Analiz | BB Erzurumspor 0-3 Fenerbahçe

Süper Lig’in 18’inci haftasında deplasmanda BB Erzurumspor ile karşılaşan Fenerbahçe sahadan 3-0’lık galibiyetle ayrıldı. Erzurum’da oldukça kötü bir zeminde oynanan mücadele sonrasında lider Beşiktaş ile puanını eşitleyen sarı-lacivertli takım böylece galibiyet serisini dört maça çıkartırken, bu sezonki en uzun galibiyet serisini de tekrarlamış oldu. Ligde oynadığı son 15 maçta sadece bir defa kazanabilen ve bu süreçte üç farklı teknik adamla çalışan Erzurumspor ise bu skorla ligin son sırasında kalmayı sürdürdü.

Karşılaşmayı iş ortağımız Metrica Sports‘un Play uygulaması ile inceleyeceğiz.

Ortalama pozisyonlar

Her iki takımın da diziliş olarak daha çok rakibi önde iki oyuncuyla karşıladığı bir 4-4-2 / 4-2-3-1’i tercih ettiği 90 dakikada Fenerbahçe’de önceki hafta kazanılan Alanyaspor maçına göre isim bazında tek değişiklik orta sahada yaşandı. Valencia’nın yedek kulübesinde başladığı maçta Mert Hakan Yandaş ilk 11’de görev yaparken, bu değişiklikle birlikte Pelkas sol, Sinan Gümüş ise sağ kanada geçti.

Ev sahibi Erzurumspor’da ise 1-0 kaybedilen Başakşehir karşılaşmasına göre ilk 11’de tek değişiklik yaşandı. Donald’ı kulübede başlatan Bakkal bu oyuncunun yerine Boumal’ı tercih etse de Kamerunlu oyuncunun 29’uncu dakikadaki sakatlığı sonrası Donald’ın oyuna girmesi Erzurumspor’u yine Başakşehir maçı 11’ine yönlendirdi.

İlk yarı

İki takımın ilk yarıdaki hücum yönleri

Fenerbahçe’de sezonun ilk haftalarında takımın daha çok Caner Erkin’in olduğu sol kanat ağırlıklı hücum ettiğini görmüştük ancak bu durum zamanla yerini nispeten daha dengeli bir yapıya bırakmıştı.

Erzurum deplasmanında ise özellikle ilk yarıda Fenerbahçe’nin hücumlarının yine sol taraf ağırlıklı gerçekleşmesi dikkat çekti. İlk 45 dakika sonunda Fenerbahçe ataklarının yaklaşık yüzde 55’ini sol kanattan gerçekleştirirken, takımın savunmadan topla çıkarken de en önemli seçeneklerinden biri Caner’in uzun topları oldu.

Fenerbahçe’nin ilk şutunu 45+3’te attığı karşılaşmada ilk yarıyı 7 şutla tamamlayan Erzurumspor, Futbol Akademi Scouting (FAS) ekibinin hazırladığı gol olma ihtimali grafiğine göre de Erol Bulut’un takımının ilk golü bulduğu ana dek gole daha yakın olan taraftı.

Fenerbahçe’de sezon başından bu yana hemen her maç gördüğümüz geriden oyun kurma problemi bu maçta da kendini gösterdi. Kazım Karabekir Stadı’nın zemininin futbola pek de müsait olmaması nedeniyle bu nispeten anlaşılır bir durum ama yine de sarı-lacivertli takımın stoperleri ve kalecisinin attığı uzun pasların sıklığı dikkat çekti.

Altay-Tisserand-Sadık üçlüsünün uzun pas tercihi yaptığı noktalar

Maç boyunca 55’i uzun 384 pas yapan Fenerbahçe’de Alanya maçında olduğu gibi ortalama her 5 pastan biri uzun atılırken, 55 uzun pasın 27’si Tisserand(8)-Sadık(4)-Altay(15) üçlüsünden geldi. Sezonun artık yarısına gelmişken ilerleyen bölümünde geriden oyun kurmadaki bu anlayışta herhangi büyük bir değişiklik beklemiyorum ama bu durumun Fenerbahçe’nin oyununun eşik atlayabilmesi için önemli olduğunu düşünüyorum.

Thiam’ın topla buluşma noktaları

Fenerbahçe’nin son haftalardaki yükselen grafiğinde önemli rol oynayan Thiam, Erzurumspor karşısında da yine oldukça gezgin bir roldeydi. Sık sık orta sahaya yanaşıp takım arkadaşları için pas seçeneği olmaya dikkat eden Senegalli oyuncu özellikle ilk yarıda sol kanada yakın bir oyun oynarken, Caner’le sık sık pas alışverişinde bulundu.

20’inci dakikada gerçekleşen bu pozisyonda baskının zamanının ve takım halinde organize bir şekilde yapılmasının önemini görüyoruz. Pelkas attığı pasın geçmemesinin ardından kendi kaybettiği topu hemen geri kazanmak isterken takım arkadaşları bu prese eşlik etmeyince oluşan boşluk Erzurumspor atağına dönüşüyor. Pozisyon Emrah Başsan’ın zeminden dolayı ayağının kaymasıyla sonuçlanmasa daha tehlikeli bir atağa dönüşebilirdi. Abdullah Avcı sezon başında Pelkas’ın bu pozisyonda yaptığı prese benzer pozisyonları duygusal olarak nitelendirmiş ve oyuncuların bu tarz hatayı telafi etme amaçlı duygusal yoğunluğu yüksek tercihlerden kaçınması gerektiğini ifade etmişti.

İlk yarım saatlik bölümde ataklarının yaklaşık yüzde 62’sini sol kanattan gerçekleştiren Fenerbahçe’de Caner Erkin ve ortaları takımın ana hücum planı gibi görünüyordu.

Fenerbahçe’nin orta yaptığı bölgeler

Ligin en fazla orta yapan takımı olan Fenerbahçe, Erzurumspor karşısında da 22 orta yaparken bu ortaların dördü isabetli oldu.

Fenerbahçe’de 13 ortayla bu istatistikte başı çeken Caner, Futbol Akademi Scouting (FAS) tarafından hazırlanan Aksiyon Değeri(AD) metriğinde de attığı paslarla takım arkadaşlarını gole en fazla yaklaştıran oyuncu oldu.

Fenerbahçe’nin attığı ilk golde topu kapan isim olan Nazım’ın atağın devamında ceza sahasına yaptığı koşuyla birlikte takımının bu alanda çoğalmasına destek vermesinin oldukça önemli olduğunu düşünüyorum. Maç boyunca üç defa rakip ceza sahasında topla buluşan Nazım, bu istatistikte takım arkadaşı Mert ile beraber Fenerbahçe’nin en iyisi oldu.

İkinci yarı

İkinci yarının ilk dakikalarında ikinci golünü bulan Fenerbahçe için 2-0’dan sonrası nispeten daha kolay bir maça sahne oldu. Erzurumspor’un direncini tamamen kıran bu golden sonra rakip yarı alanda önemli boşluklar bulan Fenerbahçe ilk yarıya oranla daha iyi bir görüntüdeydi.

Erzurumspor’un top kaybı yaptığı bölgeler

Atılan gol öncesi ev sahibinin Emrah Başsan ile kaybettiği top, merkezde kaybedilen topların ne denli büyük gol tehlikelerini beraberinde getirebileceğini de ortaya koydu. Maç boyunca merkezde çok sayıda top kaybı yapan Mesut Bakkal’ın takımının ligde kalma adına bu probleme bir çözüm üretmesi gerektiğini düşünüyorum.

Fenerbahçe’nin attığı üçüncü golde yine Nazım’ın pozisyonun içinde olduğunu görüyoruz. Orta sahada kapılan topun ardından boş alana koşu yapan Nazım, Gustavo’dan aldığı pasla atağa katılıyor. Atağın devamında ilk yarıyı değerlendirirken değindiğimiz Caner Erkin ortalarından biri Sinan’ın son vuruşuyla gole dönüşüyor. Kapılan top sonrası doğrudan üçüncü bölgeye gidilen, kenar ortası öncesi ceza sahasına kalabalık bir şekilde girilen ve atağın şutla sonlandırıldığı bu pozisyon Erol Bulut’un hücum anlayışının neredeyse tamamının sahadaki yansıması gibi görünüyor.

3-0’dan sonra her iki takım da orta sahayı kolay geçti ve oyunun son bölümü sahadaki büyük boşlukları beraberinde getirdi.

Nazım’ın yaptığı bindirmeyle bir kez daha gol fırsatı yakalayan Fenerbahçe, maç boyunca rakip ceza sahasında 15 defa topla oynarken, Erzurumspor ise bunu yedi defa başardı.

Sonuç

Erzurum’daki zeminin durumu göz önüne alındığında böyle bir sahada iyi futbol beklemek biraz fazla iyimserlik olurdu ve karşılaşmanın oyun kalitesi belki birçok futbolseveri tatmin etmemiş olabilir. Pandemi nedeniyle maçların seyircisiz oynanıyor olmasının da etkisiyle son yılların en iyi deplasman formunu ortaya koyan Fenerbahçe, son üç sezonda hiç başaramadığı beş maçlık galibiyet serisine de oldukça yaklaştı ve bu durum şüphesiz takımın kendine olan güvenini de yukarıya çekecektir. Devre arasında yapılması muhtemel transferlerin takıma adaptasyon sürecinin kısa olması ve bunun yanı sıra Sosa, Perotti, Samatta gibi isimlerden şu an alınamayan katkının gelmesi halinde Fenerbahçe’nin Mayıs ayına dek şampiyonluk yarışının içinde kalacağını söylemek çok da zor değil.