Spor Toto Süper Lig’in 32. haftası Fenerbahçe-Galatasaray derbisine sahne oldu. Son 6 yıldır kendi evinde Galatasaray’a karşı kazanamayan Fenerbahçe, Zajc ve Serdar Dursun’un golleriyle 3 puana uzandı.
Maçı global iş ortağımız Metrica Sports‘un geliştirmiş olduğu Play yazılım ile birlikte analiz edeceğiz.
Geçen hafta Karagümrük karşısında maçın başında bulduğu gollerle 2 farklı öne geçen Galatasaray bu sezon en iyi yaptığı şey olan derinde savunma ile 3 puanı almıştı. O maçın kadrosundan sadece Ömer Bayram yerine Omar Elabdellaoui ile Kadıköy’e çıkan Sarı Kırmızılılar 4-1-4-1 şeklinde sahaya yayıldı.
Fenerbahçe’de ise geçen hafta oynanan Kayserispor maçına çıkan 11’den tek farklı isim Novak’ın yerine Ferdi Kadıoğlu’ydu. İsmail Kartal uzun süredir tercih ettiği gibi takımını 4-2-3-1 şeklinde sahaya çıkardı.
Top rakipteyken agresif bir ön alan baskısı tercih etmeyen Torrent’in ekibi 4-4-2 gibi pozisyon alarak bekledi. Gomis ve Cicaldau’nun en uçta olduğu Berkan’ın ise hemen arkalarında topa yakın olan Crespo ya da Zajc ile eşleştiğini gördük. Daha çok Crespo’yu marke etmeye yönelik pozisyon alan Berkan ilk dakikalarda bunu başarıyla gerçekleştirdi. Crespo’yu daha derinde top ile buluşurken gördük.
Topun Galatasaray’da olduğu zamanlarda ise Taylan savunmanın önünde tek adam olarak yer aldı. Fenerbahçe, Galatasaray’ın oyun kurulumunda stoperler ve kaleci ile Taylan bağlantısını kesmeye yönelik bir baskı uyguladı. Bu baskı ile topu oyuna sokma konusunda sıkıntılar yaşayan Galatasaray’da top kayıpları gördük.
Top sağ tarafa açıldığında ise Fenerbahçe daha çok adamla daha etkili bir baskı tercih etti. Bunun sebebi Marcao, Aanholt ve Kerem kanadının işlerliğini düşürerek Galatasaray’ın bu kanattan etkili olmasının önüne geçmekti. Sarı Kırmızılı ekibin en önemli gol silahı olan Kerem’in topla buluşması ve Berkan’ın çizgiye koşusu ile maçın 11. dakikasında bu kanattan ilk tehlikeli atağını gerçekleştiren Galatasaray Kim Min-Jae’ye takıldı.
Fenerbahçe bulduğu ilk gole kadar sağ kanattan tehlikeli olmaya çalıştı. İrfan, Mert Hakan ve Osayi ile bu kanadı etkili kullanan Sarı Lacivertlilere karşılık Galatasaray’dan bu defoya dair bir çözüm göremedik. Yukarıdaki görsellerde gördüğümüz üzere 24. dakikada gelişen Fenerbahçe atağında orta saha 3’lüsünün yerini kaybetmesiyle Marcao’nun öne çıkması Sarı Kırmızılı ekibin savunmasında bir boşluk yarattı ve Fenerbahçe neredeyse öne geçiyordu. Burada asıl sorun ise Zajc’ın ceza sahası önünde demarke şekilde kalması. Zajc Galatasaray orta sahaları Taylan ve Berkan’ın arasında rahatça pozisyon alabiliyor.
Yukarıdaki görseller ise Fenerbahçe’nin bulduğu ilk gole ait. 1 dakika önce gerçekleşen ve Zajc’ın yararlanamadığı pozisyonun hemen hemen aynısı ve Zajc bu sefer kaleyi bulup takımını öne geçiriyor. Dikkat çeken ise yine Taylan ve Berkan’ın pozisyonları. Ayrıca Aanholt’un konumu ve Marcao’nun buna paralel olarak yerini boşaltması Galatasaray savunmasında bir dizi hatayı da beraberinde getiriyor. Nicel olarak ceza sahasında 5’e 3 olarak eşleşerek üstün durumda olan Galatasaray nitelik olarak çok zayıf bir savunma performansı ile kalesinde golü görüyor.
Golden sonra tempoyu düşüren Fenerbahçe ilk yarının son dakikalarında kalesinde pozisyonlar verdi. Kerem ile tehlikeli olan Galatasaray bu ataklardan sonuç alamadı.
İkinci yarıya da takımlar aynı kadrolar ve oyun planları ile çıktı. Galatasaray ilk yarıya nazaran daha fazla topa sahip olan taraftı. D. Torrent takımı gerideyken oyuna etki eden bir müdahalede bulunmadı. Takımın en etkili oyuncusu Kerem Aktürkoğlu’nu top ile buluşturmamak ve topun o kanattan oyuna sokulmasını engellemek için Marcao’ya yapılan baskı maç içinde Fenerbahçe’nin elini güçlendirirken Torrent cephesinden bu planı taca çıkaracak bir hamle gelmedi. Fenerbahçe’nin en hızlı oyuncusu Osayi ile eşleşerek hızını efektif kullanamayan Kerem’i maç içinde bir defa bile ters kanat da göremedik.
Sarı Kırmızılı ekip Karagümrük maçından önce ligde oynadığı Konyaspor, Beşiktaş ve Gaziantep FK maçlarında 2 mağlubiyet 1 galibiyet almıştı. Gomis’in ilk 11de başladığı Konya ve Gaziantep maçlarında kaybeden Galatasaray M. Mohamed ile başladığı Beşiktaş derbisinde ise gülen taraf olmuştu. Yine İstanbul’da oynanan Barcelona maçında da hocanın forvet tercihi Gomis’ten yana olmuştu. Bu maçlarda alınan sonuçların ya da kötü oyunun sebebi salt Gomis diyemeyiz tabiki. Fakat Torrent’in kafasında ki oyunla alakası olmayan bu anlamsız Gomis ısrarı düşündürücü. Hava toplarında etkisiz, arkadaşlarına alan açmada yetersiz, sırtı dönük oyunda ve savunma arkasına koşularda vasat olan bir forvet ile maça eksik başlamak nasıl bir plana hizmet ediyor açıkçası anlaması güç. Galatasaray gizli bir set oyunu oynuyor da bizim mi haberimiz yok acaba.
Babel, Gomis ve Cicaldau’yu oyundan alarak Halil, Morutan ve Arda’yı oyuna süren Torrent bu değişikliklerden de fazla etki göremedi. Maç içinde etkisiz bir görüntü çizen Cicaldau’nun yerine geçen Halil, selefine nazaran daha hareketliydi ve daha etkili oldu diyebiliriz.
Sonuç
İsmail Kartal geldiğinden beri form grafiği yükselen Fenerbahçe iyi oynadığı mücadeleden 2-0 gibi net bir skorla ayrılarak Konyaspor’un kaybettiği haftada ikinci sıraya yerleşti.
Galatasaray da ise sahada işler yolunda gitmiyor. İdari bakımdan çalkantılı günler geçiren Sarı Kırmızılı ekipte teknik olarak da sıkıntılar mevcut. Gerek saha içindeki plan gerekse de oyuna müdahale anlamında eksik kalan Torrent bu maçta sınıfta kaldı diyebiliriz. Galatasaray’ın başında çıktığı 12 lig maçında deplasmanda sadece Göztepe’ye karşı kazanabilen Torrent Kadıköy’den de eli boş döndü.
Fenerbahçe haftaya Göztepe’yi ağırlarken, Galatasaray ise Yeni Malatyaspor’u konuk edecek.
Sizler de dilerseniz Play analiz programını ücretsiz olarak aşağıdaki görsele tıklayarak indirebilirsiniz.
