Turnuvanın en güzel maçlarıdan birini izledik. Dünya Kupası’nı en çok kazanan Brezilya ile turnuvanın en tecrübeli oyuncularından oluşan Belçika. Belçika 13.dakikada Fernandinho’nun attığı golle öne geçerken 31.dakikada De Bruyne’nin mükemmel şutu ile farkı ikiye çıkardı. 76.dakikada Augusto’nun kafa golü Brezilya’ya yetmedi ve Belçika yarı finalde Fransa’nın rakibi oldu.
Ortalama Pozisyonlar
Kadrolar açıklandığında Brezilya’da oynayamayacak olan Casemiro yerine Fernandinho yer alırken Belçika’da ise Japonya maçının kahramanlarından Chadli ile Fellaini, Carrasco ve Mertens yerine sahadaydı. Fernandinho Casemiro yerine gösterdiği performans yeterli olmadı. Fernandinho’nun düşük performansı De Bruyne başta olmak üzere merkez oyuncularının etkili olmasına yardımcı oldu.
Maçın ilk dakikalarıyla birlikte Belçika’da sistemsel değişiklikler fark edildi. En ileri uçta Lukaku yerine sahte 9 olarak De Bruyne’yi çeken Martinez sağ kenarda ise Lukaku vardı. Bu hamle ile Lukaku Miranda ve Silva ile eşleşmek yerine Marcelo ile eşleşti. Hal böyle olunca Hazard ve De Bruyne’nin içeri koşuları Brezilya savunmasını sıkıntıya uğrattı. Lukaku’nun içeri koşularında Marcelo’yu çekerek Meunier’in boşluklar bulmasına sebep oldu. Ayrıca Lukaku’nun içeri koşularından birinde Belçika De Bruyne ile birlikte ikinci golü buldu. Marcelo, Coutinho ve Neymar’ın sahanın sol tarafını kullanmalarından dolayı Martinez buna çözümü Witsel ve Fellaini’yi sağa kaydırarak bulmuş. Witsel ve Fellaini sağa kayınca da onlardan doğan boşluğu da Chadli merkeze gelerek kapattı. Bu durum ortaya Belçika’nın savunmada 4-3-3 dizilişini hücumda ise 3-4-3 dizilişini almasına sebep oldu.
Japonya maçı Belçika’nın sıkıntılarını yansıtmıştı. Bu maçı iyi analiz eden Tite üçüncü bölge presiyle maça başlayarak Belçika’nın 1.bölgeden top çıkarmasına engel olmaya çalıştı. Tite Belçika – Japonya maçının analizini çok güzel yapmış ama Belçika Japonya maçındaki Belçika değildi.
Topa Sahip Olma Yüzdeleri
Belçika turnuvanın başından itibaren oynadığı maçlarda topa sahip olan taraf oldu. Bu maçta ise topu Brezilya’ya verip Neymar ve Coutinho’nun oyununu engelledi. Brezilya ilk yarıda Neymar üzerine kurulu olan oyunları dışında çözüm bulamayınca ilk yarı Brezilya etkili bir oyun sergileyemedi.
İkinci yarıda ise Firmino, Costa ve Augusto’nun oyuna girmesiyle birlikte Brezilya topa sahip olmadaki üstünlüğünü oyuna yansıtmayı başarabilse de skora yansıtamadı. Yukarıda da bahsettiğim gibi ikinci yarıya Tite Willian yerine Firmino ile başladı. Jesus’u sağ kanada çekti. Daha sonra Jesus’u da çıkararak Costa’yı oyuna aldı. Turnuva başlamadan birçok kişinin muhtemel Brezilya ileri üçlüsü oyundaydı: Neymar, Firmino ve Costa. Paulinho’nun etkisiz kalmasından dolayı yerine Augusto’yu alan Tite bu değişikliğin etkisini erken gördü ve üç dakika sonra Brezilya golü buldu.
Martinez, Brezilya’nın oyuna hakim olmasından dolayı Japonya maçındaki senaryonun aynısını yaşamamak için oyuna Chadli yerine Vermaelen ve Lukaku yerine Tielemans’ı alarak 5-3-1-1 dizilişine döndü ve mevcut skoru korumaya çalıştı. Yukarıdaki şut grafiğine de baktığımız zaman Belçika’nın ikinci yarı sadece bir tane şut çektiğini görüyoruz.
Maçın Oyuncusu
Hem oynadığı sahte 9 rolünde başarılı bir oyun ortaya koyan De Bruyne hem de Belçika’nın yaratıcılık sıkıntısı çektiği dakikalarda derine gelerek takımının oyunu açmasına yardımcı oldu. Ayrıca ceza sahasının dışından çektiği güzel golle takımının ikinci golünü attı ve takımını yarı finale taşıyan isim oldu.
Sonuç
Turnuvanın en güzel maçlarından birini izlediğimiz karşılaşmada Martinez sürpriz bir şekilde farklı bir sistemle çıktı. Bu sistem değişikliği hem Belçika’yı yarı finale taşıdı hem de Fransa maçında Martinez’in nasıl bir sistemle çıkacağı merak konusu oldu. Yetenek ve teknik olarak iki üst düzey takımın karşılaşacağı maçta taktik savaşlarının olması dileğiyle.