Analiz | 2020 Avrupa Şampiyonası öncesi Almanya

Şampiyonaya, 2006’dan bu yana yürüttüğü Almanya Milli Takımı teknik direktörlüğü görevini turnuvanın bitimiyle birlikte sonlandıracağını açıklayan Joachim Löw’ün kararının gölgesinde hazırlanan Almanya, Löw’ün son büyük turnuvasında her zaman olduğu gibi şampiyonluğun doğal favorilerinden biri olarak yer alıyor.

Turnuvanın finaline ev sahipliği yapacak olan Wembley’de oynanan son Avrupa Şampiyonası finalinde, Çek Cumhuriyeti’ni şimdilerde Almanya Futbol Federasyonu Milli Takımlar Direktörü Oliver Bierhoff’un golleriyle geçerek, Türkiye için pek de parlak geçmeyen Euro 96’yı kazanan Almanya, Wembley’de bunu tekrarlamanın peşinde.

Almanya’nın turnuvada izletebileceği oyuna ilişkin detaylara iş ortağımız Metrica Sports‘un geliştirdiği Play yazılımı ile göz atacağız.

Birlikte oynama alışkanlığı

Turnuva öncesinde Joachim Löw’ün en büyük şansı hiç kuşkusuz kadronunun birbiriyle oynama alışkanlığına sahip olması. Almanya Milli Takımı’na sekiz oyuncu veren Bayern Münih’in, Löw’e tanıdığı bu esneklik sayesinde turnuvadaki hemen her favori takımdan sıyrılan Almanya, 2014’te Dünya Kupası’nı kazanırken de yedi Bayern Münih oyuncusuna sahipti.

Euro 2020 Elemeleri’nde Hollanda, Kuzey İrlanda, Belarus ve Estonya ile birlikte C Grubu’nda yer alan Almanya grubu sekiz maçta topladığı 21 puanla ilk sırada tamamlarken, teknik direktör Joachim Löw tek bir dizilişe bağladı kalmadı ve zengin kadrosunu sahaya oldukça farklı dizilişlerle sürmekten çekinmedi.

Eleme grubunda oynadığı iki Hollanda ve Belarus maçında olmak üzere takımını sahaya üç kez üçlü defansla çıkartan deneyimli teknik adam, beş kez ise dörtlü savunmayı tercih etti. Löw üçlü savunma ve dörtlü savunma arasında gidip gelen bu tercihlerini takımının oynadığı son resmi sınavlar olan Dünya Kupası Elemeleri’nde de sürdürdü.

Almanya’nın 2022 Dünya Kupası Elemeleri’nde 1-0 kazandığı Romanya deplasmanındaki ilk 11’i.

Hücum yönleri

Euro 2020 öncesindeki son resmi karşılaşmalarını 2022 Dünya Kupası Elemeleri’nde oynayan Almanya, burada oynadığı üç maçta İzlanda, Romanya ve Kuzey Makedonya ile karşı karşıya geldi.

Joachim Löw’ün takımı bu karşılaşmalarda hücumlarını daha çok iki kanat üzerinden şekillendirirken, hücum yönü olarak yüzde 36.7 oranında sol kanat, yüzde 36.3 oranında ise sağ kanat kullanıldı.

Geriden oyun kurma

Dörtlü oynadığı maçlarda geriden oyun kurarken arkada genellikle dörtlü defansının üç oyuncusunu bulunduran Almanya, orta sahadan bir oyuncusunu da bu üç oyuncusuna yaklaştırarak, geride dörtlü bir hat oluşturuyor. Oyuna genişliği bir açık ve bir bekiyle veren Almanya, böylece merkezde rakiplerine sayısal bir üstünlük kurmayı başarıyor.

Geriden oyun kurarken zaman zaman Kimmich’in yanı sıra bir orta saha oyuncusunu daha stoperlerine yaklaştıran Almanya, 4+2 ile buna yöneldiği bölümlerde santrforunu da derine yaklaştırarak alan yaratıyor.

Rakibi karşılama

Dünya Kupası Elemeleri’nde kendisine nispeten zayıf rakiplerle oynayan Almanya oynadığı karşılaşmalarda rakibine önde baskı yapmaktan çekinmedi. Genellikle beş oyuncuyla baskı yapan ve rakiplerini hata yapmaya zorlayan Almanya’da bir bek oyuncusunun orta sahayla ikili bir hat oluştururken, savunmanın geri kalanın geride üçlü bir şekilde beklediğini gördük. Joachim Löw’ün bu 3-2-5 olarak da nitelendirebileceğimiz baskı tarzını şampiyonada denk takımlara karşı deneyip denemeyeceğini oldukça merak ediyorum.

Kalede Neuer olacak

Almanya’nın turnuvadaki kalecisi Bayern Münih’in 35 yaşındaki kalecisi Manuel Neuer olacak. Kariyerinde dokuz Bundesliga, iki Şampiyonlar Ligi ve bir Dünya kupası şampiyonluğu bulunan Neuer’in kariyerindeki tek eksik Avrupa Şampiyonası zaferi ve bu turnuva efsane kalecinin önündeki son fırsat olabilir.

Oynadığı birkaç istisna maç dışında genellikle topa sahip olma çabasından ödün vermeyen Almanya adına önemli bir pas opsiyonu olan Neuer, Dünya Kupası Elemeleri’ndeki İzlanda karşılaşmasını 63 pasla tamamlamış ve takımının en fazla pas yapan altıncı ismi olmuştu.

Almanya’nın stoperleri rakibin üçüncü bölge baskısıyla karşılaştıklarında sıklıkla kalecileriyle oynamakta çekinmezken, bu sekans gibi pozisyonları şampiyonada birçok kez görebiliriz. Topun Sane’ye ulaştığı ana dek hiçbir Alman oyuncunun topla ikiden fazla temas etmemesi de bu pozisyon özelinde oldukça dikkat çekici.

En fazla oynayan stoper Süle

Geride bıraktığımız yılda UEFA Uluslar Ligi’nde yüzde 41 ve yüzde 31’lik topa sahip olma oranlarıyla tamamladığı ve birinde 1-1 berabere kaldığı, bir diğerinde ise 6-0 yenildiği istisna olarak kabul edilebilecek iki İspanya maçında dışında genellikle topa sahip olmak isteyen Almanya’nın bu oyununda stoperlerin rolü de oldukça büyük.

Topa sahip olmanın yanı sıra 11 kişiyle topun arkasına geçen rakipler karşısında, savunma arkasına attıkları uzun paslarla rakip savunmaların kilidini açma konusunda da büyük rol oynayan Alman stoperler, turnuvada da bu pasları sık sık deneyecek gibi görünüyor.

Sekiz eleme maçının altısında Bayern Münih’in tecrübeli stoperi Niklas Süle’ye veren Löw, böylece aynı takımda forma giyen Neuer ile Süle arasındaki iletişim sayesinde bu noktadaki güçlü pas ve iletişim bağını da kullanmış oldu.

Löw’ün Süle’nin yanında tercih ettiği öncelikli isim ise Mönchengladbach’ın başarılı oyuncusu Matthias Ginter olurken, bu iki isimden birinin yokluğunda tercih edilen isim genellikle Chelsea forması giyen Antonio Rüdiger oldu.

Tahtaya ilk Kimmich yazılıyor

Sekiz eleme mücadelesinin tamamına orta sahada Joshua Kimmich ile başlayan Joachim Löw, Bayern Münih’in 26 yaşındaki yıldızından hiçbir zaman vazgeçmedi. Takımın oynadığı son resmi müsabakalar olan Dünya Kupası Elemeleri’nde Kimmich’in yanında Leon Goretzka’yı da kullanan Löw, böylece Neuer-Süle bağlantısı gibi Bayern Münih’te birbirlerine oldukça yakın oynayan iki oyuncuyu daha kullanarak, milli takımlar için en önemli engellerden biri olarak görünen birlikte oynama alışkanlığı problemini bu şekilde aşmaktan kaçınmayacağının sinyallerini verdi.

Son üç resmi maçında Kimmich-Goretzka ikilisinin yanında Şampiyonlar Ligi’nde finale yükselen ve Premier Lig’De de şampiyonluk elde eden Manchester City’de harika bir sezona imza atan ve kariyerinin en iyi dönemini geçiren İlkay Gündoğan’ı da ekleyen Löw, tercihini büyük bir sürpriz olmaması halinde bu isimlerden yana kullanacak. Bu üçlünün yanı sıra Real Madrid’in orta sahadaki lideri Toni Kroos’a da sahip olan Löw, hiç şüphesiz dünya üzerindeki her teknik adamın hayallerini süsleyen bir orta saha hattına sahip.

Leroy Sane bu defa vazgeçilmez

Almanya adına büyük bir hayal kırıklığıyla noktalanan 2018 Dünya Kupası’nda o sezon Premier Lig’de 10 gol ve 15 asistle oynayan Leroy Sane’yi kadroya almayan ve bu tercihiyle turnuva sonrasında oldukça sert bir dille eleştirilen Löw, bu eleştirilerden ders almış gibi görünüyor.

Sezon başında Bayern Münih’e transfer olarak Bundesliga’ya dönen 25 yaşındaki yıldızı hemen her maçta kullanan Löw, hücum hattında bir başka Bayern Münihli Serge Gnabry de sıklıkla forma verdi ve burada da birbiriyle oynamaya alışkın iki Bayern Münih oyuncusunu tercih etti.

Hücum hattındaki üçüncü oyuncunun kim olacağı netleşmeyen Almanya’da Chelsea’deki ilk sezonlarında beklentilerin uzağında kalan Timo Werner ve ve güncellenmiş Michael Ballack olarak lanse edilen Kai Havertz gibi alternatifler forma bekleyen diğer isimler olarak göze çarpıyor.

Favorilerden biri

İspanya ile birlikte turnuvanın en yüksek topa sahip olma oranına sahip olması beklenen iki takımından biri olan Almanya, belki de futbol tarihinin en iyilerinden biri olarak kabul edilebilecek bir kaleciye, Lewandowski sakatlanmamış olsa iki sene üst üste Şampiyonlar Ligi’ni kazanmış olabilecek bir orta sahaya ve sıra dışı yeteneklere sahip bir hücum hattına sahip.

Joachim Löw’ün takımı 2008’de Türkiye’yi eleyerek, final oynayan takımdan çok daha potansiyelli ve 25 yıl sonra Wembley’de bir kez daha kupa sevinci yaşamaları hiç kimse için sürpriz olarak karşılanmayacak.

Sizler de dilerseniz Play analiz programını ücretsiz olarak aşağıdaki görsele tıklayarak indirebilirsiniz.