La Liga’nın 12. haftasında 20 puana sahip iki takım karşılaştı. Sevilla’nın ev sahibi avantajına sahip olduğu karşılaşmada Franco Vazquez ve Alvaro Morata’nın karşılıklı golleriyle maç 1-1’lik beraberlikle sona erdi ve iki takım puanını 21’e çıkarmış oldu. Maçı InStat verileri eşliğinde inceleyeceğiz.
Ön bakış
Julen Lopetegui iki stoperi Diego ve Kounde’nin arasına orta saha orjinli Nemanja Gudelj’i yerleştirdiği 3-5-2 ile sahaya çıkmayı tercih etti. Bu üçlünün önünde ilk topları almaya gelmekle ve topu yönlendirmekle görevli oyuncu ise Ever Banega oldu. Ayrıca 3 kişi ile merkezde bulunup aynı zamanda da 3 stoperin verdiği rahatlık ile kanat beklerini daha rahat bir şekilde ileride kullanmayı amaçladı Lopetegui.
Diego Simeone ise klasik sisteminden ödün vermedi. Savunma dörtlüsünü Renan Lodi, Mario Hermoso, Felipe ve Trippier ile kurdu. Maç içinde 3 değişiklik hakkının ikisini de beklerini yenilemek için kullandı Arjantinli hoca. Çift pivot olarak da Saul ve Partey ikilisi yer aldı.
Atletico Madrid ön alan baskısı ve Sevilla’nın orta sahadaki sayısal üstünlüğü
Sevilla’nın top kendilerindeyken, Atletico Madrid’inde topsuz oyunda sahaya nasıl yerleştiğini görebiliyoruz. Net bir 3-5-2 ve 4-4-2’nin karşılaşması. Sevilla orta sahasının merkezindeki Banega’da bu pozisyonda da derine inip topu almak istiyor. Atletico Madrid ön ikilisi arkalarındaki Sevilla orta sahasına topun aktarılmasını engellemek için maç boyunca kendi orta sahasıyla arasındaki mesafeyi oldukça daralttı.
Atletico Madrid rakip geriden pasla çıkmaya çalıştığında duruma çok iyi adapte olan ve ön alanda baskıya çok sağlıklı yerleşebilen bir takım. Bunu da farklı durumlar üzerinden göstermeye çalışacağım. Temel amaç ne olursa olsun yakındaki opsiyonları birebir şeklinde savunmak ve rakibi kötü bir karar vermeye veya basit bir şekilde geriye oynamaya zorlamak. Bu pozisyonda Sevilla geri üçlüsü çok geniş bir şekilde yer almış, kenar stoperler neredeyse bir bek gibi çizgiye basıyor. Pozisyon ilerleyip top çizgideki stopere verilince Correa arkasındaki stoperin pas açısını kapatarak baskı yapıyor. Bu sırada Morata merkeze giren orta saha oyuncusuna yaklaşıyor ve onu tekrardan geriye dönmeye zorluyor. Bu sırada arkadaki savunma ve orta saha hattı da yükselmek ve alanı daha da daraltma fırsatı buluyor.
Bu özellikle Simeone’nin istediği bir şey mi kesin bir şey söylemek mümkün olmasa da Sevilla’nın stoperleri dar bir şekilde kaldığı çoğu zaman toplu taraftaki Atletico Madrid kenar oyuncusu Sevilla’nın kenar stoperine baskı uyguladı. Bu sırada bekler de Sevilla’nın kanat beklerini kontrol etti.
Bu pozisyon özelinde de Atletico Madrid’in toplu oyuncunun yakınındaki herkesi çok başarılı bir şekilde savunduğunu görüyoruz. Bunun temel sebebi de ters taraftan Lemar’ın bile sahanın ortasına kadar daralmış olması. Tabi bu oyunun yönünün aniden değişmesi yönünde Atletico için büyük bir tehlike yaratabilecek olsa da buna nadiren izin veriyorlar. Üç farklı durumda da rakibi nasıl karşıladığını gördük Atletico Madrid’in. Topun ve rakibin bulunduğu yere göre oyuncuların nerede olması gerektiğini bilmesi ile bu sağlıklı bir şekilde uygulanabiliyor. Topsuz oyundaki bilinçli oyun Simeone Atletico’sunun en büyük özelliği zaten.
Atletico Madrid rakibi kendi sahasında karşıladığı zamanlarda da zaten çoğumuzun bildiği gibi oldukça kompakt bir 4-4-2 şeklinde yer alıyorlar. Forvet ikilisi Morata ve Correa’nın bile ne kadar derine geldiğini ve genel takım boyunu göstermek için de bu açının güzel bir örnek olduğunu düşünüyorum. Ayrıca dikkat edilirse Sevilla’nın nasıl merkeze hiçbir oyuncuyu sokamadığını görüyoruz.
Sevilla’nın aslında baktığımızda orta sahada 3’e 2’lik bir sayısal üstünlüğü olduğunu görüyoruz. Atletico Madrid bunu dengelemek için sürekli olarak savunmada aktif olmak zorunda kaldı. Ama bunu bir 90 dakika boyunca sürekli olarak hatasız yapmak pek mümkün değil. Ve Sevilla’nın da akıcı gözüktüğü, rakip sahaya sağlıklı yerleştiği anlar bu sayısal üstünlüğü kullanabildiklerinde gerçekleşti. Bu pozisyon özelinde de ilk görselde Partey’in Suso biraz derinde kaldığı için 2v1 kaldığını görüyoruz. Topu alan Sevilla’lı oyuncu ikinci görselde 7 Madrid oyuncusunun ortasında ama üzerinde hiçbir baskı yok ve topu nasıl kullanacağına karar vermek için yeterince zamanı var.
Bu iki pozisyonda da rakip sahaya geçtikten sonra orta sahadaki sayısal üstünlüğünü kullanabilen bir Sevilla görüyoruz. Özellikle bu tarz paslar oldukça tehlikeli olsa da bunlara reaksiyonu çok çabuk verebiliyor Atletico Madrid. Ki zaten bu da Simeone’nin orta sahada kağıt üzerinde 1 kişi eksik olmaktan çekinmemesinin temel sebeplerinden birisi.
Atletico Madrid hücum yerleşimi ve golün gelişi
Maçın kamera açısından dolayı Atletico Madrid’in toplu oyunda nasıl yerleştiğini göstermenin zor olacağını düşünüyordum ama bu görsel bence oldukça açık. Bekler rakip sahaya yerleşirken çift pivot Partey ve Saul genellikle derinde kalıyorlar. Kenarlardaki Koke ve Lemar da çoğunlukla iç koridorlara girdikleri için orta sahada birbirlerine yakın 4 oyuncusu olmuş oluyor Atletico Madrid’in. Bunların arasında yapacağı pas alışverişleri ve bu sayede kenardaki beklere veya savunma arkasına koşu atan bir forvete atılacak paslar Atletico Madrid hücumunun temeli. Bu maç özelinde de savunmada 5-3-2 şeklinde yerleşen Sevilla karşısında kenar oyuncularının böyle merkeze girmesi Sevilla orta sahasını daralmaya zorlayabiliyor. Ki ilerideki ikiliden Correa’da sık sık derine iniyor. Bu da Madrid beklerine birebir veya belkide bomboş bir alan bulma imkanı tanıyor.
İlk görselde Sevilla orta sahasının ne kadar daraldığını ve bunun farkeden Correa’nın derine gelerek top istediğini görüyoruz. İkinci görselde de topla buluştuktan sonra Sevilla’nın o kenarda 2v1 kaldığını görüyoruz. Pozisyonun devamında Correa Arias’ın önüne bırakıyor, çizgiye inen Kolombiyalı oyuncu da Morata’ya asisti yapıyor ve skoru eşitliyor Atletico Madrid.
İstatistikler
Sevilla 7 anahtar pas denemesinde 5 başarı elde ederken Atletico Madrid 9 denemede 7 başarılı anahtar pas verdi. Sevilla üçüncü bölgeye 96 isabetli pas yaparken ceza sahası içine 10 isabetli pas gönderebildi. Atletico Madrid’de ise bu rakamlar sırası ile 102 ile 14.
Takımların hücumlarının geliştiği bölgelere baktığımızda ise Sevilla’nın iki kanattan toplamda 63 hücum girişiminde bulunduğunu görüyoruz. Atletico Madrid’de ise baskı olan taraf merkez. En çok 29 deneme ile bu bölgeyi kullanmayı denedi Atletico Madrid.
Atletico Madrid pas bağlantıları
Atletico Madrid’in pas bağlantılarına baktığımızda iki merkez orta sahası Partey ve Saul üzerinden dağıtım yaptığını, stoperlerden ise ayağını daha iyi kullanan solak Hermoso’nun bu görevi üstlendiğini görüyoruz. İki orta saha oyuncusundan merkeze giren iki kenar oyuncusuna atılan paslar da haritaya yansımış durumda.
Jesus Navas ve Thomas Partey
Sevilla adına fikrimce maçın en iyisi Jesus Navas oldu. 3 başarılı anahtar pas, 8 başarılı dripling ve totalde 91 başarılı aksiyonla maçı bitirdi tecrübeli oyuncu.
Bu sezon itibariyle iyice kilit bir role yerleşti Partey takımı adına. Bu maç özelinde de 9 başarılı dripling, 5 top çalma, 5 pas arası ve totalde 90 başarılı aksiyon ile bitirdi maçı Ganalı oyuncu.
Son
Zirveye yakın iki takımın maçında gülen taraf olmadı. Son dakikalarda inanılmaz bir pozisyonun da yaşandığı maçın sonunda uzun vadede buradan 1 puanla dönmüş olan Simeone’nin daha mutlu olduğunu düşünüyorum. Sevilla cephesinde ise Atletico Madrid’e karşı oynayan çoğu takımın yaşadığı sıkıntıyı yaşadılar ve üretimde problem yaşadılar. Duran toptan buldukları gol onları öne geçirdi ama koruyamadılar. Bence Lopetegui’de en azından bir puan için memnun kalmıştır.