Analiz: Fenerbahçe 1-1 Alanyaspor

Geçtiğimiz hafta oynadığı Trabzonspor deplasmanından maçın henüz başında öne geçmesine rağmen puansız dönen Fenerbahçe, zirve yarışını yakından ilgilendiren maçta son haftaların formda takımı Alanyaspor’u konuk etti. Kadıköy’e ligde oynadığı son altı maçı da kaybetmeden ve son beş maçını kazanarak gelen Alanya, iki golün de penaltı vuruşlarıyla geldiği maçta yenilememe serisini sürdürmeyi başardı.

Ortalama pozisyonlar

Fenerbahçe oyuna son haftalarda olduğu gibi dörtlü savunmasının önünde Gustavo-Ozan merkeziyle çıkarken, kanatlarda geçtiğimiz hafta olduğu gibi Garry ve Tolga, önde ise Vedat ve Kruse görev yaptı. Sarı-lacivertli takımda geçtiğimiz haftaya oranla tek fark ise Garry ve Tolga’nın görev yaptığı bölgelerdi. Geçen hafta maça sağ kanatta başlayan Rodrigues bu defa oyuna solda başlarken, Moses’ın ayrılmasından sonra ilk 11’in değişmezlerinden olan Tolga Ciğerci ise maça sağ kanatta başladı. Öte yandan Erol Bulut’un takımının sahadaki ortalama poziyonları 4-2-3-1 şeklinde görünse de Alanya’nın maç boyunca diziliş konusunda oldukça değişken bir görüntü çizdiğini söylememiz yanlış olmaz.

Topa sahip olma

Fenerbahçe maçın her bölümünde topa rakibine oranla daha fazla hakim olan taraf oldu. Maçı yüzde 67’lik topla oynama oranıyla tamamlayan Ersun Yanal’ın takımı yüzde 87’lik pas isabet oranıyla toplamda 589 isabetli pas yaptı. Rakip ceza sahasına girme sayısında Fenerbahçe rakibine 21’e 7’lik üstünlük kurarken, Alanyaspor’un akan oyunda topa sahip olduğu 94 sekansın 64’ünde topu 10 saniye içinde kaybetmesi dikkat çekici bir ayrıntı olarak göze çarptı. 45 saniyenin üzerinde topa sahip olunan sekanslarda ise Fenerbahçe rakibine 12’ye 1’lik üstünlük kurdu.

Atak yönleri

İki takımın atak yönleri incelendiğinde her iki ekibin de ağırlıklı olarak sol kanadını kullandığını görüyoruz. Fenerbahçe’de Garry’nin, Alanya’da ise Djalma’nın görev yaptığı bu bölgelerden maç boyunca toplam 76 atak girişimi gerçekleşti. Alanya soldan yaptığı 34 atağın sadece 1 tanesini şutla sonuçlandırırken oldukça düşük bir başarı yüzdesi yakaladı. Sağ kanattan ise 20 atak girişiminde bulunan Erol Bulut’un takımı bu bölgeden gerçekleştirdiği atakları şutla sonuçlandıramadı. Alanya adına dikkat çeken bir diğer istatistik ise maç boyunca çektikleri 5 şutun sadece 2 tanesinin akan oyunda gelmesi oldu. Fenerbahçe ise Alanya’ya nispeten daha dengeli gerçekleştirdiği hücumlarında en yüksek verimi yüzde 14’lük şutla sonlandırma oranı yakaladığı merkezden yaptığı ataklarla sağladı.

Maçın gol beklentisi (xG) verileri incelendiğinde Fenerbahçe karşılaşmayı 2.4 xG oranıyla tamamlarken, Alanya’nın ise 1.82’de kaldığını görüyoruz. Fenerbahçe adına gole en yakın isim 1.05’lik xG oranı yakalayan Kruse olurken, Alman oyuncuyu 0.94 ile Vedat ve 0.24 ile oyuna ikinci yarıda dahil olan Deniz Türüç takip etti. Alanya’da ise gole en yakın isim 1.57’lik xG oranıyla Cisse oldu.

İlk yarı

Alanyaspor maçın ilk 20 dakikalık bölümünde rakibini savunmada 4-3-1-2 dizilişle karşıladı. Djalma maçın ilk bölümünde top Fenerbahçe’ye geçtiğinde Siopis ve Salih ile birlikte üçlü orta sahayı oluştururken, Cisse daha çok Jailson’a yakın oynadı. Bakesetas’ı ise daha çok Gustavo’yu top aldırmamaya çalışırken gördük.

Ozan ve Gustavo’ya top aldırmamaya gayret eden ve bu oyunculara yapılan ani pres sonrası kazanılan toplarla hızla rakip kaleye gitmeyi hedefleyen Alanya maçın henüz başında bu şekilde geliştirdiği bir atakla önemli bir gol fırsatı da yakaladı. Ozan’ın bu pozisyonda topu kaybetmesiyle gole çok yaklaşan Alanya bu pozisyonda Altay’ı geçmeyi başaramadı.

Ozan Tufan sırtı dönük top alma konusunda benzer problemleri Sivas deplasmanında da yaşamış ve Emre-Gustavo ikilisiyle birlikte oynadığı o maçta buna benzer pozisyonlarda yaptığı top kayıplarıyla dikkat çekmişti.

Oyunun ilk 20 dakikasında 4-3-1-2 şeklindeki savunma dizilişiyle Fenerbahçe’nin geriden topla çıkmasını engellemeye ve Ozan-Gustavo ikilisine top aldırmamaya çalışan Alanya bunda büyük oranda başarılı oldu.

Orta sahada Gustavo ve Ozan ikilisine top aldırmakta zorlanan Fenerbahçe’de Tolga da zaman zaman içe kayarken, Isla sağ kulvarı tek başına kullandı. Bu bölümdeki saha içi yerleşimi zaman zaman şu şekilde oluştu.

Savunmadan topla çıkmakta zorlanan Fenerbahçe buna rağmen ilk 15 dakikada sol kanattan Garry Rodrigues’i kaçırmaya çalışarak üç önemli gol girişiminde bulundu. Birçok pozisyonda Alanya’nın sağ beki Onur ile bire bir kalan Garry, maçın ilk 15 dakikasında Fenerbahçe’nin gerçekleştirdiği hemen her pozisyonun içerisindeydi. Özellikle arkasında oynayan Dirar’ın attığı uzun paslarla tehlike yaratmaya çalışan Rodrigues’in bu etkinliği Erol Bulut’u ilk 20 dakikanın ardından diziliş değişikliğine iten unsurlardan biri olabilir.

Bu pozisyonda ceza sahasında Garry’nin önüne atılan topla oyunu üçüncü bölgeye taşıyan Fenerbahçe, atağın devamında Kruse’yi ceza sahasında topla buluşturuyor ama Alman oyuncunun yakın mesafeden çıkardığı şut savunmadan sekerek kornere gidiyor. Bu pozisyonun hemen beş dakika sonrasında ise yine Dirar-Garry ortaklığıyla gelişen pozisyonda bu sefer Vedat gole çok yaklaşıyor ama bu atakta da şut çerçeveyi bulmuyor.

Bu pozisyonun hemen bir dakika sonrasında Rodrigues bu sefer ceza sahasına sokulurken kaleyi karşıdan görüyor ancak şutunda Alanyaspor savunması topun kaleye gitmesini önlüyor.

Garry’nin 15. dakikadaki bu şut girişiminin ardından maçtaki 15 ve 20’inci dakikalar arasındaki 5 dakikalık sekansta Erol Bulut’un Djalma’yı sağ kanada çektiğini görüyoruz. Bu bölümde orta sahada saha içi yerleşimi konusunda problem yaşayan ve oldukça büyük bir alanda sayısal üstünlük konusunda cevap veremeyen Fenerbahçe oyun kurmakta zorlanırken, geriden Vedat’a birçok top şişirdi.

Genç teknik adam bu hamlesiyle muhtemelen Garry’nin atletizmine Djalma ile cevap vermeyi düşünürken, 5 dakikalık bu sekansın ardından Alanya 20’inci dakikadan sonra rakibini Djalma’nın yine maçın başında olduğu gibi solda görev yaptığı 4-4-2 ile karşıladı.

Erol Bulut’un muhtemelen Garry Rodrigues’in oyundaki etkinliğini sınırlamak yaptığı bu değişiklik olumlu bir şekilde sonuçlanırken, oyuncunun aksiyonlarında 15’inci dakikadan sonra yaşanan düşüş dikkat çekiyor.

Maçta ilk yarı boyunca Fenerbahçe adına dikkat çeken detaylardan bir diğeri ise Serdar Aziz’in birçok pozisyonda önündeki boş alanı kullanmaması oldu. Cisse birçok pozisyonda yaptığı presle Jailson’un topla çıkmasını önlerken, Alanyasporlu futbolcular Jailson’u yapılan yakın savunmanın aksine Serdar’a maç boyunca oldukça fazla boş alan bıraktı.

Serdar Aziz bu pozisyonda yapacağı dribbling Alanya savunmasının dengesini bozabilir ve takımı adına bir eşleşme avantajı yaratabilir ancak milli oyuncunun tercihi topu solundaki Dirar’a vermek oluyor. Maç boyunca yerleşik savunmaya karşı üretkenlik problemi yaşayan Fenerbahçe’de Dirar’ın Vedat’a uzun pası top kaybıyla sonuçlanıyor.

Özellikle ilk yarıda uygun durumdaki arkadaşlarına pası aktarmakta zaman zaman tercih hataları yapan Serdar Aziz’in bu performansının da etkisiyle Fenerbahçe yerleşik Alanyaspor savunmasında boşluklar bulmakta zorlandı.

Serdar Aziz bu pozisyonda topu önündeki Vedat’a aktarabilse Fenerbahçe Alanya’nın geri dörtlüsünü 4v4 şeklinde yakalama şansına sahip. Serdar topu sürmek veya Vedat’a atmak gibi alternatiflere rağmen yine solundaki Dirar’a vermeyi tercih ediyor.

Maçı yüzde 95’lik isabetli pas yüzdesi ve 92 isabetli pasla tamamlayan Serdar Aziz’in attığı isabetli pasların 45’i hücum aksiyonuna katkısı olmayan ve topun takımında kalmasını sağlama amacıyla yapılan paslardı.

Serdar bu pozisyonda da topu önündeki Ozan’a aktarabilse kaleyi cepheden gören Ozan’ın topla buluşmasıyla beraber atak daha olgun bir pozisyona dönüşebilir ancak tecrübeli savunma oyuncusu daha garanti bir tercihle pas tercihini solundaki Dirar’dan yana kullanıyor.

Fenerbahçe’deki saha içi yayılımı konusundaki problemlerden biri de zaman zaman Altay-Jailson-Serdar üçlüsü arasında yaşandı. Bu görüntünün başında Jailson ile Serar arasındaki mesafenin oldukça uzun olduğunu görüyoruz. Jailson’un Serdar’a attığı şiddeti pek de iyi ayarlanmayan pasın ardından iki futbolcu Serdar’a baskıya gidiyor ve Serdar topu kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Kötü saha içi yerleşimi pozisyonun devamında Altay’ın uzun pası ve top kaybıyla sonuçlanıyor.

Tekrar görüntünün başına dönecek olursak Altay bu pozisyonda kameranın kadrajında görünecek şekilde ya da bu kadrajın başladığı noktanın 2-3 metre gerisinde olsa Jailson ve Serdar ile beraber üçlü bir zincir oluşturabilir. Bu zincir Jailson ve Serdar arasındaki epey fazla olan pas mesafesini ikilinin arasına giren Altay aracılığıyla kısaltabilir ve Fenerbahçe muhtemelen iki oyuncuyla Serdar’a yapılan pres gibi bir problemle karşılaşmaz.

Kaleci ve stoperlerle kurulan bu üçlü hatlar bugün dünya futbolunun birçok büyük takımı tarafından kullanılıyor. Bu hattı son dönemde en baskın şekilde kullanan takım ise Bundesliga 2’de liderlik koltuğunda oturan Arminia Bielefeld. Bielefeld bu hattı o kadar sık kullanıyor ki herhangi bir Bielefeld maçında topla en fazla oynayan oyuncu olarak kaleci Ortega’yı görmek mümkün.

İlk yarının son bölümünde 1-0’ı oldukça iyi oynayan ve rakibine boş alan bırakmayan Alanya’da takım boyunun oldukça kısa olması da dikkat çekici bir ayrıntı olarak göze çarptı.

Erol Bulut’un takımı orta sahada kazandığı toplarla ikinci gol fırsatını da buldu ama bu pozisyonda pas tercihi yanlış olunca bu fırsatı değerlendiremediler.

İkinci yarı

İkinci yarıda her iki takım da ilk yarıda olduğu gibi set oyununda üretkenlik gösteremedi. Hem Fenerbahçe hem de Alanya bu bölümde rakipten kapılan topların ardından savunmaların hazırlıksız yakalanması dolayısıyla bu toplarla gol fırsatları yakaladı.

Fenerbahçe Ozan’ın kendi yarı sahasında kaptığı topun hemen ardından hızla atağa kalkıyor ve Ozan’ın topu kapmasının 11 saniye sonrasında bu fırsatı yakalıyor.

Gustavo’nun rakip yarı alanın ilk metrelerinde kaybettiği topu iyi değerlendiren Alanya’da Djalma, Jailson’u bire birde geçerek takımına penaltı kazandırıyor.

Oyun sete döndüğünde rakip savunmada boşluk bulamayan Fenerbahçe, buna karşın kazandığı topların ardından oldukça rakip savunmayı birçok pozisyonda az adamla yakaladı.

Maçın ilk yarısında önündeki boş alanları kullanmayı fazla tercih etmeyen Serdar Aziz ikinci yarıda belki skorun etkisi ve sürenin azalması nedeniyle belki de Ersun Yanal’ın uyarısıyla bu boş alanları değerlendirdi.

Fenerbahçe’de oyuna ikinci 45 dakikada dahil olan Deniz Türüç tek devre oynamasına rağmen ceza sahasına attığı 4 isabetli pasla bu istatisikte Isla ile beraber maçın en iyisi oldu. Ceza sahasına attığı pas sayısının yanı sıra iki isabetli ortayla Gustavo ile beraber bu istatistikte de maçın en iyisi olan Deniz Türüç’in bu iki ortasından biri Fenerbahçe’ye beraberliği getiren penaltı pozisyonunu hazırlamıştı.