Hayatın her alanında bir şeylere aşık oluruz. Bu aşk giderek büyür, büyür ve sonucunda bir bakmışız yıllarımızı o tutkulu aşk ile geçirmişiz. Sıkılmadan, bunalmadan, onu koruyarak, ona her gün daha sıkı sarılarak, her karşılaşmaya çıkışında oyuncu tünelindeki “This Is Anfield” yazısına dokunarak, antrenman için her gün 50 km uzaklıktaki yolu çekerek, yedek kaldığı zamanlar olsa da kulübüne arkasını çevirmeyerek, ortaya büyük karakter koyarak. Bunları sadece büyük bir aşk besleyenler yapar. Onların bu duruma gelmelerinin en büyük nedenini tek cümleyle şöyle açıklayabiliriz: Bu özel insanlar yaptıklarını meslek olarak görmüyorlar, işlerini büyük bir şevkle yapıp üst düzey bir aşk ile bağlanıyorlar. Fakat gün geliyor geçici olarak veya kim bilir belki de sonsuza dek bu aşk ile ayrılmak zorunda kalınabiliyor.
2015 yılı futbol camiasında ayrılıkların sezonu oldu. Bazıları çok küçük yaşlarda alt yapısına girdiği ve yıllardı hizmet verdiği ekipten ayrıldı, bir diğeri temelini attığı binanın yıkılmasına engel olamadı, kimilere ise çocukluk aşkına gözyaşları ile birlikte veda etti. Bu gözyaşlarının bize anlatmak istediği şey ise büyüklerin de günü geldiğinde ağlayabileceği.
Asla Yalnız Yürümeyeceksin
Stevie 1987 yılında Liverpool alt yapısına girdiğinde yaşı daha yediydi. 28 yıl gibi uzun bir zamandır yuvasından çıkmadı. Başka bir deyişle çıkamadı, çıkmak istemedi. 28 yılda yaptıklarıyla futbol oynamaya başlayan çocukların en büyük idolü oldu. Çocukların hedefini “Büyüyence Stevie olacağım.” Olarak değiştirdi. FA Cup’tan Lig Kupası’na, Şampiyonlar Ligi’nden UEFA ve UEFA Süper Kupası’na kadar alabileceği kupaların hepsini Liverpool şehrine getirdi. Bir şey eksikti Gerrard Liverpool’a 24 senedir gelmeyen lig şampiyonluğunu getirmek istiyordu. Çok yaklaştı fakat 27 Nisan gecesi belki de kaderini kendi çizdi. 45+3 oynanırken kendi yarı sahasında Sakho’dan aldığı pası ayağının kayması nedeniyle kontrol edemedi ve hatayı affetmeyen Demba Ba topu ağlara yollamayı başardı. Stevie Liverpool’dan ayrılıp LA Galaxy’nin yolunu tutarken milyonların içinde bir burukluk vardı, gözyaşları sel oldu aktı. Fakat onun duyguları daha çok anlaşılmazdı. Liverpool’dan ayrıldığına, lig şampiyonu olmadan ayrıldığına üzülürken, dünyanın öbür ucunda Liverpool ile karşılaşmayacak olmak onu sevindiriyordu.
Gran Hombre
Gran Hombre veya “Büyük Adam” futbola 1991 yılında Camp Nou’nun hemen yanındaki La Masia’da başladı. O dönemlerde oynadığı futbol ile göz dolduran Xavi, her geçen gün bulunduğu konumdan yükselerek. Barça’nın sembol isimleri haline geldi. Şanlı forma ile çıktığı tüm organizasyonlar da kupayı almayı başardı. 1998’te başlayan profesyonel kariyerine, 8 La Liga, 2 Kral Kupası, 6 İspanya Süper Kupası, 3 UEFA Şampiyonlar Ligi, 2 UEFA Süper Kupası, 1 FIFA Dünya Kulüpler Kupası’nı sığdırdı. Bunların yanına İspanya ile kazandığı 2008 Avrupa Şampiyonası ve 2010 Dünya Kupası’nı ekleyince arkasında kusursuz bir kariyer bıraktı. Büyük Adam’ın vedası da büyük ve duygusal oldu. Xavi Barça’dan ayrılıp All Sadd’ın yolunu tutarken, Camp Nou’da Barça taraftarları 6racies Xavi (Teşekkürler Xavi) pankartı ile veda etti.
Olmasaydı Sonumuz Böyle
Bir insan düşünün, hayatını takımına adamış, formayı aldığı günden beri onu hiçbir şeye değişmemiş, ona sımsıkı sarılmış, onunla ağlayıp onunla gülmüş. İşte bu insanın adı Iker Casillas. Dile kolay 25 inanılmaz yıl sonrası basın toplantısında duygusal bir veda. Ezeli rakip taraftarlarından dünyanın her tarafından insanın sevgisini ve saygısını kazanarak ilerledi bu yolda Iker. Iker eflatun beyaz formayı aldığı günden bu yana –son zamanlarda bazı işler yolunda gitmese de- her zaman, her yerde en iyi şekilde temsil etti. Kupalar, bireysel başarılar kazandı. Tarihler 14 Temmuz 2015 gününü gösterdiğinde ise Iker’in veda vakti gelmişti. Iker gözyaşları ile veda ederken artık Porto’nun oyuncusuydu.
Danke Für Alles
Vakti geldiği zaman ayrılıkların kaçışı yok. Basti 17 yıldır yaşadığı Münih kentinden ayrılmayı seçerek eski hocası Louis Van Gaal’in takımı Manchester United’ın yolunu tuttu. Basti’nin büyük kimliği onu efsaneler arasına aldı. Bayern taraftarı onu yendiği rakiplerini teselli etme çabasında olduğu için sevdi. Oynadığı oyun ile seyir zevkini en üst düzeye çıkardı. Gönülleri kazandı ve ayrılırken son sözleri “Sizleri her zaman kalbimde taşıyacağım ve hep bir bağımız olacak. Umarım bu kararımdan dolayı beni anlıyorsunuzdur. Gerçekten müthiş bir macera olacak ve bunun için sabırsızlanıyorum, ama sizleri de asla unutmayacağım. Her zaman kalbimde olacaksınız ve umarım bir gün yeniden buluşuruz” oldu.
Her şey için teşekkürler Basti!