Süper Lig’in 11’inci haftasında deplasmanda Denizlispor ile karşı karşıya gelen Fenerbahçe sahadan 2-0’lık galibiyetle ayrıldı. Geçtiğimiz hafta sahasında oynadığı derbide Beşiktaş’a 4-3 mağlup olan sarı-lacivertli takım böylece geçtiğimiz haftanın izlerini silerken, bu sezon deplasmanlarda yakaladığı başarılı grafiği de sürdürdü.
Karşılaşmayı iş ortağımız Metrica Sports‘un Play programı eşlinde inceleyeceğiz.
Ortalama pozisyonlar
Her iki takımın da 4-2-3-1 oynadığı karşılaşmada geçtiğimiz hafta stoperde Lemos’u tercih eden teknik direktör Erol Bulut Uruguaylı stoperin sakatlığından ötürü Denizli’de maça Serdar Aziz ile başlarken, sol bekte ise geçen hafta oyuna sonradan dahil olan Caner Erkin görev yaptı. Diego Perotti’nin sakatlığı nedeniyle forma giymediği Erol Bulut’un takımında Pelkas sol kanada kayarken, genç oyuncu Ferdi Kadıoğlu da sağ kanatta oynadı.
Gustavo’nun cezasından ötürü bozulan merkezdeki kurguda Ozan Tufan dörtlü savunmanın önündeki ikili hatta Sosa’nın partneri oldu. Hücum hattında Ozan’dan boşalan bölgeye ise Mert Hakan Yandaş geçti. Ev sahibi Denizlispor’da ise geçtiğimiz hafta alınan 3-3’lük Başakşehir maçı 11’ine nispeten tek fark solda Lopes’in değil Bergdich’in oynamasıydı.
Genel istatistikler
Maçın istatistiklerini aslında ilk yarı ve ikinci yarı olarak iki ayrı başlıkta incelemek belki daha doğru bir yaklaşım olabilir. Fenerbahçe 2-0 önde tamamladığı ilk 45 dakikada hem topa sahip olma oranında hem isabetli pas sayısında hem de şut sayısında rakibine büyük üstünlük kurarken, Serdar Aziz’in atılmasının ardından bütün bu istatistiklerde ibre Denizlispor tarafına kaydı.
Gol beklentisi oranları
Karşılaşmanın gol beklentisi oranlarınad 2,28’lik bir oran yakalayan Denizlispor’un aradığı gole bir türlü ulaşamaması Altay Bayındır’ın kariyerinin en iyi maçlarından birini çıkartması ile açıklanabilir bir durum gibi görünürken, Fenerbahçe de 1,63’lük gol beklentisi oranından iki gol çıkardı.
İlk yarı
Fenerbahçe maçın henüz ilk dakikalarında bu sezon sık sık oynadığı bir hücumu tekrarladı. Sağ kanatta görev yapan oyuncunun (Pelkas) sağ çizgiye inmesiyle beraber rakip takımın sağ bekini de sağ çizgiye yaklaştıran sarı-lacivertli takım böylece rakibin sağ beki ve sağ stoperi arasındaki mesafeyi açtı ve bu alana koşu yapan oyuncuyla gol aradı. Öte yandan Denizlispor karşısında Sosa’nın yanında görev yapan Ozan Tufan’ın rakip ceza sahasına beş pas denemesinde bulunurken, bu pasların ikisinde isabet kaydetti.
— IVN (@IVN40694604) December 6, 2020
Sarı-lacivertli takımın ilk golü de yine bek ve stoper arasına yapılan bir koşunun ardından geldi. Mert Hakan’ın Ferdi ile alan değiştirmesiyle başlayan atakta yaptığı topsuz koşuyla genç oyuncuyla alan açan ve sonrasında atağı sonlandıran Cisse ile Ferdi’nin bu koşusunu değerlendiren Sosa’ya da ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Öte yandan Fenerbahçe’de bu golün Altay’ın topu oyuna kısa pasla soktuğu bir atağın ardından geldiğini de belirtmekte fayda var. Bu sezon uzun kullanılan aut atışları sonrasında kalesinde önemli tehlikeler yaşayan ve zaman zaman goller de yiyen Fenerbahçe böylece kısa çıkarak bu defa gole gitmiş oldu.
Futbol Akademi Scouting (FAS) ekibinin hazırladığı gol olma ihtimali grafiğine göre Fenerbahçe’nin maçta en yüksek gol şansına ulaştığı an ise 21’inci dakikada gerçekleşti. Grafiği detaylı incelediğimizde her iki takımın da yüzde 20’lik gol şansının üzerine bir kez çıktığını görüyoruz ki Denizlispor’un yakaladığı bu yüzde 20’nin üzerindeki şansın penaltı pozisyonu olduğunu da belirtmekte fayda var. Bu doğrultuda kalesine 17 şut çektiren Fenerbahçe’nin rakibine pek de kaliteli pozisyon şansı tanımadığını belirtmekte fayda var.
Fenerbahçe’nin en yüksek gol şansını yakaladığı bu pozisyonda orta sahada topla buluşan Ozan’ın Caner’in önündeki boş alanı değerlendirmesiyle başlayan atakta tecrübeli oyuncunun soldan kale sahasına yaptığı ortada Pelkas ve Cisse Denizlisporlu savunma oyuncularını 2v2 pozisyonda yakaladı ama her iki oyuncu da gol vuruşunu yapamadı.
Bu doğrultuda yine Futbol Akademi Scouting (FAS) tarafından hazırlanan AD metriğinde Fenerbahçe adına en yüksek aksiyon değeri puanına sahip olan oyuncunun Caner olduğunu görüyoruz. Milli futbolcu özellikle attığı paslarla takımını gole yaklaştırma konusunda neredeyse takımının geri kalanının tamamından daha etkili bir görüntü çizen Caner Denizli deplasmanında Fenerbahçe’nin hücum organizasyonları için ne denli önemli bir isim olduğunu bir kez daha ortaya koymuş gibi görünüyor.
Fenerbahçe’de geçtiğimiz haftalarda sıklıkla gördüğümüz geriden topla çıkamama problemini bu karşılaşmada da yaşadık. Önceki haftalarda üçüncü bölgede çok adamla baskı yapan hemen her takımın Fenerbahçe’yi uzun vurmaya zorladığına şahit olmuştuk. Bu pozisyonlara Denizli’de de yeni örnekler eklenmeye devam etti. Bu pozisyonda Tisserand topla buluştuğunda Sosa takım arkadaşına yanaşsa topu tekte önünde boş bir alan bulunan Serdar Aziz’e aktarabilir ve Fenerbahçe bu şekilde atağa kalkabilirdi. Tabii Tisserand’ın doğrudan Serdar’ı düşünmesi de mümkündü ancak pozisyon Caner’in uzun topunun Denizlispor savunmasından dönmesiyle sona erdi. Orta sahadan düşen yanaşan oyuncunun bir stoperden aldığı topu diğer stopere aktarması oyununu geçtiğimiz sezon Setien yönetimindeki Barcelona’da sıklıkla görmüştük hatırlayacağınız gibi.
— uğur (@hatirsikesi) December 8, 2020
Fenerbahçe’nin maçta yüzde 10’luk gol ihtimalinin üzerine çıktığı ender pozisyonların bir diğerinde yine bir önceki pozisyonda olduğu gibi Ozan Tufan’ın imzası vardı.
Orta sahada kazandığı topu zaman kaybetmeden Ferdi’ye aktaran Ozan takımını atağa kaldırırken, bu atağı orta sahadan yaptığı koşuyla sonlandıran Mert Hakan Fenerbahçe formasıyla ilk golüne yaklaşsa da şutu dışarı çıktı. Öte yandan maç boyunca yedi kilit pası bulunan Fenerbahçe’de bu pasların üçü Ferdi’den gelirken, üçü de Caner’den geldi.
Fenerbahçe’nin ilk golü hatırlanacağı gibi Altay’ın aut atışını kısa pasla değerlendirmesiyle başlayan atakla birlikte gelmişti. İkinci golün hikayesinin de buna benzediğini söylemek mümkün. Denizlispor kalecisi Pantilimon’un uzun vurduğu top orta sahada doğrudan Ozan Tufan’a giderken, topun kontrolünü ele geçiren Fenerbahçe’de top Altay’a kadar dönüyor ve genç kalecinin baskıya rağmen uzun vurmak yerine Caner’e attığı pas takımının rakibi 6v6 yakalamasını sağlıyor. Bu atak her ne kadar golle sonuçlanmasa da kornere çıkan pozisyonda Gökhan Gönül’ün kafa golü geliyor.
İkinci yarı
İkinci yarıda 10 kişi kalmasının ardından tamamen skoru koruma odaklı oynayan Fenerbahçe’nin aslında ikinci 45’te 10 kişi kalmadan önce de oldukça etkisiz bir görüntü sergilediğini belirtmek gerek. Santra vuruşunun yapıldığı 45.00 ile penaltı pozisyonunun yaşandığı 51.35 arasındaki 6 dakika 35 saniyede Denizlispor ataklarının uzaklaştırıldığı toplar haricinde savunmadan beş defa uzun toplarla çıkmaya çalışan Fenerbahçe’de bu beş topun tamamı Denizlispor’da kalırken, yeşil-beyazlı takımın atağına dönüştü.
beIN Sports penaltı pozisyonun başlangıcında Denizlispor atağa kalkarken bir önceki pozisyonun tekrarını gösterdiği için ekranda Fenerbahçe’nin duran top kullandığı esnada topu nasıl kaybettiğini görememiştik ama Maçkolik’ten o an olan aksiyonu incelediğimizde Serdar’ın kullandığı duran topun uzun ve isabetsiz olduğunu görüyoruz. Arka arkaya bu denli çok tercih edilen uzun toplar Fenerbahçe’nin rakip kalede etkili olmasını önlediği gibi, vurulan topların doğrudan geri gelmesi de sarı-lacivertli takım için maçın krize girme nedenlerinden biri oldu diyebiliriz. 6,30 dakikada tamamı isabetsiz beş uzun top deneyen Fenerbahçe’de bu topların tamamının takımın kendi yarı sahasından denenmiş olması da Fenerbahçe’nin geriden top çıkartma problemini ortaya koyan bir veri gibi görünüyor. 90 dakikanın tamamında uzun pasa 57 kere başvuran Fenerbahçe’de bu pasların 48’inin kendi yarı sahasından atıldığını da belirtelim.
Maçın ikinci yarısını yüzde 28’lik topla oynama oranıyla tamamlayan Fenerbahçe’de topla oynama yüzdesi en yüksek ismin yüzde 3.7 ile kaleci Altay olması da muhtemelen sadece takımın 10 kişi kalmasıyla açıklanabilir bir durum değil.
10 kişi kalmasının da etkisiyle ilk yarıda 55.2 metre olan takım boyunu ikinci yarıda 42.2 metreye kadar çeken Fenerbahçe’de savunma çizgisinin kaleye olan uzaklığı da 43.4 metreden 24.7 metreye çekildi.
Fenerbahçe maçın ikinci yarısında rakip ceza sahasında iki defa topla buluşabildiği maçı toplamda 13 defa Denizlispor ceza sahasında topla buluşarak tamamlarken, Denizlispor’un ise ilk yarıda 1 defa Fenerbahçe ceza sahasında topla buluşabildiği maçta bunu ikinci yarıda 17 kez başarması iki devre arasındaki farkı ortaya koyan bir veri gibi görünüyor.
Maç boyunca toplam 31 orta yapan Denizlispor’da yedisi isabetli bu ortaların büyük bölümü sağ kanattan geldi.
İstatistik: MatchStudy, Whoscored
Sizler de dilerseniz Play analiz programını ücretsiz olarak aşağıdaki görsele tıklayarak indirebilirsiniz.