Fenerbahçe travmatik bir Olympiakos mağlubiyetinin ardından, ligde kendi evinde Kasımpaşa ile karşılaştı. Fenerbahçe, Berisha ve Gustavo’nun golleriyle rakibini 2-1 mağlup ederek milli araya lider olarak girdi. Bir önceki haftaki Hatayspor maçına oranla hücumda daha fazla sorun yaşayan Sarı-Lacivertliler, savunmadaki başarılarınıysa sürdürmeye devam ettiler.
Maçı global iş ortağımız Metrica Sports’un geliştirmiş olduğu Play yazılım ile birlikte analiz edeceğiz.
İlk 11’ler ve bazı veriler
Fenerbahçe’de sezon başından beri görmeye alışık olduğumuz kadro rotasyonu devam ediyordu. Geri hatta Serdar Aziz’in dönüşüyle Fenerbahçe, ideal geri 3’lülerinden biriyle sahaya çıkabildi. Kanat bekleri Hatayspor maçında olduğu gibi Muhammed ve Ferdi’ydi. Merkezde takımın Altay ile beraber kadro rotasyonuna girmeyen tek ismi olan Gustavo’nun yanında bu kez Crespo vardı. Crespo da böylelikle ilk defa ilk 11’de sahaya çıkmış oldu. İleri hatta ise önceki haftalardan biraz daha farklı bir dizilim vardı. Sahaya santrafor orijinli 2 oyuncuyla çıkan Fenerbahçe’nin ön 3’lüsü, önceki maçların aksine 2-1 şeklinde değil, 1-2 şeklinde diziliyordu. Dizilimin böyle görünmesinin en önemli sebebiyse Fenerbahçe’nin bu maçta tercih ettiği savunma anlayışıydı.
Futbol Akademi Scouting (FAS) tarafından hazırlanan “Top hakimiyeti kalitesi” grafiğinde maç genelinde topla daha az oynayan Fenerbahçe’nin, Top Hakimiyeti Kalitesi’nde Kasımpaşa’dan daha fazla kaliteli aksiyona girdiğini görüyoruz. Öte yandan önceki haftalara kıyasla daha düşük gol beklentisi üreten Fenerbahçe, rakibinin gol beklentisi üretmesine ise izin vermemiş gözüküyor. Özellikle 60. dakikadan sonra hem Fenerbahçe’nin hem de Kasımpaşa’nın pozisyon üretmekte zorlandığını, amiyane tabirle maçın ‘kilitlendiğini’ görüyoruz.
Futbol Akademi Scouting (FAS) tarafından hazırlanan AD metriğinde Berisha’nın pozitif aksiyonları dikkat çekiyor. Olumsuz aksiyonlarda ise dikkat çekmesi gereken olumsuz aksiyonlardan biri Serdar Dursun’a ait. Serdar Dursun özellikle negatif ofansif aksiyonlarıyla grafikte dikkat çekiyor. İleri 3’lünün bir diğer ismi Rossi ise negatif pas aksiyonları ile göze çarpıyor. Öte yandan Fenerbahçe’nin iki kanat bekinin olumlu aksiyonlarda Berisha’nın hemen arkasında sıralandığını görüyoruz. Bunun en önemli nedeni Fenerbahçe’nin maç boyunca kanat bekleri üzerinden hücum etme ısrarıydı.
Uzun top planı ve ilk gol
Fenerbahçe’nin sezonun başından itibaren oynadığı oyunu herhangi bir ‘steril’ tabirle açıklamak doğru olmaz. Örneğin Fenerbahçe steril bir kontratak takımı, steril bir topa sahip olma takımı, steril bir alan savunması takımı veya steril 1’e 1 pres yapan bir takım değil. Pereira’nın takımı maça göre ya da maçın içindeki durumlara göre farklı oyunlar oynamaya çalışan bir takım. Nitekim Fenerbahçe sadece kısa pasla savunmadan çıkmaya çalışan veya sadece kısa paslarla pozisyon üretmeye çalışan bir takım da değil. Fenerbahçe uzun topları da sezon başından beri sık sık kullanıyor.
Fenerbahçe’nin savunmadan çıkarken iki pivotunun birbirine çapraz pas açıları oluşturmasını Sivasspor maçını analiz ettiğimiz yazıda anlatmıştık. Fenerbahçe’nin uzun top planında da çapraz pas açılarının önemi büyük. Top kenar stopere geldiğinde Fenerbahçe’nin topa yakın pivot oyuncusuyla (yukarıdaki pozisyonda Crespo) topa uzak forveti (S. Dursun) aynı çapraz hatta kalıyorlar. Böylece bu iki oyuncunun arasında kalan rakip orta saha oyuncusu, hangi oyuncuyu marke etmesi gerektiğine dair ikileme düşüyor.
Kanat bekin ileri çıkmasıyla ters taraftaki rakip beke karşı 2’ye 1 üstünlük oluşuyor. Böylece rakip bek de hangi oyuncuyu savunacağına dair bir ikileme düşebiliyor. Böylece topa sahip olan stoper oyuncusuna 2 tane uzun top opsiyonu oluşuyor. Yukarıdaki pozisyonda Serdar Aziz bu opsiyonlardan kanat beki Muhammed’i tercih etti. Fakat maç içinde Serdar Dursun’un tercih edildiği pozisyonlar izledik.
Uzun top planında kenar forvetlerin rolü kritik. Forvet oyuncusu rakip savunmayı manipüle edecek pozisyonu almaması, stoperin attığı pasın isabeti de dahil olmak üzere, organizasyonun bütününü etkileyebilir. Örneğin yukarıdaki pozisyonda top Szalai’deyken Kasımpaşa sol bekini manipüle eden herhangi bir oyuncu yoktu. Bu nedenle Kasımpaşa’nın sol beki Eren Elmalı, Ferdi’yi rahatlıkla marke edebildi. Ferdi’nin topla buluşabileceği alan daraldığı için haliyle Szalai’nin uzun topu atabileceği alan da daraldı. Eğer Szalai’nin attığı uzun top Ferdi ile buluşmuş olsaydı bile Ferdi’nin topu kontrol edebileceği daha az alanı ve daha az zamanı olacaktı.
Fenerbahçe’nin ilk golünde, atağın başlangıcında, yine bu uzun top organizasyonunu gördük. Bu kez uzun topun hedefi Muhammed değil, Serdar Dursun’du. Serdar Dursun’un Muhammed’e dönmesiyle Fenerbahçe rakibin presini uzun top organizasyonuyla aşarak rakip sahaya yerleşti.
1’e 1 pres planı ve ikinci gol
Hatayspor maçını anlattığımız yazıda Fenerbahçe’nin orta blok presinden bahsetmiştik. Hücumda steril bir oyun oynamayan Fenerbahçe’nin savunmada da steril bir yapısı yok. Nitekim geçtiğimiz hafta orta blok presinden çok iyi verim alan Fenerbahçe, Kasımpaşa karşısında ise ön alanda katı 1’e 1 pres yaptı.
Fenerbahçe’nin çift forvetli 3-4-1-2 dizilişi savunmada öne çıkıyordu. Fakat burada daha önemli olan dizilişten ziyade Fenerbahçe’nin ön alandaki katı 1’e 1 presiydi. Ligimizde özellikle Beşiktaş ve Sivasspor, Avrupa’da ise Atalanta ve Leeds United ile öne çıkan bu katı 1’e 1 prese Fenerbahçe’nin bu sezonki maçlarında çok fazla denk gelmediğimizi söyleyebiliriz. Kasımpaşa maçında ise Pereira’nın takımı, rakibin geriden pasla çıkmasına izin vermemek için katı bir 1’e 1 pres uyguladı.
Fakat Fenerbahçe bu presi yukarıda saydığımız takımlar gibi tüm saha boyunca sürdürmedi. Fenerbahçe’nin orta bloktaki savunma planı daha alan odaklıydı.
Yani Kasımpaşa Fenerbahçe’nin ön alan presini aştığında Fenerbahçeli oyuncuların çabuk ve uyumlu bir şekilde alan odaklı bir savunma planına geçmesi gerekiyordu. Fakat Fenerbahçeli oyuncular bu geçişlerde sık sık sorunlar yaşadılar. Örneğin yukarıdaki pozisyonda Serdar Dursun rakip odaklı bir savunma yaparken Gustavo merkezde alan kapattı. Böylece Hajradinovic’e topla buluşabileceği büyük bir alan açılmış oldu. Kasımpaşalı oyuncular bu alanları özellikle ilk yarı boyunca çok kez bulabildiler.
Fenerbahçe savunmada 3. bölgeden 2. bölgeye geçişlerde problemler yaşasa da maçtaki ikinci golünü tam bu geçişlerden birinde kaptığı bir topla buldu. 45+4’te Fenerbahçeli oyuncular orta bloktaki alan odaklı prese geçtikleri sırada, Muhammed’in ön sezisiyle kaptığı toptan Fenerbahçe maçtaki 2. golünü bulmuş oldu.
Sonuç
Fenerbahçe milli ara öncesi liderliğini sürdürdü. Fakat milli maçlardan sonra Fenerbahçe’yi yoğun ve zor bir fikstür bekliyor. Her ne kadar Pereira maç sonunda “Bizim için önemli olan lig.” dese de Avrupa’daki kötü sonuçların ve yoğun temponun ligi de olumsuz etkilemesi şaşırtıcı olmaz. Bu nedenle akışkan ve değişken oyunlar oynamaya çalışan Fenerbahçe’de sakatların iyileşip takıma dönmesi oldukça önemli. Çünkü bu denli yoğun bir kadro rotasyonunda oyuncular çok fazla iletişim ve uyum sorunu yaşayabiliyor. Bu uyum problemlerinin çözülememesi halinde Fenerbahçe’nin Kasımpaşa maçı gibi geçen maçlarda puanlar kaybetmesi de çok şaşırtıcı olmayacaktır.
Sizler de dilerseniz Play analiz programını ücretsiz olarak aşağıdaki görsele tıklayarak indirebilirsiniz.