Analiz | Antalyaspor 0-1 Galatasaray

Ligin 36. haftasında Galatasaray, Antalyaspor’a konuk oldu. Maç öncesi her iki takım da son 5 maçından yalnızca 1’er galibiyet çıkarabilmişken Galatasaray zirveden kopmama, Antalyaspor ise son haftalara girilirken küme düşme korkusu yaşamama amacındaydı. Baştan sona Galatasaray hakimiyetinde geçen ve Antalyaspor’un son 30 dakikayı 10 kişi oynadığı mücadeleden galip ayrılan Mohamed’in golüyle sarı kırmızılılar oldu ve şampiyonluk ümidini sürdürdü.

Galatasaray’ın bu galibiyetini global iş ortağımız Metrica Sports‘un geliştirmiş olduğu Play yazılım ile birlikte analiz edeceğim.

İlk 11’ler ve ortalama pozisyonları

Maç öncesi röportajında sıkışık fikstürle beraber ligin son haftalarına girilirken sakatlık yaşamak istemediğini dile getiren Fatih Terim bu karşılaşmaya rotasyonlu bir kadroyla çıktı. Trabzonspor karşısında ilk 11’de sahaya çıkan Taylan, Luyindama, Saracchi, Feghouli ve Babel kulübeye çekilirken Etebo, Donk, Ömer Bayram, Emre Akbaba ve Halil Dervişoğlu ilk 11’de maça başladı. Saha dizilişinde de farklılık sergileyen tecrübeli hoca top rakipteyken Etebo ve Gedson’u yan yana Emre Akbaba’yı ise 10 numara mevkiinde görevlendirdi.

Ev sahibi Antalyaspor’daysa maç öncesi sakatlıklar ve Covid vakaları can sıkıyordu. Veysel, Eren, Hakan, Gökdeniz, Doğukan ve Sidney Sam gibi isimler kadroya alınamazken Bünyamin ve Fedor’un karantinaları yeni bitmesine rağmen kadroda şans buluyor, aynı durumdaki Nuri ise kulübede mücadeleye başlıyordu. Bu önemli isimlerin yokluğunda merkez orta saha Ufuk, Bünyamin, Fredy ile kurulurken sağ bekte Mert Yılmaz, sağ stoperde de Bahadır sahaya sürülüyordu.

Katı Antalya savunmasına karşı çözüm denemeleri

Aralık ayında Hatayspor’a karşı alınan 6-0’lık mağlubiyetin ardından takımına savunma odaklı bir futbol oynatan Ersun Yanal bu maça da aynı düzende başladı. Kanatlarını bek gibi kullanarak merkezi 4 savunmacıyla kapatan ve rakibi 6-3-1 şeklinde karşılayan kırmızı beyazlılara karşı Galatasaray aradığı golü bulmakta zorlandı. Bu kalabalık savunmaya karşı beklerini de ileri çıkararak 3-2-5 düzeninde yerleşen sarı kırmızılılar katı savunma bloğunun arkasına sarkmaya çalışarak pozisyonlar üretti. Özellikle iki bek Ömer ve Şener’in birçok kez denediği bu koşulara gereken paslar atılamazken Taylan’ın yokluğu çokça arandı.

Rakip savunma hattının iyice geriye yaslanmasıyla arkaya sarkmalar zorlaşırken bu dakikalarda sarı kırmızılılar topyekün rakip sahaya yerleşti. İki stoper Marcao ve Donk’un topla buluşma noktalarındaki gariplikten de okunabileceği gibi bu ön libero gibi oynayan bu ikili takımın boyunu kısaltarak dönen topları alıp akın sürekliliğini sağlamada büyük rol oynadı. Ayrıca sarı kırmızılı savunma hattı 52.2 metreyle bu sezonun en önde savunma yaptıkları maçı geride bıraktı.

Rakip yarı sahaya bu kalabalık yerleşimle doğan bir başka zorluk ise Kerem ve Emre gibi oyuncuların dar alana sıkışmalarıydı. Bu tip pozisyonlarda tek pasları ve pas temposunu arttırmasıyla Feghouli, Arda gibi kaliteli ayaklar aranırken sarı kırmızılıların bu tipteki tek atağı da 18.dakikada gerçekleşti. Marcao’nun rakip yarı sahanın ortalarına kadar çıkarak merkezde bulunan 4 Galatasaraylı’ya doğru gönderdiği topu Emre ve Halil tekte iyi indirse de Kerem pasın şiddetini ayarlayamadı ve top auta çıktı.

Galatasaray’ın ön alan baskısı ve Boffin’in uzun pasları

Antalyaspor’un yükselen form grafiğinde yaptığı iyi işlerden bir diğeriyse kendi yarı sahasında yaptığı paslarla rakibi kendine çekip arkada bırakılan boşlukları kullanmasıydı. Ancak sarı kırmızılılar buna çalışmış olacak ki daha ilk dakikadan itibaren ön alana yerleşerek rakibine rahat pas imkanı tanımadı. 4-2-3-1 diziliminin de faydası olarak Emre Akbaba savunma önündeki Ufuk’u marke ederken, iç oyuncuları Bünyamin ve Fredy’i Gedson’la Etebo birebir alıyordu. Kaleciye kadar uzanan bu baskı sonucu Boffin önceki maçlarda yaptığı gibi kısa pas imkanı olmasına karşın neredeyse hiçbir pozisyonda savunma önüne yaklaşan Ufuk’la başlamayı tercih etmedi ve uzun pas denedi. Bu pasların adeta bir duvara çarpmışçasına rakip savunmadan geri dönmesiyle yarı sahasından çıkamaz hale gelen kırmızı beyazlılar maç boyunca neredeyse hiçbir hücum faaliyetinde bulunamadı.

Maç başına ortalama 41 pas denemesi ve 23 isabetli kısa pasla ligin bu alanlarında zirvede bulunan, takımının geriden oyun kurmasında bir numaralı faktör olan Boffin’in bu maçta denediği 42 pasın 37’sinin uzun 5’inin kısa olması maçın seyrine etki eden en önemli istatistiklerdendi. Maç başına ortalama %72 pas isabeti sağlayan tecrübeli eldiven bu maçtaysa denediği yüksek sayıdaki uzun pasların etkisiyle %33’de kaldı. Dolayısıyla topu ayağında tutamayan ve rakip yarı sahaya bile götüremeyen Antalyaspor, yarı sahasına mahkum bir şekilde maçı tamamladı.

Değişikliklerle gelen gol

İlk devre Galatasaray baskısıyla geçse de soyunma odalarına 0-0’lık skorla gidildi. Takımlar ikinci devreye de aynı düzenle çıkınca 60.dakikaya kadar ilk yarıya benzer bir oyun izledik. 60’da Podolski’nin takımını 10 kişi bırakmasıyla az olan hücum aksiyonları sıfıra inen Akdeniz ekibi 6-3-0 ile tamamen savunmaya çekildi. Buna karşılık Fatih hoca ise 64’te Arda ve Mohamed’i oyuna alarak ilk hamlelerini yaptı. Arda’nın Mert Yılmaz, Kerem’in de Ali Eren karşısındaki birebirleriyle kanatlardan geliştirilen atakları Halil ve Mohamed’li içeriye kesen sarı kırmızılılar, bu dakikalarda ilk devreye oranla daha net fırsatlar üretmeye başladı.

Sarı kırmızılıların aradığı gol ise 77’de geldi. Şener’in kanatta Orgill’i kolayca geçerek ceza alanına girmesiyle başlayan atakta ortanın açıldığı esnada tüm Antalyasporlu oyuncular ceza sahasında olmasına karşın 4 sarı kırmızılı isim de demarke vaziyetteydi. Gelen ortaya Halil’in ıska geçmesi, Mohamed’in gol vuruşunu yapması, o da vuramasa arkada Arda’nın vuruş pozisyonunda bekliyor olması dakikalardır direnen Antalyaspor’un savunma disiplininde kopmalar yaşadığına net bir işaretti.

1-0’ın ardından rakip yarı sahadaki baskısını azaltan sarı kırmızılılar oyunu rölantiye alarak skoru korudu ve sahadan 3 puanla ayrıldı. Futbol Akademi Scouting (FAS) tarafından hazırlanan dakika başına maksimum gol ihtimali grafiğini de incelediğimizde iki takım arasındaki toplu aksiyon farkları dikkat çekiyor. Rakibinin neredeyse 3 katı topa hakim olan Galatasaray, top hakimiyeti kalitesinde de Antalyaspor’u 4’e katlamış görünüyor.

Son olarak Futbol Akademi Scouting (FAS) tarafından hazırlanan Aksiyon Değeri(AD) metriğini incelediğimizdeyse gol atmamış olmasına karşın Halil Dervişoğlu’nun aksiyon metriklerinde zirvede olması tesadüf değil. Maç içinde geriye gelerek kurduğu bağlantılar ve Mohamed’in girişinden sonra yardımcı forvet rolünde başarılı işler yapan genç isim, özellikle ofansif aksiyonlarda takımının lideri konumunda görünüyor. Aksiyon metriklerinden değinmek istediğim bir başka isimse pas metriğinde takımının lideri konumunda olan Ömer Bayram. Saracchi’ye göre daha temposuz olmasına karşın oyunun zaten rakip yarı alana yıkıldığı böyle bir maçta eksilerindense artılarını ön plana çıkaran Ömer, savunma arkası koşuları ve ortalarıyla hücuma ciddi destek verdi.

Sizler de dilerseniz Play analiz programını ücretsiz olarak aşağıdaki görsele tıklayarak indirebilirsiniz.