Serie A’da 23.haftada Milano derbisi vardı. Son yıllarda oynanan en heyecanlı derbilerden biri olan maçta Milan ilk yarıda 2-0 öne geçti. İnter ikinci yarıda geri dönüşü tamamlayıp maçı 4-2 kazanmayı başardı. Bu sonuçla İnter ligde zirveyi ele geçirdi.
Antonio Conte 3-5-2 dizilişi ile sahaya çıktı. Cezalı Lautaro Martinez yerine Alexis Sanchez hücum hattında görev yaptı. Kısa paslarla geriden oyun kurarak, merkezden hücumlar geliştirmeye çalıştılar. Kanat bekleri Young ve Candreva hücumda genişiliği sağlayan oyunculardı. Brozovic ve Barella merkez orta sahada ikili bir hat kurarken, Vecino orta sahadan hücumu destekleyen oyuncuydu.
Stefano Pioli, İbrahimovic geldiğinden beri sıklıkla kullandığı 4-2-3-1 dizilişine devam etti. İbrahimovic tek santrafor olarak oynarken 10 numara pozisyonunda Hakan Çalhanoğlu yer aldı. Kanatlarda Rebic ve Castillejo vardı. Görevleri birbirinden farklıydı. Rebic çoğu zaman İbrahimovic’in yanına kadar girerek ikinci forvet gibi oynadı. Böylece sol bek Theo Hernandez’in bindirmesi için alan açmış oldu. Castillejo ise klasik kanat oyuncusu gibi çizgiye yakın oynadı. Sağ bek Conti daha destek rolünde oynadı. Merkezde Bennacer derin oyun kurucu rolündeydi. Tempoyu ayarlayan oyuncu olarak oynadı. Kessie ise orta saha ile hücum hattını bağlayan oyuncu olarak oynadı.
Maçın hikayesi
İki devrede çok farklı iki hikaye vardı. İlk yarıda Milan yüksek tempo, tam saha presi , tek pas oyunu ve kanat değiştirmelerle oyunun kontrolünü ele aldı. Rebic ve İbrahimovic’in golleriyle de ilk yarıyı 2-0 önde kapattı. Milan sezonun en yüksek temposunu yaptığı bir 45 dakika oynadı. İkinci yarıda fiziksel olarak düşecekleri beklenirdi. Ancak, Milan ikinci yarıda hiç ayakta kalamadı. İkinci yarıda Milan adeta oynamayı bıraktı.
İkinci yarıda çok farklı bir İnter izledik. Milan’ın fiziksel olarak düşmesinin bunda payı vardı ancak İnter ilk yarıdan farklı bir yaklaşımla oynadı. Öncelikle tempolarını yükselttiler. Savunma hattını öne çıkarıp prese daha önde başladılar. En önemlisi paslarını daha direkt kullanmaya başladılar. Bu değişiklikler İnter’e oyunun kontrolünü getirdi. 53.dakikada İnter, Brozovic ve Vecino’nun golleriyle skoru eşitlemeyi başardı. 70’te De Vrij ve 93’te Lukaku’nun golleriyle skoru 4-2′ getirip maçı da kazandılar.
Şut istatistiklerinde iki devredeki oyun farklarını görebiliyoruz. Milan ilk yarıda 2’si isabetli 12 şut atarken, ikinci yarıda 4 şut atarken isabet bulamadılar. İnter ise ilk yarıda 2’si isabetli 5 şut atarken, ikinci yarıda 6’sı isabetli 10 şut atmayı başardı.
İkili mücadele istatistiğinde de bu farkı görebiliyoruz. Milan ilk yarıda 48 ikili mücadelenin 30’unu kazanmayı başardı. İkinci yarıda İnter 66 ikili mücadelenin 39’unu kazanırken, Milan 27’sini kazanabildi.
Milan’ın ilk yarıdaki presi ile ikinci yarıdaki presi arasındaki farkı en iyi anlatan istatistik top kayıpları istatistiği olacaktır. İnter ilk yarıda 30 top kaybı yaparken bunların 11’i kendi yarı sahasındaydı. İkinci yarıda ise 31 top kaybının sadece 4’ü kendi yarı sahasında oldu.
İlk yarıda Milan’ın oyun planı
Stefano Pioli maçın başında tam saha presi ile başlamayı tercih etti. Kaleciye kadar yapılan bu preste amaç topu kazanıp kontra-atakla gol bulabilmekti. Milan belki bu planı tutmadı. Ancak, bu tam saha presi ile İnter’in geriden oyun kurmasını tamamen engellemeyi başardılar. İnter çoğu zaman uzun toplarla çıkmaya çalıştı. Lukaku’ya giden topları da Romagnoli ile Kjaer toplamayı başardı.
Milan’ın tam saha pres şeması 4-2-3-1’di. Bu preste stoperlerin top almasına izin veren Milan, İnter’in orta saha oyuncuları Brozovic-Barella-Vecino’yu kontrol altında tutarak merkezden hücum geliştirmelerine izin vermedi. Merkezden ilerleyemeyen İnter kanatlardan ilerlemeyi denedi.
İnter kenarlardan oyun kurmayı denediğinde Milan orada yoğun pres ile cevap verdi. Adam adama eşleşme yaratan Milan rakibini uzun oynamaya zorladı. Castillejo topla oynayan Young’a pres yaptı. Hakan Çalhanoğlu sol stoper Skriniar’a olan pası kapattı. Kessie,Barella ile eşleşti. Conti de prese katılarak çizigdeki opsiyonu kapattı. Burada pres kadar önemli olan bir diğer konu ise İnter uzun toplarını toplayabilmekti. Bennacer prese katılmayıp ikinci topları toplamak için daha derinde pozisyon aldı.
Milan tam saha presinin kaleciye kadar yapıldığından bahsettik. Burada da onun bir örneğini görüyoruz. İnter kenarda bir çıkış rotası bulamayınca kaleciye geri döndü. Castillejo kaleciye prese giderek onun zaman bulmasını engelledi. İnter geriden kısa oyun kurma şansı bulamadı ve Padelli uzun top oynamak zorunda kaldı.
Set hücumlarında Milan çoğunlukla kanat beki ile kenar stoperi arasındaki boşluktan hücum etmeye çalıştı. Bu bölgeye girişler yapsalar da bu bölgelerden tehlike üretemediler. Hakan’ın direkten dönen bir şutu vardı. Gol ise İbrahimovic’i hedef oyuncu olarak kullanmasıyla geldi. Castillejo’nun ceza sahasına gönderdiği topu Godin’in üzerinden indiren İbrahimovic, Rebic’e asist yaptı.
Milan ilk yarının sonuna doğru bir köşe vuruşundan sonra farkı 2’ye çıkarmayı başarıp devre arasına 2-0 üstünlükle gitmeyi başardı. Sezonun en iyi 45 dakikasını çıkardılar.
İkinci yarı İnter’in oyun planı
İlk yarıdaki temposu düşük, oyun kuramayan İnter yerine ikinci yarıda temposu yüksek, direkt oynayabilen ve daha önde pres yapan bir İnter vardı. Bu İnter’de maçı çevirmeyi başardı.
İnter’in ilk golünde Milan savunmasının çok derinde kaldığını gördük. Ceza alanı içinde de adam markajları vardı. Kjaer ile Vecino, Conti ile Alexis, Romagnoli ile Lukaku eşleşti. Bu adam markajı da İnter için daha çok alanın açılmasına ve Milan savunma hattının daha da geriye gitmesini sağladı. Brozovic için ceza alanının önünde boş bir alan oluşmuş oldu. Brozovic’in güzel şutu ile İnter farkı 1’e indirdi. Futbol basit anlamda bir alan ve zaman oyunudur. Eğer iki ögeyi de rakibe verdiğinizde kaybedersiniz. Milan ilk golde bunun cezasını çekti.
İkinci yarıda İnter paslarını daha direkt kullanmaya başladığının bir örneğini ikinci golde gördük. Godin’in Sanchez’e ara pası sonrası Milan savunma hattı doğal olarak geriye gitti. Milan adına sorunu oluşturan Milan orta saha hattının çok dağınık olması ve savunma hattını takip etmemesiydi. Godin’in pası sonrası Milan savunması geriye gitti. Sanchez’in geriye çıkardığı topta Vecino ceza sahası içinde rahatça şut atma fırsatı yakaladı ve skorda eşitliği getirdi.
İnter’in direkt topla bir başka hücumunda Lukaku bir fırsat yakaladı. Brozovic’i uzun topunu Vecino, Lukaku’ya indirdi. Lukaku’nun şutu ile İnter tehlike yarattı. Milan stoperleri Kjaer-Alexis ile Romagnoli ise Lukaku ile eşleşince Milan savunması orta sahadan koşulara karşılık vermekte zorlandı. Vecino’nun koşusunu kimse takip etmedi. Sol bek Theo Hernandez ise Vecino’nun koşusuna mı cevap vermek yoksa kenardaki Candreva’ya mı prese gitmek ikileminde kalınca Vecino için alan ve zaman oluştu.
De Vrij’ın harika kafa vuruşu ile İnter 3-2 öne geçtikten sonra yarı saha presiyle oyunu kontrol etmeye çalıştı. Kısa takım oluşturarak Milan’ın hatlar arasına oynamasını engellediler.
Eriksen’in oyuna girmesiyle İnter dizilişini değiştirdi. Savunma organizasyonunda 5-3-1-1 dizilişine geçtiler. Hatlar arasındaki mesafe kısa tutularak Milan’ın bu alanı kullanması engellendi. Takım dar olarak kalınca da Milan’ın topla oynayacağı alan daralmış oldu. Maçın son anında bir İbrahimovic’in direkten dönen topu vardı. O pozisyonda tartışmaya açık bir andı. Onun dışında ikinci yarıda bu yarı saha presi ile İnter rakibine hiç şans vermedi.
Maçın sonunda da İnter sol bek ile sol stoper arasındaki kanaldan atak geliştirdi. Moses’ın ortasında Lukaku’nun golüyle İnter durumu 4-2’ye getirip maçı kazandı.
İnter’in topa sahip olma evresi maçın en kilit noktasıydı.
İnter ceza alanına 10 tane başarılı pas yaparken, Milan ceza sahasına 13 başarılı pas atttı. Milan’ın %58 ile topla oynadığını görüyoruz. Bu durumda İnter’in daha efektif olduğunu görüyoruz.
Milan %58 ile topla oynayıp 17 kez ceza alanına girerken, %42 ile topla oynayan İnter 14 kez ceza sahasına girdiğini görüyoruz.
Maçın oyuncusu
Geri dönüşü başlatan adam Brozovic maçın oyuncusu oldu. 375 InStat Index’i ile maçın en yüksek puanlı oyuncusu oldu. Merkezde 41 aksiyonda %90 başarı sağlayarak oyunun merkezdeki yöneticisi oldu.
Sonuç
İnter çok büyük bir galibiyet aldı. Bu galibiyetle de ligde zirveye oturdular. Felaket bir ilk yarı sonrası harika bir takım oyunuyla ikinci yarıda maçı çevirmeyi başardılar. İlk yarıda tam saha presine karşı daha iyi bir oyun geliştirmeleri gerektiğini gördüler. Yedek kulübesi de çok güçlü olan İnter şu anda ligin en büyük favorisi durumda.
Milan bu maça kadar iyi bir formla gelmişti. 5 maçta 3 galibiyet 2 beraberlikleri vardı. İbrahimovic’in gelişi takıma farklı bir hava kazandırdığı net görüldü. Bu maçta da sezonun en iyi 45 dakikası sonrası ikinci yarıda tamamen oynamayı bıraktılar. İlk 45 dakikayı daha uzun sürelere uzattıklarında ilk 5 yarışına dahil olacaklardır.