tehlike çıkmadığını görüyoruz.

Aboubakar

Öncelikle Aboubakar; ikinci yarıda Töre’yle birlikte Beşiktaş’ın en etkili isimdi. Yukarıdaki sekansta Aboubakar’ın; Güven’in pasında derine gelip mükemmel bir tek pasla Ljajic’i ceza sahasına sokuşunu görüyoruz. Pozisyon ofsayt ancak Aboubakar üzerine düşeni yapmış durumda. Pozisyondan bağımsız savunma arkasına attığı koşular ve merkezde üstlendiği asistan rolüyle Aboubakar, çok iyi bir başlangıç yaptı. Tabii oyuncu hakkındaki tek soru işareti zaten onun sakatlık durumu. Bunu da bizlere zaman gösterecek.

Son Söz

Beşiktaş bence sahaya çıkmadan puan kaybettiği bir maçta topa sahip olmanın verimlilik kısmındaki hiçbir parametreyi yerine getiremeyerek çarpıcı bir mağlubiyetle ayrıldı Konya’da. Atılan goller üzerinde uzun uzadıya durmadan oyunun özünden bahsetmek istedim. Çünkü Vida rakiplerine o asistleri yapmasa da bu oyun ve kurgunun sonuçları ortadaydı. Vida & Welinton üzerinden bireysel hataların sonucu ama Beşiktaş’ın hatalı kurgusunun ve Konyaspor’un iyi yerleşim planının oyunu etkilediği bir 90 dakika izledik. Sergen Yalçın’ın taktiksel açıdan sorgulaması gereken pek çok şey olduğunu düşünüyorum. Konyaspor ise planına sadık kalarak ve Beşiktaş’ı iyi analiz ederek sonuna kadar hak ettiği bir mücadeleden 3 puanla ayrıldı.