Analiz | Gaziantep FK 3-1 Fenerbahçe

Süper Lig’de geçtiğimiz hafta Yeni Malatyaspor karşısında 3-0 mağlup olan ve tarihinde ilk defa sahasında üst üste üç maç kaybeden Fenerbahçe, bu yenilginin izlerini silmek için gittiği deplasmanda Gaziantep FK’ye de 3-1 yenildi. Ligin ilk haftasında Galatasaray deplasmanında kaybettikten sonra mağlubiyet yüzü görmeyen Marius Sumudica’nın takımının üç duran top golüyle kazandığı karşılaşmayı iş ortağımız Metrica Sports‘un geliştirdiği Play programı ile birlikte inceleyeceğiz.

Ortalama pozisyonlar

Ev sahibi Gaziantep’in sezon başından bu yana 5-3-2 ya da 3-5-2 diyebileceğimiz bir dizilişi tercih ettiği maçta Fenerbahçe ise Gustavo’nun savunmanın önünde tek oynadığı bir 4-3-3’ü tercih etti. Sosa’nın yine yedek kulübesinde yer aldığı maçta merkezdeki tercihini Gustavo-Ozan-Mert’ten yana kullanan teknik direktör Erol Bulut, savunmada ise sol bekte Nazım’a, sağ bekte ise Novak’a şans verdi.

Gaziantep’in öndeki ikilisi Dico ve Muhammet’in karşılaşmanın ilk dakikalarında Gustavo’ya top aldırmama çabası oldukça dikkat çekiciydi.

Genel istatistikler

Gaziantep’e gidene kadar bu sezon ligde topa sahip olma oranında yüzde 60’ı gördüğü üç maçın ikisini kaybeden Fenerbahçe için bu istatistik üzerinden doğrudan bir çıkarım yapmak belki doğru olmayabilir ancak sarı-lacivertli takımın geriye düştüğü maçlarda topu Fenerbahçe’ye bırakarak önceliğini gol yememek olarak belirleyen takımlar karşısında yaşadığı üretkenlik problemi daha önce Erol Bulut’un da değindiği konular arasında yer almıştı. Bu istatistik doğrultusunda bu sezon geçmiş yıllara oranla topa daha az sahip olan ve Gaziantep yolculuğu sırasında bu istatistikte ligde sekizinci sırada yer alan Fenerbahçe’nin karşısında bu defa yüzde 41 ile ligin topa en az sahip olan takımı vardı.

Oyuncuların bireysel topa sahip olma oranları

Gaziantep’in skorda öne geçtiğinde topu Fenerbahçe’ye vermesinin de etkisiyle Fenerbahçe 90 dakikayı yüzde 61’lik topa sahip olma oranıyla tamamladı. Gaziantep’in topu bilinçli bir şekilde Fenerbahçe’ye bırakmadığı yani skorun berabere olduğu bölümlerde topa sahip olma oranları acaba nasıldı diye baktığımda ise oldukça ilginç bir manzarayla karşılaştığımızı söyleyebilirim. Ligin topa sahip olma oranı en düşük takımı olan Gaziantep’in, Fenerbahçe karşısında oyunun 0-0 ve 1-1 berabere olduğu toplam 25 dakikalık sekansta rakibine topa sahip olma oranında yüzde 53.5’a 46.5’luk üstünlük kurduğunu görüyoruz.

Öte yandan bu noktada Futbol Akademi Scouting (FAS) ekibinin hazırladığı gol olma ihtimali grafiğini incelemekte de fayda olduğunu düşünüyorum. Fenerbahçe’nin 90 dakikanın genelindeki yüksek topa sahip olma oranına rağmen top hakimiyeti kalitesinde Gaziantep’in daha önde olması Fenerbahçe’nin topa sahip olduğu bölümde de istediklerini gerçekleştiremediği şeklinde okunabilir. Bunun yanı sıra her iki takımın da maç boyunca gol olma ihtimali yüzde 30’u bulan üç pozisyon yakaladığını görüyoruz.

Hücum yönlerini incelediğimizde her iki takımın da daha çok kenarları tercih ettiğini görüyoruz. Gaziantep’in merkezden hücum etmeyi bu denli geri plana itmesi de dikkat çeken bir detay gibi görünüyor.

Gaziantep’in skorda olduğu gibi gol beklentisi oranlarında da rakibine üstünlük kurduğu maçta Fenerbahçe’nin xG oranını yükselten başlıca faktörün bu sezon sıklıkla skor ürettiği duran toplar olduğunu görüyoruz.

İlk yarı

Fenerbahçe adına maç boyunca zamanında atılmayan pasların takımı gole götürebilecek birçok pozisyonu daha başlamadan bitirdiğine şahit olduk. Nazım bu pozisyonda topla buluştuğunda bekletmeden Ferdi’yi görebilse genç oyuncunun Mert’e oynayacağı tek top atağın olgunlaşmasını beraberinde getirebilirdi. Pozisyonun devamında da topu ayağından geç çıkartan Nazım, takımı adına önemli olabilecek bir fırsatı değerlendiremedi.

Az önceki pozisyonda top alamayan Mert bu defa her iki pozisyonda da uygun durumdaki Ozan’a aktaramayan isim olarak öne çıkıyor. Milli oyuncu özellikle ikinci pozisyonda ceza sahasına yakın bir noktada topla buluşabilse takımı adına etkili bir atak gerçekleştirebilirdi.

14’üncü dakikada gerçekleşen bu pozisyonda Mert merkezdeki boşluğu değerlendirip topu Ozan’ın koşu yoluna bırakmayı tercih etse bu gibi açık alanları kullanmayı çok seven Ozan taşıyacağı topla Fenerbahçe adına tehlike yaratabilirdi.

Fenerbahçe’nin maçtaki ilk şutu 16’ıncı dakikada ceza sahasının dışından Ferdi ile geldi. Şut öncesinde top Gaziantepli oyunculardayken, sarı-lacivertli takımın önde yaptığı ısrarlı presle kaleci Günay’ı uzun vurmaya zorladığını görüyoruz. Ferdi bu pozisyonda topu savunma arkasına koşu yapan Pelkas’a aktarabilse Yunan oyuncu Günay’ı daha erken mağlup etme fırsatı bulabilirdi. Bu arada maçın devre arasında yerini Thiam’a bırakan Ferdi’nin maç boyunca rakip ceza sahasına isabetli bir pas aktaramadığını belirtelim.

Maçın ilk 15 dakikası geride kalırken Fenerbahçe adına dikkat çeken bir diğer detay ise Cisse’nin ilk 15 dakikada santra dışında topla buluşamamış olmasıydı. Bu verinin hem Fenerbahçe’nin üçüncü bölgedeki hem de Cisse’nin oyundaki etkinliği adına önemli olduğunu düşünüyorum. Cisse maçın ilk yarısını da rakip yarı alanda toplam beş defa topla buluşarak tamamladı ve bu buluşmaların hiçbiri ceza sahası içerisinde olmadı.

Mert bu pozisyonda uygun bir durumdaki Ferdi’ye aktarmayı düşünse Fenernbahçe bir anda üç kişiyle Gaziantep ceza sahasında pozisyona girebilirdi ama milli oyuncunun Cisse’ye yönelik derin topu dışarı çıktı.

23’üncü dakikada gerçekleşen bu pozisyonda Ozan, Mert’in kazandığı top sonrasında topu durarak istemek yerine hareketli bir şekilde öne koşu yaparak istese ya da Mert arkadaşını öne koşmak zorunda bırakacağı bir pas atsa Gaziantep savunması Pelkas, Cisse ve Ozan ile birlikte 3v3 pozisyonda kalabilirdi.

Maç boyunca sık sık ceza sahasına topsuz koşular yapan Pelkas bu koşularının ödülünü 24. dakikada attığı golle aldı. İlk 45 dakikayı rakip ceza sahasında üç kez topla buluşarak tamamlayan Fenerbahçe iki kezle bu istatistikte başı çeken Yunan oyuncu 90 dakika boyunca ise beş defa rakip ceza sahasında topla buluştu.

Futbol Akademi Scouting (FAS) tarafından hazırlanan AD metriğinde Gaziantep adına takımını paslarıyla gole en fazla yaklaştıran oyuncunun sağ bek Olkowski olduğunu görüyoruz. Bu doğruda Fenerbahçe’de 30. dakikadan ikinci golü yiyene dek Mert Hakan’ın solda görev yapan Pelkas’ın yerine geçtiğini ve Pelkas’ın da forvet arkası pozisyonuna kaydığını gördük. Erol Bulut maçın ardından bu hamleye ilişkin bir açıklamada bulunmadı ama öyle zannediyorum ki buradaki amaç Gaziantep’in bindirmeleriyle hücuma önemli bir katkı sunan beki Olkowski’nin karşısına savunma yönü nispeten daha iyi birini koymaktı.

Oyun içindeki bu değişiklikle beraber dizilişini 4-3-3’ten 4-2-3-1’e çeviren Fenerbahçe Pelkas’ın 10 numaraya geçmesiyle beraber gol bulabileceği bir fırsat da yakaladı ama Ozan savunma arkasına hareketlenmeyi düşünmeyince pozisyon daha büyük bir tehlikeye dönüşmedi ve Pelkas’ın uzak mesafeden şutuyla sona erdi.

İkinci yarı

Fenerbahçe ikinci yarıya Thiam-Ferdi değişikliğiyle başlarken, Gaziantep maça başladığı ilk 11’ini korudu. Sayılar üzerinden değerlendirmeler yapmayı çok doğru bulmuyorum ama bu değişiklikten sonra Fenerbahçe’nin sahada çok Pelkas’ın Thiam ve Cisse ikilisinin gerisinde yer aldığı bir 4-3-1-2 ile yer aldığını söyleyebiliriz.

İlk yarıda merkezden ceza sahasına yaptığı koşunun ödülünü golle alan Pelkas, ikinci yarıda bu üç oyuncunun kendi arasındaki paslaşmayla beraberlik golüne bir kez daha yaklaştı ama bu defa son vuruşu iyi olmadı.

50. dakikada Mert Hakan’ın topla buluştuğu her iki pozisyonda arkasında kullanabileceği bir alan olduğunu ancak milli oyuncunun topla buluştuğu sırada vücut pozisyonunu iyi ayarlayamamasından dolayı bu boşlukları göremediğini ve bununla beraber kullanamadığını görüyoruz. Mert bu iki pozisyonda da topu yüzü rakip kaleye dönük bir şekilde almış olsa bu boşlukları değerlendirip rakip kaleye yönelebilirdi ancak hem yüzünün hem de vücudunun daha çok kendi kalesine dönük olmasından ötürü her iki pozisyonda da bu durum gerçekleşmiyor.

61. dakikada gerçekleşen bu pozisyonda Pelkas savunma arkasına koşu yapmak için uygun durumda olan Ozan’ı düşünebilse Fenerbahçe beraberlik golüne yaklaşabilirdi. Yunan oyuncunun uzak mesafeden şutu kaleci Günay’da kaldı.

Maçın en organize ataklarından birini 69’uncu dakikada Gaziantep’ten izledik. Sağdan bindiren Olkowski’yi uygun durumda topla buluşturan Sumudica’nın takımı Fenerbahçe ceza sahasına beş oyuncuyla girse de bu atak gol getirmedi. Gaziantep’in maç boyunca rakip ceza alanına altı defa kontrollü girdiği maçta Fenerbahçe ise bunu 16 defa başardı.

Veriler: Mackolik, Whoscored

Sizler de dilerseniz Play analiz programını ücretsiz olarak aşağıdaki görsele tıklayarak indirebilirsiniz.