Konyaspor’un evinde Beşiktaş’ı ağırladığı mücadelede tek gol Burak Yılmaz’ın ayağından gelirken Beşiktaş, 5 yıl sonra Konyaspor’u Konya’da yenmiş oldu.
Maçı iş ortağımız InStat’in verileri ışığında inceleyeceğiz.
Genel – 11’ler
Konyaspor maça beklenen şablonuyla çıktı. Aykut Kocaman her zamanki gibi 442’yle iki katı savunma bloğu şeklinde yerleşirken hücumda kritik rol kanat oyuncularınındı. Özellikle sağ kanatta Skubic & Ömer ikilisi Konyaspor’un hücumları için belirleyici olacaktı. Maç içerisinde de detaylıca değineceğim bazı değişiklikler yapıldı kanatlarda. Konyaspor maçı 1 isabetli şutla tamamladı. İkinci yarıda ise hiç isabetli şutu yoktu.
Beşiktaş ilk kez aynı 11’le üst üste sahaya çıkma şansını yakaladı. Konyaspor’un ikili katı savunma bloğuna karşı Boyd veya N’Koudou gibi çabuk isimler de kullanılabilirdi ancak Abdullah Avcı; Caner, Ljajic, Diaby üçlüsüyle başladı. Bu üçlü kendi içerisinde zaman zaman yer değiştirdi.
Beşiktaş kaybetmediği ve yalnızca 1 gol yediği 6 haftalık süreçte takım savunmasına dair iyi sinyaller verdi. Takımın omurgası büyük ölçüde ortaya çıktı. Karius – Vida, Victor – Atiba, Elneny hattıyla merkezde bir oyun standardı yakaladı Beşiktaş, tabii savunma anlamında.
Bireysel olarak baktığımızda Beşiktaş’ta takımın belki de en önemli futbolcusu olan Adem Ljajic’in silik performansı yine dikkat çekti.
Kurgu
Aykut Kocaman’ın Konyaspor’u maça beklendiği gibi başladı. Önde Miya & Bajic’le baskıyı düzenleyen ev sahibi, kanatları da içeri yaklaştırdığı merkez hattında Atiba ve Elneny’nin top kullanmasını engellemek için Jevtovic & Jonsson’ı görevlendirdi. Bu plan büyük ölçüde işledi. Ljajic de bu iki katı hat arasında sıkıştı ve istediği topları alamadı.
Konyaspor’un yerleşimiyle alakalı temel etkiyi Beşiktaş’ın çareyi Karius’a dönmekte bulduğu baskı anlarında gördük.
Karius 11’i isabetli toplam 19 uzun pas atmak zorunda kaldı. Bu %58’lik başarı oranı da Konyaspor’un doğru yönlendirmeler yaptığının bir göstergesi oldu.
Konyaspor 90 dakika boyunca yerleşim disiplinini korumaya çalıştı. Beşiktaş’ın bu maçtaki en net sıkıntısı Konyaspor’un katı savunma hatları arasına futbolcu sokamamak oldu. Caner çizgide bir sonuç oyuncusu gibi konumlandı, Diaby’nin zaman zaman merkeze gelip fark yarattığı anlar oldu ancak Ljajic büyük ölçüde kayıptı. Bu hatların arasını işleyemeyen Beşiktaş haliyle Burak’ı da yalnız bırakmış oldu. Nitekim gelen gol de bu hatların çözüldüğü bir set hücumu sonrasında değil rakibin atağa çıkarken yaptığı büyük bir hata sonucunda geldi ve Konyaspor dengesiz yakalanmıştı.
Konyaspor’un maç boyunca bu disiplini koruyacağı belliydi. Buna yönelik olarak Beşiktaş’ın rakibi genişletmek adına ortaya herhangi bir çözüm koyamadığını gördük. Victor’un ters topları bu açıdan fark yaratabilirdi belki ancak Diaby’nin profili bu ters toplar için müsait değildi.
Diaby
Diaby’i ağırlıklı olarak sağ kanatta izlemenin bazı defolarına şahit olduk. Diaby hücumda yaptığı koşularla fark yaratması beklenen bir oyuncu. Onu merkez yerine sağ kanada yazdığımızda Burak’a +1 destek olacak o hücum koşuları da sınırlanmış oluyor. Örneğin Caner ters kanatta topla buluştuğunda Diaby’i sadece arka direkte topla buluşturabilir. Merkezdeyken bu koşuların yönü ve niteliği de sayısal olarak artıyor, Burak da hücumda etkileşim kurabileceği birini kazanmış oluyor.
Merkezde topla buluşan Diaby, Beşiktaş’ın maç boyunca denemesi ve başarılı olması gereken anahtar paslardan birini atıyor Burak’a. İşte Burak Yılmaz’ı da oyun içinde tutup ondan faydalanmanın yolu bu ve benzeri savunma arkası pasları. Konyaspor savunması her ne kadar dağınık gözükse de merkezde sayıca üstün durumda. Diaby bu katı hat arasında topla buluşup Burak’a istediği toplardan birini atıyor. Bu pozisyonların sayısının azlığı ise Beşiktaş’ın hücumda henüz bir şeyleri oturtamadığını gösteriyor zaten.
Anahtar pas demişken geçen sezon bu konuda epey fark yarattığını gördüğümüz Adem Ljajic’in bu maç hiç anahtar pas atamadığını da söylemek gerek.
Kanatlar ve Ömer Ali Şahiner
Yazının başında da değindiğim gibi Konyaspor’un Beşiktaş’ı merkezden doğrudan aşması kolay değildi. Atiba & Elneny ikilisinin merkezdeki sigortasına karşılık Diaby ve Caner’in savunma niteliklerinin zayıf olması Konyaspor’un oyunu kanatlar üzerinden oynayacağını bize söylüyordu. Öyle de oldu. Pas bağlantılarına baktığımızda oyunu büyük ölçüde bekler üzerinden şekillendirmeye çalıştı Konyaspor.
Konyaspor’un ağırlıklı olarak kullandığı kanatlara baktığımızda ise başarı oranıyla birlikte sağ kanadın fark yarattığını görüyoruz. Burada çoğu maçta olduğu gibi Caner’in savunma zafiyetine pay çıkıyor. Aykut Kocaman’ın maç içerisinde verdiği en önemli reaksiyon da yine Caner’in savunma zafiyetine yönelikti zaten.
Abdullah Avcı’nın N’Koudou hamlesinden sonra sağ kanada geçen Caner’e karşı Kocaman, Ömer Ali Şahiner’i sağ kanattan alıp sol beke yerleştirerek ultra hücumcu bir sol kanat hamlesinde bulunmuş oldu. Milosevic ve Ömer Ali Şahiner; Caner’in savunma zafiyetinden faydalanarak Beşiktaş’ın sağ kanadını işlemeye çalıştı.
Özellikle Ömer Ali’nin sol kanattaki 14 aksiyonunda %79 başarıyla oynaması ve oraya geçtikten sonra aksiyon sayısındaki gözle görülür artış da Kocaman’ın bu hamlesini doğruladı. Sonuç vermedi ancak Caner Erkin’in asistleriyle sonuca olan katkısının aksine oyun içindeki devamlılığı ve dayanıklılığı bir soru işareti olmaya devam edecek.
5’er asistle takımın en fazla asist yapan iki futbolcusu olan Ljajic ve Caner’in aynı zamanda en fazla eleştirilen iki futbolcusu olması da ayrı bir tartışma konusu olsa gerek.
N’Koudou hamlesi
Denizlispor maçının kurtarıcısı N’Koudou oyuna yine sonradan dahil oldu, fark yarattığı anlar da oldu. Öncelikle hamleden söz etmek gerekirse N’Koudou’nun girmesi ne kadar doğruysa Diaby’nin çıkmasının da o kadar yanlış olduğunu düşünüyorum. Hamle N’Koudou üzerinden sonuç verse de ters kanatta Caner’in olmasının sonuçlarından az önce bahsettim.
Yukarıdaki sekansta Beşiktaş yine kalabalık bir şekilde ceza sahasına konuşlanırken N’Koudou’nun bireysel yeteneklerine bakan bir oyun var. Atiba’nın desteğe gelip duvar olması orada bir ikili oyun fırsatı doğursa da top kaybediliyor. Devamı golle sonuçlansa da ana konumuz bu değil.
Konyaspor maç boyunca 442’li katı savunma disiplinini korurken sarı renkle özellikle gösterdiğim iki blok arasında etkileşime girecek kimsenin olmaması hücumdaki sıkıntıları özetliyor. Takım savunması konusunda yol alan Beşiktaş henüz bir hücum şablonu oturtmuş değil. Atılan golde de asistten daha çok Burak Yılmaz’ın bireysel yetenekleri konuşmuş durumda. Hatta iki savunmacı arasından o pası önüne refleksiyle alışıyla asisti de üzerine hak etmiş Burak Yılmaz.
Sonuç
Beşiktaş hücum şablonunu oturtamadığı belki de en iyi futbolcusu olan Ljajic’ten verim alamadığı bir ortamda Burak Yılmaz’ın fark yarattığı bir golle ligdeki zorlu deplasmanlardan birinden altın değerinde bir 3 puanla ayrıldı. Maçtan sonra Abdullah Avcı’nın da altını çizdiği gibi Beşiktaş’ın oyununda özellikle de hücumunda temel sıkıntılar mevcut. Bu açıdan kısmen avantajlı fikstür ve iç sahadaki Kayserispor maçı Beşiktaş’ın hücum açısından bir şeyleri oturtabilmesi açısından bir fırsat.
Ev sahibi Konyaspor’da işler iyi gitmese de maç özelinde 1 puan sürpriz olmayacaktı. Sezonun geneline baktığımızda ise 5 haftadır galip gelemeyen Konyaspor’da işler böyle devam ederse radikal bazı değişiklikler söz konusu olabilir.