Analiz | Gaziantep FK 0-0 Beşiktaş

Süper Lig’in 2. haftasında Gaziantep FK, Beşiktaş’ı ağırladı. Beşiktaş’ın ilk yarıdaki etkisizliği göze çarparken Gaziantep FK’nın ilk yarının belirli bölümlerinde topa ortak olması dikkat çekti. Larin hamlesi neyi değiştirdi? Kenan’ın rolü neden önemli? N’Sakala & Rıdvan’ın farkı neydi? Ersin’in pas isabeti ne durumda? Günay Güvenç neden bu kadar pas hatası yaptı?

Maçın taktiksel hikayesini iş ortağımız Metrica Sports‘un geliştirdiği Play yazılımı ile birlikte inceleyeceğiz.

Genel

Beşiktaş’ta 11 açısından kayda değer bir farklılık yoktu. Henüz hazır olmayan oyuncular yerine kazanan 11 sahadaydı. Sonrasındaki hamlelerden ayrıca söz edeceğiz. Özellikle Larin’in oyuna etkisi Beşiktaş’ta belirleyici faktör oldu.

Gaziantep FK’ya baktığımızda 3’lü / 5’li savunmanın merkezi dikkat çekmeye devam ediyor. Kana-Biyik’ın yokluğunda Djilabodji orada kullanılıyor. Djilabodji bir savunmacı olarak bazı değerli özellikleri bünyesinde bulundursa da üçlünün ortasındaki o lider stoper rolünü üstlenebilecek bir profilde değil. Nitekim hamleci yapısı Gaziantep’e mağlubiyet olarak dönebilirdi. Özellikle Kenan’ın hareketliliğinin Beşiktaş’a Anadolu deplasmanlarında ciddi katkı sağlayacağını düşündürttü bu durum. Djilabodji’nin penaltıya sebebiyet verebilecek ciddi bir aksiyonu da mevcuttu.

Topa sahip olmak

ad_flow (3).png

Topla oynama oranları ideal bir Beşiktaş maçını işaret etse de pratikte durum böyle olmadı. Özellikle ilk yarım saatte Gaziantep’in topa bolca ortak olduğunu dolayısıyla Beşiktaş’ın istediği baskıyı kuramadığını söylemek gerek. Yani her maç için bir ana tema seçip işlediğimizi düşünürsek bu maçta topla oynama konusundan bahsetmemiz gerekiyor. Beşiktaş kadrosunu büyük ölçüde koruduğu için bir oyun ezberine sahip ve bu ezberlerle organize ataklar yapıyor. Ancak geçen sezon rakipleri boğan o yoğun setleri henüz görebilmiş değiliz.

Maksimum gol ihtimali grafiğine baktığımızda Larin’in fark yarattığı sekansları ve maçın finalinde parlayan Gaziantep ataklarını görüyoruz. Pozisyonlardan detaylıca bahsedeceğiz.

ad_bar (4).png

Beşiktaş’ta Valentin Rosier’in pas aksiyonlarıyla Beşiktaş’ı gole yaklaştırdığı bir gerçek. Öte yandan Rachid Ghezzal her zamanki gibi parlıyor ancak bence asıl dikkat çeken detay pek de parlak bir ilk yarı geçirmeyen N’Sakala’nın ikinci yarıda Larin’in de etkisiyle Beşiktaş’ı gole yaklaştırması olmuş. Pas kalitesi düşük bir oyuncudan beklenmedik bir yükseliş olarak okuyabiliriz.

Kenan Karaman #28

Beşiktaş’ta ilk yarıda kayda değer en değerli performans Kenan Karaman’dan geldi. Oyunun içinde hareketliliğiyle fark yaratan Kenan Karaman bağlantı oyununda Ghezzal & Rosier’e ayak uydurma çabasında ve bunu kısmen başarıyor. Ana denklemde veya diğer senaryolarda fark etmez; Beşiktaş için değerli bir takviye olduğunu ve katkı sağlayacağını düşünüyorum. En azından şimdilik 2 maçta fark yaratan bir hareketlilik söz konusu.

İlk yarıdaki en organize Beşiktaş atağında Beşiktaş sağ kanadının işlediğini ve Kenan Karaman’ın buna hızlıca uyum sağladığının altını çizmek gerek. Tehlike yaratmayan cılız bir şutun burada haber değeri taşımasının nedeni henüz erken haftalarda olmamız ve yeni bir transferin oyuna hızlıca uyum sağladığını görmek. Geçtiğimiz sezon Beşiktaş’ta ilk haftalarda bu şemaları görmek pek mümkün değildi.

Yerleşim ve Dicko

Yerleşimde geride 5’li hattını koruyan Gaziantep’te asıl dikkat çeken dokunuşlar merkezde Atiba & Salih’e uygulanan adam adama markaj olurken oyunun bana göre belirleyici faktörlerinden biri de Dicko & Welinton eşleşmesi oldu. Dicko’nun Welinton üzerinde kurduğu hakimiyet Beşiktaş’ın sağdan atak başlatmasını zaman zaman engellerken solda topla ilişkisi daha kötü bir N’Sakala üzerinden oyun kurmak Beşiktaş için olumsuz sonuç verdi. Dicko’nun 32. dakikada sakatlanarak oyundan çıkması oyunda gözle görülür bir fark yarattı. Welinton hem savunmada hem de top kullanırken daha rahattı artık.

Önde karşılamak

Sergen Yalçın’ın Beşiktaş’ı yoğun ön alan baskısı uygulayan bir takım olmadı bugüne kadar. Ancak maç özelinde Günay Güvenç’i uzun toplara yönlendiren kalabalık bir ön alan yerleşimi mevcuttu. Geride toplamda 5’li bir hatta sahip Gaziantep FK karşısında bekleri de bu rakip yarı saha karşılamasına dahil etmek durumunda kaldı Beşiktaş. Gaziantep FK’nın geriden oyun kurma konusunda pek maharetli olmadığını da düşünürsek Günay Güvenç’i uzun toplara yönlendirmek doğru bir girişim oldu.

Gaziantep FK kalecisi Günay Güvenç mücadeleyi %57’si başarılı toplam 33 pasla tamamladı. (Opta)

Konu bağlamından biraz uzaklaşsa da kalede arkasına güçlü bir rakip gelen Ersin Destanoğlu’nun bu konuda Günay’a oranla iyi bir maç çıkardığını söylemek gerek. Baskı anlarındaki soğukkanlılığı dikkat çeken Ersin Destanoğlu, mücadeleyi %82’si başarılı toplam 28 pasla tamamladı.

45-60 arası Beşiktaş ve Cyle Larin

Geçtiğimiz haftada da altını çizdiğim üzere 45-60 arasında muhtemel hoca dokunuşlarıyla paralel bir Beşiktaş baskısı hissediliyor. Buradaki temel dokunuş Cyle Larin olurken yine hazır bir Beşiktaş setine şahit oluyoruz. Topla fark yaratan N’Koudou yerine alanla ve koşularıyla fark yaratan bir Cyle Larin, Beşiktaş’ı gole yaklaştırıyor. Maç özelinde Larin hamlesinin ilk 10 dakikada kendini hissettirdiğini ve 3 pozisyonla tehlike yarattığını söylememiz gerek.

Yukarıda en organize ataklardan birini izliyoruz. Oyun soldan şekilleniyor. Salih bağlantı oyununa adapte olmuş bir çabuklukta karar veriyor, Larin’in aklında hep gol var. Ve tabii sağdan bindirmeyi ihmal etmeyen bir Valentin Rosier… Larin atağın başında topu aldığı an bile aklında bu set var gibi davranıyor. Gol olmaması Beşiktaş adına talihsiz diyebileceğimiz organize bir atak şutsuz sonuçlanıyor…

N’Sakala x Rıdvan Yılmaz

Beşiktaş’ta geçtiğimiz sezonun parlayan isimlerinden Rıdvan Yılmaz sakatlık sonrasında görece normal bir düşüş yaşıyor. Ancak bu düşüşün dışında N’Sakala’nın fiziki direnci onu Sergen Yalçın’ın gözünde öne yazan başlıca etmen. Oraya yapılacak bir yerli transferi Rıdvan’ın kariyeri açısından olumsuz gözükse de N’Sakala’nın durumuna göre bu durum şaşırtmayacak. İlk yarıda iyi bir grafik çizmeyen N’Sakala, Larin’in oyuna girişiyle birlikte bence ortaya iyi bir efor koydu. Yaşadığı ciddi durum; takımı ve doğal olarak maçı da ciddi şekilde etkiledi. Rıdvan’ın yetersiz performansında bu olağanüstü durumun da altının çizilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bir kriz değişikliğiydi ve N’Sakala oyundan çıkarken maçı izleyen & maçta oynayan herkesin de aklı N’Sakala’dan gelecek haberdeydi…

Final

Beşiktaş geçtiğimiz sezondan kalan bazı setlerini koruduğunu gösterirken özellikle ilk yarıda top üzerinde kurulamayan hakimiyetin (nicel değil) puan kaybında belirleyici olduğunu düşünüyorum. Kayıpsız geçilmesi gereken haftalarda bu sonuca fiilen -2 puan yazıldı diyebiliriz.

Erol Bulut’un, Dicko’nun oyunda olduğu 32 dakikalık dilimden epey memnun olduğunu düşünüyorum. Yani oyun ilk yarıda büyük ölçüde Gaziantep FK’nın istediği gibi şekillendi. Larin hamlesi oyunu Beşiktaş’a çevirirken finalde mental açıdan dağılmış bir Beşiktaş’a karşı galibiyete de fazlasıyla yaklaşmış bir Gaziantep FK vardı.

Beşiktaş’ın, Şampiyonlar Ligi’yle birlikte yoğunlaşacak fikstüre kadar cebini doldurması gerekiyor. Bu süreçte yeni transferleri kazanmak ve takıma adapte etmek de Sergen Yalçın’ın üstlendiği rollerden biri gibi gözüküyor.

Sizler de dilerseniz Play analiz programını ücretsiz olarak aşağıdaki görsele tıklayarak indirebilirsiniz.