Süper ligin 29. haftasında Galatasaray evinde Sivasspor’u ağırladı. İlk yarısını 2-1 geride kapattığı maçtan 2-2’lik beraberlikle ayrılan sarı kırmızılılar geçtiğimiz hafta alınan Ankaragücü mağlubiyeti üzerine yine puan kaybı yaşayarak liderlik koltuğunu Beşiktaş’a bıraktı. Konuk Sivas ekibi ise bu beraberlikle yenilmezlik serisini 6 maça çıkardı.
Galatasaray’ın zirve yarışındaki bu kritik puan kaybını global iş ortağımız Metrica Sports‘un geliştirmiş olduğu Play yazılım ile birlikte analiz edeceğim.
İlk 11’ler ve ortalama pozisyonları
4 haftadır farklı bir kadro ile yoluna devam eden Fatih Terim, Ankaragücü mağlubiyetinin ardından bu karşılaşmaya 6 farklı ismi değiştirerek başladı. Cezalı Mohamed’in yerine Falcao görev alırken Yedlin, Ömer, Etebo, Emre Kılınç ve Arda Turan hocadan kesik yiyen isimlerdi. Savunma hattında Linnes, Donk, Marcao ve sakatlığını atlatan Saracchi görev alırken 6 numara pozisyonunda yeniden Taylan’ı izledik. Kanatlarda Babel ve Onyekuru şans bulurken Belhanda sol iç, geldiği günden bu yana hocanın prensi konumunda bulunan Gedson ise yine sağ iç pozisyonunda maça başladı.
Konuk ekipteyse sene boyunca olduğu gibi yine eksikler göze çarpıyordu. Stoper bölgesindeki problemlerden dolayı orta saha orjinli Robin Yalçın sağ stoper olarak maça başlarken Cofie, Claudemir gibi isimlerin yokluğunda sol bek Ziya Erdal tek ön libero olarak görev aldı. Sağ kanattaysa cezalı Erdoğan’ın yokluğunda Tyler Boyd şans buldu ve attığı golle de maçın öne çıkan isimlerinden biri olmayı başardı.
Eski isimlere ve oyuna dönüş
Kupada Alanya’ya elenmenin ardından Taylan ve Belhanda’yı kulübeye çeken Fatih Terim 4 maçlık aranın ardından bu isimlere ve aynı oyuna geri döndü. İlk dakikalardan itibaren kısa paslarla rakip sahaya yerleşmeye çalışan sarı kırmızılılar, konuk ekibin sıkı savunmasını aşmakta zorlandı. Galatasaray’ın stoper-bek arası koşularına karşın savunma 4’lüsünü birbirine yakın oynatan Rıza hoca, kenarda bıraktığı boşlukları da kanat oyuncularının yardımlarıyla kapatıp 4-1-4-1 gibi görünse de zaman zaman 6-3-1’e varan bir savunma uyguladı. Rakibi 2.bölgede karşılayarak orada top kaybına zorlayan Sivas ekibi kazanılan toplarla da ağırlıklı olarak(ilk yarıda %53) Boyd’un kanadından Marcao-Saracchi bölgesini delmeye çalıştı.
Rakibin bu baskısı karşısında rakip sahaya yerleşmekte zorlanan ev sahibi ekip ise formasına kavuşan Taylan’ın uzun paslarıyla alternatifler üretti. Etebo’ya göre hücumda skalası çok daha geniş bir isim olan Taylan, 1’er dakika arayla önce Falcao-Onyekuru ikilisine ardından da Babel’e nokta atışı paslar göndererek atak başlangıçlarını sağladı. İlk pozisyonda iki oyuncu anlaşabilse pas asiste dönüşebilecekken ikinci pozisyonda da Babel’in boşalttığı alana koşu yapan Linnes istediği pası Falcao’dan alamadı.
Galatasaray’ın kapalı savunmayı aşmak için set hücumunda denediği bir başka yöntem ise kanat oyuncusuna sırtı dönük top aldırmaktı. Önceki maçlarda çoğunlukla Arda’nın sırtı dönük alarak boşalttığı alana koşu yapan beki görmesiyle fırsatlar üreten sarı kırmızılılar bu maçta da bir benzerini Babel üzerinden denedi. Kaleye sırtı dönük topla buluştuktan sonra beke doğru dönmek yerine merkeze dönen Hollandalı, (Ziya’nın tek başına kapatamadığı bölgede) boş konumda olan Belhanda’yı tercih etmiş olsa cepheden 3’e 2 bir pozisyon yakalanacaktı.
2. bölgede baskıyla Galatasaray’ı uzun topa zorlayan Sivas ekibinin bunu sağlamak amacıyla aldığı riskse az önce de değindiğim gibi savunma önünde Ziya’yı yalnız bırakmaktı. Sarı kırmızılı iki iç oyuncusu Belhanda ve Gedson’a karşılık o bölgeyi kapamakta zorlanan konuk ekipte çok geçmeden saha içi bir müdahale geldi. Fajr ile önde oynayan Hakan Arslan Ziya’nın yanına çekilerek eşleşme problemi ortadan kaldırılırken Fajr da Yatabare ile birlikte ikili bir hat oluşturarak baskıya devam etti. Böylece 4-1-4-1 başlanan oyun maç içinde 4-2-3-1’e çekilmiş oldu.
Bu değişikliğin hemen ardındansa Galatasaray’ın maç boyunca yakaladığı en organize atak gerçekleşti. Gedson-Belhanda ikilisini Ziya-Hakan savunurken Hakan’ın pozisyon kaybı hatalar zincirini başlattı. Hakan’ın, Belhanda’yı boş bırakmasıyla Marcao topu bekletmeden arkadaşına oynadı. Bunu gören Ziya kademeye girmek amacıyla Gedson’un savunmasından çıktı ve birkaç saniye içinde Gedson de marke vaziyette topla buluştu. Babel’in merkeze kayıp sırtı dönük topla buluşmasıyla boşalttığı alana Falcao kayma yaptı. Tüm bu bölge geçişlerinden dolayı Sivas savunması iyice dağılmışken topla buluşan Falcao arkadaşlarının koşu yolunu göremeyince olası bir karşı karşıya pozisyon harcandı.
Sarı kırmızılıların set hücumunda denediği farklı bir varyasyon ise Babel üzerindendi. Hollandalı oyuncu kanadının derininde topla buluştuktan sonra bekletmeden ceza sahasına sert toplar kesti. Savunmanın önde yakalandığı bu ortalara Falcao ve Onyekuru koşular yaparken ilkinde Onyekuru net bir fırsatı harcadı; ikincisindeyse Babel’in pası biraz geride kaldı ve Falcao net bir fırsattan oldu.
Hocanın değişiklikleriyle oyunun bozulması
Oyunda üstün taraf olmasına karşın yediği 2 golü ancak 68’de Falcao ile dengeleyebilen sarı kırmızılılarda Fatih Terim’in değişiklikleriyle son 20 dakika neredeyse çöpe atılmış oldu. Eski üretkenliğinde olmasa da 4-1-4-1 (top ayaktayken 3-4-3) ile pas oyununu fena oynamayan takıma Feghouli ve Kerem dahil edildi. Takımın yerleşik hücumda sırtı dönük top alıp servis yapabilen tek ismi olan Babel kenara gelirken daha kötü haber ise 4-2-3-1’e (top ayaktayken 2-4-4’e) dönülmesiydi. Merkezde bir kişi eksilmenin etkisiyle pasla çıkışlarda Sivas’ın baskısı kırılamazken hücumda topu tutabilecek adam da kalmayınca(Falcao’nun da gücü 70’ten sonra tükendi) kendi yarı sahasında top çeviren bir Galatasaray ortaya çıktı.
Ayrıca videoda da görebileceğiniz hatların birbirinden bu denli kopmuş olduğu oyunda hoca, pasla çıkmak yerine doldur boşalta dönülmesi emrini 90+2’de verdi. Bu dakikalar boyunca oyundaki üstünlüğünü tamamen kaybeden Galatasaray’ın geçişte kaybedeceği bir topla mağlup duruma düşmesi bile uzak değildi. İstatistiklerle oyunun bu bölümünü okursak da 45-72 arası rakip ceza sahasında 19 kez topla buluşan Galatasaray’ın 72-97 arası (8’i son dakikadaki karambolde olmak üzere) 14 kez buluşabildiğini görüyoruz. Penaltı golünden doldur boşalta kadar olan bölümdeyse(68-92. dakikalar arası) tek şut korner sonrası seken topta Halil’in üstten auta vurduğuydu.
Futbol Akademi Scouting (FAS) tarafından hazırlanan dakika başına maksimum gol ihtimali grafiğinden de oyunun bu bölümündeki durgunluğu okumak mümkün. 80. dakikada kornerden gelen topa Marcao ve Halil’in vuruşları haricinde değişiklikler oyuna bir etki yapmazken, hatta var olan oyunu da yok etmişken, en azından uzun top oyununa daha erken geçilmeliydi. Öte yandan sarı kırmızılılar topa neredeyse rakibinin 2 misli kadar sahip olsa da top hakimiyeti kalitesine aynı oranın yansımadığını, bunun nedeninin de kaçan pozisyonlar ve kolay yenilen iki gol olduğunu söyleyebiliriz.
Sizler de dilerseniz Play analiz programını ücretsiz olarak aşağıdaki görsele tıklayarak indirebilirsiniz.