Antrenman Teknikleri – Teknoloji | Gary Monk’un Swansea City’si

liberty-swans-logo-4x358-1795609_478x359

Benim gönlümü 100. yılında kulüp tarihinin en büyük başarısını elde ederek Premier Lig’e yükseldiklerinde oynadıkları ilk maçta kazanmışlardı. Lige yeni bir heyecan getireceklerine ve bu zorlu ligde kalıcı olacaklarına ikna edici, inanılmaz kompakt bir oyun oynamışlardı. Adeta hayran kalmıştım. Bu yazıda Gary Monk’lu Swansea’nin yeni sezon için nasıl hazırlandığına göz atacağız.

Geçtiğimiz sezonu 8. sırada bitiren Monk önderliğindeki Swansea City, yeni sezona tıpkı geçen sezonun ilk 3 maçında yarattıkları müthiş havayla başlama niyetinde. İnanılmaz derecede profesyonel ve işkolik tavrıyla dikkat çeken antrenör Garry Monk,  herkesin sorumluluklarını gayet iyi bildiği mükemmel, profesyonel ortam yaratmış ve burada çalışmaktan zevk alıyor olsa gerek.

Antrenman

JS32032049

Monk, eski antrenman metodlarını kullanmakta bir yanlışlık görmediğini belirtse de yenilikçi ve kendine özgü antrenman metodları geliştirmeyi seven biri. Sabah 9.30’da, kulüpte spor bilimi ve fitness sorumlusu olarak görev yapan Jonny Northeast oyuncularla bir toplantı gerçekleştiriyor. Ardından saat 10’da sezon öncesi antrenmanların en önemli bölümlerinden biri olan dayanıklılık antrenmanları başlıyor. Haftada 4 defa çift idman yapıyorlar ve sabah yapılan idmanlar fitness ve dayanıklılık ağırlıklı iken öğleden sonra 5 gibi başlayan idmanlarda teknik ve taktiğe dayalı çalışmalar yapılıyor. Hiçbir şey şansa bırakılmamış ve oyuncular için her şey düşünülmüş. 12.30’da öğle yemeğinden önce salonda çalışmalar yapan oyuncular öğleden sonraki antrenman için yaklaşık dört buçuk saatlik bir yenilenme zamanına sahip ve bu arada uyumak için kendilerine sadece yataktan oluşan odalar tahsis edilmiş.

Jonny-Northeast-tweet-pic

1

3943

Kamp sistemi olmadığı için eğer tesislerde böyle bir olanak sağlanmamış olsa oyuncular antrenman aralarında evlerine gitmek zorunda kalacaklar. Buradaki zaman kaybı da önlenmiş olmuş. Oyuncular da bu durumdan gayet memnun.

Teknoloji

5487642-large

Swansea City kulübü oyuncuları ve başarı için hiçbir teknolojik hamleden geri kalmamış ve oyuncularını sıkı bir takibe almış durumda. Öyle ki, oyuncularının evlerindeki uyku saatlerini takip ederek düzene sokmuşlar. Antrenman sahalarında GPS ile oyuncularının performanslarını takip eden ekip, oyunculara ulaşmaları gereken bireysel hedefler koymuş ve bu sayede bireysel anlamda gelişimle başarı hedefleniyor. Geçen sezona dair verileri monitöre yansıttıklarında her oyuncu neler yaptığını ve neler yapabileceğini görüyor. Bu sistem bence her şeyden önce oyuncunun kendisine özgüven anlamında katkı sağlar. Her oyuncuyla tek tek ilgileniliyor ve bu da oyuncuya kendisini değerli hisstettiriyor şüphesiz.

Oyuncular bu kadar profesyonelce çalışırken antrenör Garry Monk’un da hakkını vermek gerek. Mikrofonlu bir sistem sayesinde sesini kayda alan ve akşam eve döndüğünde tüm antrenmanı tekrar izlerken kendi ifadelerini de gözden geçiren genç teknik adam, kendini ifade etme konusunda eksikleri varsa bu sayede hepsini saptayabiliyor ve kendini geliştirmeye çalışıyor.

Biz

071220142206481774052_2

Türkiye’deki antrenman düzeninin Avrupa’dan hep farklı olduğu yıllardır söylenir. Problem belki de metodları ve sistemleri ülkemizde doğru, profesyonelce işleyecek teknik ekip yetersizliğinde. Aslında bunun doğruluğunun en büyük kanıtı olarak Arda Turan örneği var elimizde. Galatasaray’dan ayrıldıktan sonra fiziksel ve mental anlamda inanılmaz bir gelişim gösterdi ve ardından elde ettiği başarılar Barcelona’ya transferiyle tavan yaptı. Herkes bu sistemin bizde de işlemesini istiyor ama maalesef bu sağlanamıyor. Bir de işin teknoloji kısmını sevmiyor gibiyiz. Fatih Terim’in “Futbolumuz ve Geleceği”  sunumuna yapılan eleştiriler bunun en açık örneği. Doğruları, problemleri söyleyen, açıkça ifade eden bir sunum olmasına rağmen yine eleştiriler almıştı. Futbol, evrimini hiçbir zaman tamamlamayacak olan, sürekli değişmekte ve gelişmekte olan bir oyun. Bunu dikkate alarak artık biz de değişmeli ve gelişmeliyiz. Swansea City gibi bir çok örnek var.

Her zaman daha çok öğrenmeye, gelişmeye açık olmalıyız.


Referans: The Guardian