4 maçtır kaybeden ve ligin alt sıralarından uzaklaşmak isteyen Rizespor ile transfer tahtasını açamayan ve olağanüstü kongre kararı alan Ankaragücü, sezon sonunda ikili averaj açısından önemli olabilecek bir maça çıktılar. Ankaragücü, sezon başından beri devam ettirdiği savunma öncelikli ve hızlı hücumu düşünen futbolunu devam ettirirken orta sahadaki 2 oyuncusundan eksik sahaya çıktı. Sol bek Pinto ve sağ bek Kitsiou, bu maçta merkez orta sahada oynadılar.
Rizespor, El Kabir ve Scepovic’in sakatlıkları sonrasında, kalabalık savunma yapan rakibine karşı yine ileri uçta Oğulcan’ı gezgin forvet, Samudio’yu kanat forvet ve Boldrin’i de serbest oynatarak 3. bölgede hareketlilikle rakibinin düzenini bozmaya çalıştı. Zaman zaman 6’lı savunmaya geçen Ankaragücü karşısında Oğulcan, kalabalık savunma hattında etkisiz kalırken, Samudio’ya atılan ise uzun toplarla etkili olmaya çalıştılar.
Abdullah’ın sakatlık sonucu maçın daha ilk yarısında oyundan çıkması sonucu Rizespor’un orta sahasının savunma tarafı ağır basarken, oyunu asimetrik oynamaya çalıştılar ve özellikle sol tarafta ciddi yığılmalar yaşandı.
Ankaragücü’nde ise özellikle İlhan Parlak’ın 75 metrede oynadığı oyuna özellikle değinmek gerekiyor, hem sol kanat hem de yardımcı forvet gibi takımına büyük katkısı oluyor. İlerleyen yaşına rağmen gösterdiği performans takdire şayan.
Ankaragücü’nün bu sezonki oyun kimliği olan 4-1-4-1 savunma dizilimi ile topu rakibine veren ve hızlı hücumlarla etkili olmaya çalışan oyunu sonucu ve ev sahibi olmanın da verdiği avantajla Rizespor özellikle 2. gole kadar topun tek hakimiydi. 2. gol sonrasında geriye yaslanan ve topu daha çok rakibine veren Rizespor, 4 maç sonra galip gelerek rahat bir nefes aldı. Maçın büyük bölümünde topa ve oyuna Rizespor hakim olsa da Ankaragücü’nün kalabalık savunması ve Oğulcan sırtı dönük oyundaki etkisizliğinde ötürü set oyunlarla ceza sahasında topla buluşmakta zorlandı.
Rizespor’un hücumda set oyuna geçtiğinde çözüm üretememesi, Ankragücü’nün hızlı oyundaki yatkınlığı iler birleşince iki takımında ceza sahasına neredeyse eşit sayıda isabetli pas ulaştırdığını görebiliyoruz. Rizespor, topa %60 sahip olsa da rakibine büyük bir üstünlük kuramadığı aşikar.
Rizespor’un kuşkusuz en önemli oyuncusu Boldrin’di. Rizespor’un bütün oyun planı ise Boldrin’i kaleye yakın ya da açık alanlarda topla buluşturarak oyunu yönlendirebilmesini sağlamaktı. Bunu yapabilmek için ise sol kanada çoğu zaman yükleme yaptılar ve Boldrin ile Mehmet Sak’ın merkeze yakın yerlerde eşleşmelerini sağlamaya çalıştılar.
Ankaragücü, Orgill hariç bütün kadrosuyla topun arkasında ve 6’lı savunma hattı kurmuş durumda. Faty’nin merkezde bulunması Kitsiou ve Pinto’nun kanatlara kayabilmesini sağlarken merkezden gelen hücumlarda ise 2 blok arasında ceplerin oluşmasını engelledi. Rizespor’un bekleri her set oyunda ileri çıktılar, Boldrin topu almak için geri düşünce onun boşalttığı yere Abdullah/Diomande kaydılar. Ankaragücü set savunma hiçbir zaman sayı üstünlüğünü rakibine vermedi ve sıkışan oyunda özellikle ikili mücadelelerde ciddi bir üstünlük sağladı.
Ankaragücü’nde ise orta sahada Sedat’ın olmaması topu uzun ve hızlı yönlendirilmesi hususunda ciddi bir eksiklik hissettirdi. Faty, ön liberoda Moke’ye oranla toplu oyunda daha çok vardı. Rakibine oranla daha az pas yapan Ankaragücü’nde ilk amaç en hızlı şekilde Orgill’i top ile buluşturmaktı. Bunu öngören Rizespor ise Talbi ile savunma hattında derinlik verdi.
2. golden sonra gtopu rakibine veren Rizespor savunmada 4-5-1 dizilimini tercih ederken Ankaragücü ise rakibin savunma hattında boşluk oluşturmak için 3’lü forvet hattıyla genişlik vermeye çalıştı. Alihan ve Mehmet’in hücuma yeterli desteği verememesi sonucu Ankaragücü, set hücumlarında çok varlık gösteremedi.
2. gole kadar topun rakibin kontrolünde kalmasına göz yuman Ankaragücü, dar ve kalabalık savunma hattıyla ikili mücadelelerde %61’lik büyük bir üstünlük sağladı.
Topa sahip olduğu dakika başına hücum aksiyon sayısında rakibinin önünde ama rakibin topa sahip olduğu dakika başına savunma aksiyonu sayısında rakibinin gerisinde olan Ankaragücü’nün, gol pozisyonu sorununu çözmeden orta ve alt sıra takımlarına karşı bu kadar savunma öncelikli oyun anlayışıyla etkili olma şansı çok düşük.
Rizespor’un hücumda 2 planı vardı, topu sol tarafta dolaştırıp, Boldrin’i boşa çıkarmak ya da Boldrin’i 3. bölge girişinde topla müsaşt pozisyonda buluşturup onun oyunu yönlendirmesini sağlamak. Rizespor’u rahatlatan 2. gol ise ilk planın sonucu olarak geldi. Oyunu sol kanada yığan Rizespor, ciddi bir sayı üstnlüğü olan Ankaragücü’nün topun arkasına geçme alışkanlığını kullanarak 3 orta saha oyuncusunu da kalabalık dışında tuttu ve rondodan çıkacak topu yönlendirecek boş alan sağladı. Ters kanatta ise yapmak istedikleri Boldrin – Mehmet Sak eşleşmesi çok büyük bir hareket alanıyla beraber sağlandı. Solak olan Boldrin’in sağ koridorunu kapatan Mehmet Sak’ın pozisyon hatası sonucu etkili bir pas ile gol geldi.
Mehmet Sak demişken, 2. gol pozisyonu harici savunmada neredeyse mükemmele yakın oynadı. 14 kere karşı karşıya geldiği Boldrin karşısında 12 kere başarılı çıktı ama Boldrin gibi teknik kapasitesi yüksek bir oyuncuya gol atabilmek için 1 pozisyon bile yeterli olabiliyor.
106 aksiyon ile maçın en çok aksiyon yapan oyuncusu olan Boldrin, hücum ikili mücadelelerinde 4/20 oranıyla etkisiz kalsa da ceza sahasında takım arkadaşlarını 8 kere top ile buluşturdu ve 3 kere şut asisti yaptı. Hareketli oyunu ve takımında hücumu yönlendiren oyuncu olması sonucu 336 Instat Index puanıyla maçın adamı oldu.
