Futbolcuları sosyal medyada, şampiyonluk kutlamalarında veya katıldıkları TV şovlarında şarkı söylerken görebiliyoruz. Peki bu şarkı söyleme işini bir adım öteye götüren futbolcular kimler?
Ümit Davala
Üst üste 4 şampiyonluk sonrası UEFA Kupası ve Süper Kupa’yı kazanan Galatasaray takımında, önemli parçalardan biriydi Davala. Fatih Terim’in Milan’a gitmesiyle onu da yanına götürmesi kariyerinin önemli anlarından biri. Ancak şu sıralar Galatasaray’da yardımcı antrenörlük görevi üstlenen Ümit Davala denince akla 2002 Dünya Kupası’ndaki ikonik saç kesimi geliyor. Listemize ise ne futbolculuk kariyeri ne de saç kesimiyle giriyor. Bu listeye onu dahil eden müzik performansı. Müzik kariyerinde, bu listeye dahil olan diğer futbolcular aksine oldukça üretken görünüyor. 2004 yılında “Komşu Kızı, Arabistan Geceleri, 2004” isimli birçok parçanın içinde bulunduğu bir albüm çıkarmış. Albümün içinde bulunan “Bir Aşk Hikayesi” isimli rap parçasına çektiği albüm ise müzik kariyerinin zirvesi diyebiliriz.
Ruud Gullit
Futbol dünyasının en ikonik karakterlerinden biri Gullit. Seksenlerin sonu doksanların başındaki efsane Milan kadrosu ve Hollanda milli takımının yıldızlarının başında geliyor. Uzun boyu, koştuğunda sallanan farklı saç tarzıyla hatırlıyoruz onu. Futbol sahasında birçok pozisyonda oynamasının yanında normal hayatında da farklı alanlarda tecrübeleri var. Bunlardan biri ise onu bu listeye sokan “Not The Dancing Kind” şarkısı. Şarkıda seksenler esintisini rahatlıkla görebiliyoruz. Ayrıca Revelation Time ile birlikte söylediği “South Africa” şarkısı ise dönemin Hollanda müzik listelerinde ilk üçte yer almış.
Paul Pogba
Juventus’ta gösterdiği performans sayesinde Manchester United’a rekor bonservis bedeliyle transfer olmuştu. Fransa Milli Takımı ile 2018’de Dünya Kupası kaldıran yıldız oyuncunun kariyeri oldukça çalkantılı. Mourinho ile tartışmaları, Manchester’a gelişi ve ayrılma dedikoduları futbol gündeminde her zaman kendine yer buldu. Henüz Juventus’ta iken sponsoru ile içinde United forması geçen bir rap reklam filmi çekmesi dönemin tartışılan konularındandı. Burada bu olayı kenara bırakarak reklamdaki performansına dikkat çekmek istiyorum. Bir dakikalık video olsa da bir saatlik versiyonu dinlenebilecek seviyede bir iş çıkarmış. Sosyal medyada yaptığı eğlenceli paylaşımlarla da buna benzer işlerin devamını getireceğini gösteriyor.
Jackson Martinez
Radamel Falcao sonrası Porto’nun, dünya futboluna sunduğu Jackson Martinez 2015 yılında 35 milyon euro gibi yüksek bir bonservis bedeliyle Atletico Madrid’e transfer olmuştu. Aradığını Madrid’de bulamayıp sadece 6 aylık bu macera sonrası Çin’e transfer oldu. Martinez futbol dünyasında Porto dönemindeki patlayıcılığı ve akıl almaz golleri ile bilinse de bu listeye apayrı bir özelliği ile girdi: Müzik. Martinez’in, 2019 Temmuz ayında çıkardığı “Tal Cual Estoy” şarkısı Youtube’da 180 binin üzerinde izlenmiş. İlk başta hobi olarak yaptığı müzik işine profesyonel olarak girmiş görünüyor. Öyle ki ocak ayında bir yeni tekli daha çıkarmış: Esperar En Ti. Açıkçası ikinci teklisinde acemiliğini atmış görünüyor.
Jurgen Locadia
Premier Lig sevenler onu Brighton formasıyla biliyor. Hollanda’da PSV forması giydikten sonra beklenmedik bir şekilde 17 milyon euro karşılığında İngiltere’ye transfer olmuştu. Futbol serüvenine şu sıralar Amerika’da devam eden Locadia da bu listeye çıkardığı “Can’t Let Go” şarkısı ile girdi. Şarkının Youtube yorumlarında Brighton taraftarları yeni transferlerini güzel bir şekilde karşılamış ve şarkıyı beğenmişler gibi duruyor. Dinlemesi oldukça keyifli olan bu şarkıdan sonra umarım Jurgen Locadia’dan yeni ve daha iyi müzik işleri gelir.
Jese Rodriguez
2013 yılında Real Madrid altyapısından A takıma yükseldiğinde İspanya futbolunun dünyaya sunduğu yıldız adayı olarak görülüyordu. Real kariyeri ilk dönemlerinde fena geçmese de Ronaldo, Benzema ve Bale gibi yıldızların arkasında kaldı ve 25 milyon euro bedelle PSG’ye transfer oldu. İstediğini Fransa’da bulamayıp sonrasında kiralık olarak birçok kulüpte oynadı. Futbol kariyeri başarısız gibi dursa da müzik kariyeri hiç de öyle değil. 2016 çıkardığı “Yo Sabia” şarkısı 32 milyona yakın izlenmiş durumda. Tatil zamanı parti yapmak istiyorsanız Jese’nin şarkısı tam size göre.
Paul Gascoigne
Seksenlerin ikinci yarısından doksanların sonuna kadar futbol dünyasının en kendine has kişiliklerinden biri olan Gazza, saha içinde hırçın yapısıyla saha dışında ise farklı hayatı ile tanınıyor. Newcastle, Tottenham ve Lazio gibi takımların formasını terleten Gazza’nın şarkısı “Fog On The Tyne” saha içindeki hırçın Gascoigne’den farklı olarak eğlenceli bir yapım olmuş.
John Barnes
Yetmişlerin sonunda doğanların Liverpool sevme nedenlerinden birisidir John Barnes. Seksenlere damga vuran Liverpool takımınn Ian Rush ile birlikte yıldızıdır. Ülkemiz için pek de iyi bir tecrübe olmayan 8-0’lık İngiltere mağlubiyetinde rakibin yıldızlarındandır. Doğrusu futbol yaşamını anlatmaya kelimeler yetmez. New Order’ın 1990 Dünya Kupası için hazırladığı “World in Motion” şarkısında gösterdiği performans takdiri hak ediyor. Ancak Liverpool FC- Anfield Rap parçasında gösterdiği performans bence daha ilginç ve keyifli. Liverpool taraftarlarının John Barnes için sempati duymasını bu parçayı dinledikten sonra daha iyi anlıyorsunuz.
Andy Cole
Newcastle United’da gösterdiği performansla Sir Alex Ferguson’un dikkatini çeken Andy Cole, 1995 yılında Manchester United’a transfer olur. 6 yılda 195 maçta 93 gol gibi etkileyici bir performans gösterir Cole. Manchester kariyerinde özellikle 98-99 sezonu unutulmazdır. Kupalara ambargo koyulan bu sezonda, Şampiyonlar Ligi klasikleri arasında yer alan efsane Bayern Munich finali de yer alır. Sanırım bu sezondan öylesine keyiflidir ki 1999 yılında “Outstanding” isimli bir parça çıkarır. Parça, bu sezonun keyfini oldukça yansıtıyor.
Petr Cech
Geçirdiği talihsiz sakatlık sonrası kariyerine taktığı bir kask ile devam eden ve bu kask ile bilinen Petr Cech, yıllarca Chelsea kalesini korudu. Ardından Londra’nın bir başka takımı Arsenal’e transfer oldu ve kariyerini burada noktaladı. Milli takımımızın efsane geri dönüş gerçekleştirdiği Çek Cumhuriyeti maçında rakibin file bekçiliğini yapıyordu. Şu sıralar Chelsea teknik ekibinde yer alan Petr Cech, müzikle oldukça ilgili duruyor. Öyle ki kendi YouTube kanalında bazı popüler şarkıları baterisi ile çalmış. Kanalındaki bateri performansı ünlü rock grubu “Queen’in” bateristi Roger Taylor’ın dikkatini çekmiş olacak ki birlikte “That’s Football” isimli bir şarkı çıkarmışlar.