Beşiktaş, 2018-19 sezonunun ilk maçında evinde Akhisarspor’u 2-1 mağlup etti ve ligde iç sahadaki yenilmezlik serisini 45 maça çıkardı. Beşiktaş’ın golleri Oğuzhan ve Lens’in asistleriyle Pepe ve Babel’den gelirken Akhisarspor’un tek golünü ise Necip’in hatasını affetmeyen Seleznyov kaydetti.
Maçı iş ortağımız InStat’ın verileri ışığında inceleyeceğiz.
GENEL VE ORTALAMA POZİSYONLAR
Ortalama pozisyon grafiğinden hareketle oynanan oyunu az çok tahmin etmek mümkün. Görüldüğü üzere Beşiktaş bekleri rakip yarı sahada oldukça ilerde yer alırken Akhisarspor takımı da blok halinde kendi yarı sahasına çekilmiş durumda. Beşiktaş’ta Babel ve Lens’in içeriye dönük aksiyonları beklerin de çizgideki işlevini doğrudan arttırmakta… Öte yandan Medel’in Atiba’nın aksine iki stoper arasına daha yakın oynama alışkanlığı da net şekilde belli oluyor. Pepe’nin konumu da Beşiktaş’ın hücuma geçişlerindeki sıkıntıyı özetler durumda. Bütün bunlardan detaylıca söz edeceğim.
TOPLA OYNAMA – TEMPO SORUNU
Topla oynama oranları beklendiği gibi ancak burada değineceğim durum iki devre arasındaki fark. Beşiktaş ilk yarıda beklendiği gibi topun ve oyunun mutlak hakimiyken iki gol buldu. Devreye girilirken kafamda net bir soru vardı: Bu iyi skor Beşiktaş’ın oyununu nasıl etkileyecek?
Öncelikle cevap vereyim; kötü etkiledi. Tıpkı geçen sezon da yaşandığı gibi istediği skoru bulan Beşiktaş maçın temposunu kontrol edemedi ve topu da kaptırdı. Bunda elbette Akhisarspor’un ikinci yarıda kaybedecek bir şeyinin olmamasının da büyük payı vardı. Topun kontrolünü ilk yarıdaki gibi Beşiktaş’a bırakmayan Akhisarspor, Necip’in goldeki hatasından sonra dağılmasını da fırsat bilerek pozisyonlar yakaladı ancak bunları değerlendiremedi.
KANAT AKSİYONLARI
Beşiktaş 28 ortada dokuz isabet yakalayarak geçen sezonki gibi verimsiz gözükse de geçen sezonun aksine iki kanadını da daha aktif ve etkili kullandı. Babel zaten kanat-forvet tanımına uygun bir profil çiziyordu yıllardır ancak Quaresma gibi bir çizgi oyuncusundan sonra Lens’in hem çizgiyi kullanması hem de içeri kat ederek alan açması kanat organizasyonlarında ciddi fark yarattı.
Ayrıca toplamda yapılan 28 ortanın 17’sinin bekler yani Gökhan ve Caner tarafından yapılması da Babel ve Lens’in içeriye kat ederek beklere alan açtığının bir göstergesi.
GÖKHAN&LENS İKİLİSİ VE HALF-SPACE
Gökhan Gönül’ün eleştirilen performansını, önünde oynayan Quaresma’nın çizgiyi terk etmeyen ve savunma anlayışı sınırlı olan bir oyuncu olmasına bağlıyordum. Nitekim dün Lens’le birlikte Gökhan da sahanın önemli isimlerindendi. Lens; Gökhan’ı da oyuna dahil etti. Çizgiye hapsolmadı, rakip stoper ve bek arasına koşular yaptı, ceza sahasında aktifti. Gökhan-Lens ikilisi half-space olarak tabir ettiğimiz altın bölgeyi de bu sayede işlemeyi başardı. O pozisyonlara kısaca göz atalım.
Beşiktaş’ın ikinci golünün habercisi olan pozisyona bakalım.
Gökhan Gönül bek ve stoper arasındaki boşluğa sızmış durumda, Lens onu görüyor ve pasını atıyor.
Gökhan da ceza sahasında kale önüne koşu yapmış Larin’e yerden ortalıyor ancak Larin topu ağlarla buluşturamıyor.
Beşiktaş’ın Babel’le bulduğu ikinci golde de benzer bir pozisyon var.
Lens, Gökhan’a oynadıktan sonra half-space bölgesine hareketleniyor. Gözle görülür bir boşluk ve ceza sahasında aktif bir Beşiktaşlı var.
Lens tıpkı önceki pozisyonda Gökhan’ın yaptığı gibi kale önüne hareketlenen Babel’le topu buluşturuyor ve Babel de topu ağlarla buluşturuyor. Gökhan-Lens ikilisinin iş birliğiyle işlenen altın bölgede Beşiktaş bir gol çıkarmış oluyor.
PEPE’NİN GEÇİŞE KATKISI VE MEDEL’İN İŞLEVİ
Ortalama pozisyon grafiğinde Pepe’nin bir stopere göre önde, Medel’in ise neredeyse iki stoperin arasında olduğunu görmüştük. Medel bu kadar geride konumlanmasına rağmen maç boyunca Pepe’nin hücuma geçişlerde sorumluluk alıp topla öne çıkmasına şahit olduk. Bunda Pepe’nin savunmada Medel’e güvenmesinin de payı büyüktü tabii ancak genel itibariyle Pepe’nin topla bu kadar öne çıkması orta sahadaki kurguda bazı sıkıntılar olduğunun göstergesi. Kafa yorulması gereken bazı durumlar ve sorulması gereken bazı sorular söz konusu. Bunu da pas kombinasyonlarına bakarak yapacağız.
1- Medel geçişteki görevini yapamadığı için mi Pepe hücuma geçişlerde bu kadar sorumluk alıyor?
Bu soruya net bir cevap vermek kolay değil ancak Medel’in Tolgay ve Oğuzhan’la daha fazla pas alışverişine girmesini beklerdim. Tolgay ve Medel arasındaki pas bağlantısı ise yanıltmamalı çünkü o bağlantı Tolgay’dan Medel’e giden paslarla oluşmuş durumda.
2- Pepe, önündeki Medel’e rahatlıkla güvenebildiği için mi hücuma geçişlerde bu kadar sorumluluk alıyor?
Bu soruya cevabım, evet. Atiba savunmada kritik bir rol üstlense de profil farkı gereği hiçbir zaman Medel kadar geride konumlanmıyordu. Medel’in stoper özelliklerinin de olmasıyla birlikte orta sahada oynarken iki stopere de büyük güven verdiği Pepe’nin arkasına bakmadan dripling yapmasıyla kendini belli ediyor.
3- Medel’in Tolgay ve Oğuzhan’la olması gerekenden az pas alışverişi yapmasının sebebi ne?
Bunu zamana bağlamak mümkün çünkü bu üçlü orta saha grubunu izlemeye yeni başladık. Atiba sonrası Medel’e geçiş de takımı epey etkileyecek çünkü iki oyuncu aynı mevkide oynasa da bambaşka tarza sahip. Haliyle Medel’in önünde oynayacak 8 numaranın -bu maç için Tolgay- biraz daha geriye gelerek sorumluluk alması gerekiyor. Tolgay’ın yokları oynadığı bu maçta Pepe’nin öne çıkışları da sürpriz olmuyor haliyle.
10 NUMARA VE OĞUZHAN ÖZYAKUP
Oğuzhan Özyakup geçen seneye göre pasa biraz daha yatkın bir görüntü çizen Beşiktaş hücumlarında aktif rol üstlendi ve maçı bir asistle tamamladı. Bu asist dışında da arkadaşlarını çok net gol pozisyonlarına sokan anahtar paslarıyla hücumda fark yarattı. Oğuzhan maçı iyi bir performansla tamamlasa da Beşiktaş’ın daha dinamik bir 10 numaraya ihtiyacı var. Dripling sayılarına baktığımızda Oğuzhan’ın ilk yarıda başarılı driplingi olmadığını görüyoruz. Toplamda dört dripling yapmış. Ayrıca Beşiktaş’ta orta saha oyuncularının isabetli şutu yok. Bu sıkıntıları sadece Oğuzhan üzerinden okumak doğru değil çünkü Oğuzhan’ın tipik bir 8 numara olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla da 10 numara transferi elzem hale geliyor.
Şenol Güneş 4-2-3-1’de ısrarcıysa ideal orta saha kurgusunun Medel-Oğuzhan-10 numara şeklinde olması gerektiğini düşünüyorum. Bu durumda Beşiktaş, Tolgay’ı da hamle olarak kullanarak önde olduğu maçlardaki tempo sorununu çözebilir.
SON SÖZ
Beşiktaş ilk yarıda iştah ve kurgusuyla maçı kazandı ancak ikinci yarıda skorun verdiği rahatlık büyük bir tempo ve kontrol sıkıntısı yarattı. Topu kaptırmaya alışkın olmayan Beşiktaş savunmasında da bireysel hatalar gün yüzüne çıktı. Akhisarspor bu kadar edilgen olmasa aradığı golü ilk yarıda da bulabilirdi. Beşiktaş üç puanın yanında Lens’i de kazanarak ilk haftayı iyi bir şekilde kapattı ve gözünü LASK Linz’le oynayacağı UEFA Avrupa Ligi ön eleme maçına çevirdi.