Avrupa’ya Bu Yaz Transfer Olan Futbolcularımızdan İlk İzlenimler

2015 yazı Türk futbolu için oldukça hareketli geçti. Yeni yabancı kuralının etkisiyle kulüpler yeni isimlere bir bir imza attırırken, bu topraklarda yetişen genç yetenekler de Avrupa kulüplerinin ilgisiyle karşılaştı. Bu oyunculardan bazıları Avrupa’ya transfer imkanını değerlendirdi ve 2015 yazının Türk futbolu için oyuncu ihracına başlanan dönem olmasını sağladı. Peki yeni kulüplerinde yaklaşık 3 aydır top koşturan futbolcularımız bu süre içinde nasıl bir performans gösterdi?

resim1

Enes Ünal

1997 jenerasyonunun Dünya üzerindeki en iyi futbolcularından biri olarak gösterilen Enes, bu yaz 3 Milyon Euro karşılığında Manchester City’e transfer oldu. Dünyanın en büyük kulüplerinden birine transfer olan Enes, bunun getirdiği sorumluluğun farkında olduğunu belirten açıklamalar yaptı. City formasıyla Avustralya kampına katılan Enes, burada 2 hazırlık maçında forma giydi. Adaya döndükten sonra genç oyuncunun beklenildiği gibi bir takıma kiralanmasına karar verildi ve oyuncu yetiştirme cenneti Belçika’nın Genk takımına gönderildi. Burada ilk olarak Zulte Waregem deplasmanında son 20 dakika oyuna dahil olan Enes, daha sonra içerideki Westerlo maçında son 7 dakikada şans buldu. Enes’in Genk forması altında ilk 11’de ilk sahaya çıkışı ise Sint-Truiden deplasmanı oldu. 90 dakika forma giyen genç yetenek, gol atamadı ve takımı 3-1 kaybetti. İçeride oynanan Mechelen maçında da son 13 dakikada oyuna giren Enes, Belçika Kupası maçına ilk 11’de başladı ve 70 dakika sahada kalarak ilk golünü kaydetti.

İçeride 4-3-3, dışarıda 4-4-1-1 dizilişiyle sahaya çıkan Genk’te ileri uçta değerlendirilen Enes için ilk golü çok önemliydi. Temennim bundan sonra daha fazla ilk 11 forması giyerek daha çok gol pozisyonuna girmesi ve bizleri gururlandırması. Son olarak not düşelim, Manchester City yetkilileri de Enes’i iyi bir proje olarak değerlendiriyor ve maçlarını takip ediyor.

Enes’in Genk Formasıyla İlk Golü
[embedyt]http://www.youtube.com/watch?v=X2EPrfqxjnI[/embedyt]

Atınç Nukan

Beşiktaş altyapısından yetişen ve 5 Milyon Euro karşılığında bir proje takımı olan RB Leipzig’e transfer olan Atınç, yeni takımıyla ilk maçına Bundesliga 2 karşılaşmasında Frankfurt karşısında çıktı. 90 dakika sahada kalan genç oyuncu hocası tarafından beğenildi ve Fürth maçında da 90 dakika sahada kaldı. Kupa maçında Osnabrück karşısında 40. dakikada sol dizinden sakatlanan genç oyuncunun 3 hafta sahalardan uzak kalacağı açıklandı. Sakatlığı nedeniyle ligde 5 maç kaçıran oyuncunun tedavisi Freiburg maçından önce tamamlansa da menajeri zorlamasını istemedi. Yeni kulübüne iyi bir başlangıç yapan ancak talihsiz bir sakatlık geçiren genç oyuncunun moral bozmaması ve çalışmaya devam etmesi gerekiyor.

Oynadığı 3 maçın verilerinden yola çıkacak olursak, iki stoperden daha önde oynayan ve daha çok topla buluşan oyuncu olan Atınç, bu 3 maçta %68 pas isabetiyle oynadı ve kazandığı ikili mücadelelerle dikkat çekti. Genç stoperin 2,5 maçlık performans karnesinde 168 topla buluşmanın bulunduğunu hatırlatalım. Solak olması ve 1,96m boyu ile aranan stoperlerden olan genç oyuncu umarım formuna yeniden kavuşacaktır.

resim2

Sezer Özmen

Beşiktaş altyapısının bir diğer stoper ürünü olan Sezer, Rizespor ile yakaladığı çıkışın ödülünü Fransa Ligue 2 ekiplerinden Metz’e imza atarak aldı. Bu transferden Rizespor’un kasasına para girmediğini belirtelim. 23 yaşındaki oyuncunun Metz kariyerinin iyi gittiğini söylemek yanlış olmaz. İlk olarak Lig Kupası maçında Dijon deplasmanında sahaya çıkan oyuncu, 90 dakika sahada kaldı ancak takımı 2-0 mağlup oldu. Ligde ise ilk olarak Valenciennes maçında sahaya giren oyuncu, yarım saat sahada kaldı ve takımı 2-0 galip geldi. Evian karşısında alınan 2-1’lik galibiyette de 70 dakika süre bulan genç oyuncu, iyi performansını üst üste 90’ar dakika oynadığı Stade, Nancy ve Le Havre maçlarında da sürdürdü.

Sezer’in bu maçlarda partneri Arjantinli Palomino ile iyi bir uyum yakaladığını düşünüyorum. Metz’in ligde 9 maçta 18 puan toplayıp 2. sırada yer aldığını, yalnızca 5 gol yediğini de göz önünde bulundurursak Sezer’in Metz savunmasına iyi geldiğini söyleyebiliriz. Dilerim Sezer bu performansını sürdürür ve takımıyla Ligue 1 mücadelesinde de yer alır.

resim3

Doğan Erdoğan

Samsunspor altyapısından yetişen ve alt yaş Milli takım formalarını 20 kez giyen Doğan Erdoğan, bu yaz Avusturya’nın LASK Linz takımına transfer oldu. Samsunspor bu transferden bonservis bedeli kazanmadı ancak kulübün yetiştirme parası alabileceği belirtildi. Ön libero pozisyonunda oynayan dinamik ve çalışkan bir oyuncu olan Doğan, yeni takımıyla ilk 3 maçında 262 dakika sahada kalma şansı buldu. Bunun ardından 2 maç kadroya giremeyen oyuncu, yeniden uzun süreli forma şansını Liefering karşısında buldu ancak takımı 2-1 mağlup oldu.

FAC Wien karşısında 42. ve 65. dakikalarda sarı kart gören oyuncu takımını 10 kişi bıraksa da Linz 2-0 galip geldi. Kupa maçında TSV karşısında 90 dakika forma giyen oyuncu, uzatmalarda yerini Harun Erbek’e bıraktı ve takımı maçı penaltılarla kazandı. Geçtiğimiz günlerde oyuncunun ayak bölgesinde bir kırık meydana geldiği açıklandı ve yıl sonuna kadar forma giymesinin zor olduğu belirtildi. Genellikle 4-4-2 oynayan Linz’de iki yönlü ön libero rolünü üstlenen Doğan, sakatlığının ardından ritm bulursa kendini yeniden ispatlamak için mücadele edecek.

resim4

Batuhan Altıntaş

U-15, U-16, U-17, U-18 ve U-19 Milli Takımımız’da toplam 20 gol atarak dikkatleri üzerine çeken genç forvet, Bursaspor’un bu yaz ihraç ettiği bir diğer oyuncuydu. Bundesliga ekiplerinden Hamburg, Batuhan’ı 400 Bin Euro karşılığında kadrosuna kattı. Bursa’daki antrenörleri tarafından çalışkan ve pozitif olarak değerlendirilen Batuhan, 1,90m boyu ile Alman futboluna uygun bir santrafor. Henüz şans bulamaması moralini bozmamalı çünkü önündeki oyuncular Lasogga, Schipplock ve Hırvat efsanesi Ivica Olic. Yeni takımıyla henüz resmi bir maça çıkmadığı için izlenim edinemediğim genç oyuncunun idmanlarda kendini kanıtlamasını bekliyorum. Bununla birlikte, takımı Hamburg’un Almanya Kupası’nda Alman Bölgesel Lig takımlarından Carl Zeiss Jena’ya elenmesi, Batuhan’ın forma şansı bulması açısından bir şanssızlık.

resim5

Muhammed Demirci

Oldu-olacak derken 20 yaşına gelen ve henüz 14 yaşındayken “Yerli Messi” olarak lanse edilip verilen şansları değerlendiremeyen Muhammed için bu yaz yeni bir fırsat doğdu. Belçika Pro Lig takımlarından Mouscron-Peruwelz, genç oyuncuyu bonservisiyle birlikte transfer etti. Belçika’da 4-3-3 sisteminin yaygın olması ve takımının da genellikle bu taktiği tercih etmesi göz önünde bulundurulursa Muhammed’in kadroya entegre edilebileceğini düşünüyorum. Sakatlığı bulunmasa da henüz forma şansı bulamayan Muhammed’in kulübü tarafından kuvvet çalışmalarına tabi tutulduğunu tahmin ediyorum. Bununla birlikte, maç tecrübesi kadar eğitim ve idmanların da önemli yer tuttuğu günümüz futbolunda genç yeteneklerin Belçika ve Hollanda gibi altyapı harikası ülkelerde bulunmasının onlar için bir avantaj olduğunu düşünüyorum. Türk futbol kamuoyu Muhammed’den iyi haberler bekliyor.

resim6Muhammed, Kendi Durumunu Özetliyor

Ekstra: FC Wil 1900

Bu yaz spor haberlerini takip eden herkesin mutlaka karşılaştığı, duyduğu bir takım vardı: FC Wil. İsviçre 2. liginde mücadele eden bu takımı Türk kamuoyuna tanıtan, Türkiye pazarından elde ettiği oyuncular ve teknik direktör Fuat Çapa oldu. Ayrıca takımın futbol direktörlüğünü Erdal Keser’in yaptığını da belirtelim. Bununla birlikte, kadrosunda tam 8 Türk oyuncu ve 1 de Türkiye’de oynamış futbolcu bulunduran FC Wil için ayrı bir dosya açmamak hata olurdu. Bu nedenle bu takımı ve temsilcilerimizi ayrı değerlendirmeye karar verdim.

10 takımlı ligde mücadele eden FC Wil, 9 maç sonunda oldukça dengeli bir görüntü sergiledi. 14 gol atıp 14 gol yiyen, 3 galibiyet, 3 beraberlik ve 3 mağlubiyet alan takım, 12 puanla 4. sırada bulunuyor. Fuat Çapa genellikle 4-2-3-1 dizilişini tercih edip kanatlardan santrafora taşıdığı toplarla gol arıyor. Temsilcilerimiz arasında en fazla süre alan oyuncu Kağan Söylemezgiller. Ön liberoda agresif bir görüntü sergileyen oyuncu, 6 maçta 3 sarı kart yedi. Dizindeki sakatlık nedeniyle bir süredir formadan uzak. Kağan’ı 6 maçta forma giyen, 2 gol atan ve bu maçlardan 2’sinde kaptan olarak sahaya çıkan Egemen Korkmaz takip ediyor. Egemen’in bu mevkide rekabet içinde olduğu iki oyuncu tecrübeli Guy Ramos ve genç Alman stoper David Roesler.

Bir diğer tecrübeli oyuncu Selçuk Şahin, Fuat Çapa’nın rotasyonunda forma şansı buldu ve 6 maçta 1 gol attı. Basında yer alan görüntülerde Selçuk takımı motive eden ve yol gösterici bir kimlikle göze çarpıyor. Adana Demirspor’dan Wil’e transfer olan Ferhat Çökmüş ise birçok maçta forma şansı bulsa da ilk tercih değil, Fuat Çapa’nın sağ bekte 5 farklı oyuncu denediğini de hatırlatalım. Brezilya asıllı Türk oyuncu Mert Nobre, Kayserispor’un Süper Lig’e yükselişinde önemli rol oynadıktan sonra FC Wil’in yolunu tuttu. 7 maçta 1 gol 2 asistlik katkı sağlayan oyuncunun dizinden problem yaşadığı ve kesin dönüş tarihi verilmediği belirtiliyor.

resim7Selçuk Şahin’den Maç Sonrası Lahmacun Ziyafeti