Cumartesi günü Galatasaray, Gaziantep deplasmanındaydı. Sarı Kırmızılılar karşılaşmayı Ömer Bayram ve Feghouli’nin golleriyle 2-0 kazandı. Kimilerine göre Galatasaray’ın oyunu tatmin etti kimilerine göre ise hala çok eksik. Galatasaray’ın oyunu nasıldı bu yazıda ona değineceğim.
Ortalama pozisyonlar ve Kadro
Galatasaray ligde ilk defa üç stoperle sahaya çıktı. Sol stoper Marcao, sağ stoper Luyindama merkezde ise Ahmet Çalık görev aldı. Bu üçlünün önünde sezonun geri kalanının aksine Lemina oynadı. Sağ iç görevi Feghouli’de sol iç görevi Ömer Bayram’daydı. Kanat bekler ise Ömer Taşdemir ve Mariano’ydu. İleride Andone ve Adem Büyük’ün görev almasıyla birlikte Galatasaray 3-5-2 ile sahadaydı. Maçın 11.dakikasında Andone’nin sakatlanmasıyla yerine Babel dahil oldu. Ancak bu sakatlık Galatasaray’ı oyun anlamında bir değişikliğe uğratmadı. Ancak tabi ki Andone’nin hücumdaki hareketliliğinden ve kanatlara kayarak +1 olma özelliğinden faydalanamadılar.
Ortalama pozisyonlara baktığımız zaman ise ligin geri kalanındaki tabloyu görüyoruz. Lemina üçlü savunma ile birlikte topla daha çok kendi yarı sahasında buluşurken diğer oyuncular ise topla daha çok yarı sahada buluşmuş durumda. Ahmet Çalık ise diğer iki stopere göre daha derinde topla buluşup sağ ve sol stopere baskı geldiğinde sigorta görevi görerek onlara pas istasyonu oldu. Bunun yanında birinci bölgeden ikinci bölgeye geçişte Galatasaray’ın ilk tercihinin Feghouli olması onun daha derinde topla buluşmasına sebep oldu. Ömer Bayram ise daha çok ikinci bölgeden aldığı topları driplingle üçüncü bölgeye taşıma veya topu Emre Taşdemir’e göndererek oyunu genişletme görevi aldı.
Galatasaray’ın savunmadaki sorunları
Galatasaray’ın maçta yer yer şok preslerini gördük. Kapanan rakiplerini açmak için oyunu genişletme yoluna gitmesi gereken Galatasaray, Gaziantep karşısında da bu anlayışı devam ettirdi. Bu durum hem savunmada hem de merkezde açıklar veriyordu. Bu maç özelinde Galatasaray bunu hem presle, hem de şok presle çözme yoluna gitti. Aslında bunda başarılı olduğunu da düşünüyorum. Ancak bu durum işlemediği zaman sonucunun nasıl olduğunu yukarıdaki pozisyon ile örnekle açıklamak istiyorum. Galatasaray top kaybı sonrası Feghouli, Ömer Bayram ve Adem Büyük ile birlikte prese başlıyor. Rakip pres sonrası uzun oynamak zorunda kalsa da takım arkaşına topu gönderecek süreyi bulabiliyor. Galatasaray üçlü savunma ile sahada olduğu için ilerideki iki Gaziantep oyuncusuna karşı 3v2 ile rakibinin pozisyonun tehlikeli olmasını önlüyor.
Galatasaray’ın kendi yarı sahasında yaptığı top kayıplarına baktığımız zaman diğer maçlardaki duruma benzer bir sonuç çıktığını görüyoruz: kendi yarı sahasında 16 top kaybı. Bu top kaybı sayısı genel olarak Galatasaray’ın kendi kalesinde ciddi pozisyonlara sebep olsa da bu maç özelinde bu durumu göremedik. Savunmanın üçlü olması sonucu geride eksik yakalanmadılar.
Yukarıdaki görsel Gaziantep’in şutlarının hangi bölgeden geldiğini gösteriyor. Gaziantep maç boyunca 7 şut çekerken bu şutlardan hiçbiri kaleyi bulmadı. Bunun yanında ceza sahasının içerisinden ise sadece 3 şut çekebildiler. Evet, Galatasaray’ın savunmadaki sorunları çözülmüş durumda değil ancak bu hamle savunmadaki sorunların ciddi sorunlara dönüşmesini önlemiş gözüküyor.
Hücumda Galatasaray
Galatasaray’ın üçlü savunmayla sahada olmasının hücuma da katkısının olduğunu düşünüyorum. Öncelikle savunma oyuncularına baskı geldiği zaman derinden oyun kurma konusunda sıkıntı yaşayan Galatasaray, 6 numaradaki oyuncusunu stoperlerin arasına sokuyordu. 6 numaranın derine gelmesine rağmen topu ikinci bölgeye taşıyamamasıyla birlikte 8 numaraların da derine geldiğini bu sefer de tempo ve hareketsizlik sorunu yaşadığı için topu üçüncü bölgeye taşıyamadığını görüyorduk. Bu maçta ise savunmaya eklenen oyuncu stoperlere ekstra pas istasyonu olurken sol ve sağ stoperlerin ileri çıkmasıyla derinde de az adamla yakalanmadı Galatasaray.
Yukarıdaki pozisyona baktığımız zaman Luyindama topla birlikte driplinge başlıyor. Luyindama driplinge başladığı zaman Ahmet Çalık ve Marcao sağa kayarken rakibin 1v1 eşleştiği Feghouli ve Adem Büyük derine gelerek Luyindama’ya boş alan yaratıyor.
Pozisyonun devamında Babel ve Emre Taşdemir 2v2 pozisyonda ve sol stoperin kayması ile birlikte Babel stoperler arasında kendisine müsait pozisyon bulmuş durumda.
Galatasaray, önceki maçlarda hücumlarda çoğunluğu Andone’nin kanatlara yaklaşmasıyla sağlıyordu. Geçtiğimiz hafta buna ek olarak Lemina’nın ceza sahası koşularını görmüştük. Bu maçtaysa çift forvet, bu ikiliye kanat beklerin katılması ve aynı zamanda 8 numaraların (özellikle Feghouli’nin) koşusunu gördük. Böylelikle hem ilerideki oyuncu merkezden uzaklaşmıyor hem de hücumda fazlalığı sağlamak için birkaç hücum yolunun olduğunu gördük Galatasaray’da.
Galatasaray’ın attığı ikinci gole baktığımız zaman ceza sahasına hem Adem Büyük’ün, hem de Feghouli’nin koşusunu görüyoruz. Bu durumda Galatasaray ceza sahasında 2v2 pozisyonu yakalıyor ve devamında da gol geliyor.
Bu gol özelinde de gördüğümüz başka bir şeye değinmek istiyorum: kanat beklerin ortaları.
Kanat beklerin hücuma katılmasıyla birlikte Galatasaray’ın bir diğer hücum varyasyonu kanat beklerin ortaları oldu. Bu ortalar kimi zaman çizgiye inerek – 2. golde olduğu gibi – yapıldı, kimi zaman da Gaziantep savunmasının arkasına yapıldı. Yukarıdaki pozisyonda da Adem Büyük, Babel ve Feghouli’nin savunma arkasına koşularını görüyoruz, Mariano ise topu Babel’e gönderiyor.
Yukarıdaki görsel Galatasaray’ın hücumda attığı kilit pasları gösteriyor. Görsele baktığımız zaman Emre Taşdemir ve Mariano’nun attığı kilit pasları görüyoruz. Bunun yanında ise kanat beklerin hücuma katılmasıyla birlikte hücumda fazlalığı sağlayan Galatasaray, çapraza atılan toplarla hem oyunun yönünü değiştirdi hem de hücumda genişliği sağlayarak verim sağladı.
Maçın istatistiklerine baktığımız zaman Galatasaray %55 topa sahip olma ile oynadı. İlk yarı topa sahip olmasıyla birlikte ikinci yarı bu üstünlüğünü kaybetti. İkinci yarı topa sahip olamamasını maç temposunun etkisinin olduğunu düşünüyorum. Bu maç özelinde Galatasaray 53 kere rakip sahaya çekerken 39 kere topu üçüncü bölgeye taşıdı ve 12 kere ceza sahasına girdi. Bununla birlikte Gaziantep ise sadece 9 kere girebildi.
Galatasaray toplamda 12 şut çekerken bunlardan sadece goller kaleyi buldu ve 2 isabetli şutta kaldı. Gaziantep ise 7 şut çekerken bunlardan hiçbiri kaleyi bulmadı. Aynı zamanda ev sahibi ekip ilk yarı sadece 2 şut çekebildi.
Yukarıdaki görsel Galatasaray’ın attığı şutların hangi bölgeden geldiğini gösteriyor. Tabloya baktığımız zaman Galatasaray’ın attığı şutların yarısının ceza sahası içerisinden geldiğini görüyoruz. Ayrıca bir şut dışında ceza sahası dışından atılan şutların ceza sahası yayı çevresinden geldiğini görüyoruz.
Son olarak Galatasaray attığı 12 şutla 1.16 xG’ye ulaşırken Gaziantep 7 şuttan 0.45 xG çıkarabildi.
Sonuç
Galatasaray üçlü savunmayı sadece içerideki PSG ve Real Madrid maçlarında denemişti. Aslında iki maç özelinde de bu durumdan verim aldığını söylemek mümkün. Özellikle içeride oynadığı PSG maçı Galatasaray’ın bana göre oynadığı en iyi maç oldu. Bu maç ile birlikte 3-5-2 dizilişini ligde de deneyen Galatasaray’ın fayda sağladığını söylemek mümkün. Tabi ki eksikleri hala mevcut ama önceki anlayışa göre daha faydalı bir sistem olduğunu düşünüyorum. Daha önceki yazılarımda da bahsettiğim gibi bu oyun anlayışı Galatasaray’ın ciddi sorunlarına kampa kadar ”yama” olabilecek nitelikte. Milli takım arasının olması Galatasaray açısından fayda olacaktır. En azından bu yeni anlayışını takıma oturtmak için çalışabilecek. Tabi milli takıma gidecek oyuncuları da unutmamak gerekiyor. Bunun yanında bu anlayışa takımdaki en uygun oyuncu olan Andone’yi kaybetmek Galatasaray için kötü oldu.