La Liga’nın 26. haftasında Barcelona, deplasmanda Real Madrid’i Rakitic’in golüyle 1-0 mağlup etti. El Clasico zaferi ile Barcelona puanını 60’a çıkardı ve Real Madrid ile puan farkını 12’ye yükseltti. Rakibini dört gün içinde ikinci kez mağlup eden Barcelona, 87 yıl sonra ilk defa toplam El Clasico galibiyeti sayısında Real Madrid’in önüne geçti.
Ortalama Pozisyonlar
Real Madrid ve Barcelona kadrolarında ve dizilişlerinde sürprize yer vermeyerek görmeye alışık olduğumuz 4-3-3 düzenleriyle maça başladılar. İki teknik adam da takımınınenerjisini yükseltmek için hamle haklarını dizilişlerini bozmadan sadece oyuncu değişiklikleri yaparak kullandı.
Oynadığı süre boyunca takım arkadaşlarının aksiyon ortalamasının altında performans gösteren Bale başarı yüzdesinin de yüksek olmaması nedeniyle Real Madrid adına tam bir hayal kırıklığıydı. Asensio ve Valverde gibi enerjisi yüksek oyuncularla Barcelona’nın pas oyununu bozmak isteyen ev sahibi ekip Barcelona’nın topa hakim olmasına engel oldu fakat hücumda istediği verimliliği sağlayamadı. Hücum yaratıcılığını arttırmak için İsco hamlesinde bulunan antrenör Solari, bu değişiklikten de istediğini alamadı. Barcelona ise maç boyu tempoyu yükseltmeyi tercih etmedi. Valverde’nin öğrencileri çok fazla gol pozisyonları üretemese de ilk yarıda bulduğu organize hücumunu iyi değerlendirerek deplasmanda öne geçti. Maçın son bölümlerine doğru Real Madrid baskını hisseden Barcelona performansları düşen Dembele ve Arthur yerine Coutinho ve Vidal’ı oyuna alarak oyunu tekrar dengeye getirmeyi başardı. Pique’nin de ekstra performansıyla kalesini gole kapatan Barcelona 3 puanı almayı bildi.
Gerek topla oynama yüzdelerine gerekse de diğer istatistiklere bakıldığında oyunun dengede geçtiğini söyleyebiliriz. Attığı gol öncesinde topa oldukça fazla sahip olan Barcelona bu performansını maç boyu sergileyemedi. Normal sezon ortalamasına göre oldukça fazla top kaybı yapan Katalan ekibi maçın hakimiyetini almakta zorlandı. Real Madrid iyi mücadele etmesine karşın oyun içinde yeterince organize olamaması sebebiyle rakibini sahasına hapsedemedi. Maçın son bölümlerine doğru yüksek enerjisiyle rakibini sahasına iten ev sahibi ekip istediği pozisyonları bulamadı.
Maçın Kritik Noktası
Yukarıda özetlediğim gibi aslında dengede geçen bir maç izledik. 3 puanı getiren şey ise bence takımların hücum organizasyonlarının kalitesi.
Rakip savunmasından dönen topu kazanan Casemiro hızlı bir şekilde topu Kroos’a aktarıyor. Hazırlıksız yakalanan Barcelona ise merkezinde büyük bir boşluk veriyor. Aynı zamanda Real Madrid’in hücumda sayıca oldukça fazla olduğu görüyoruz.
Vinicius sol kenarda çizgiye paralel koşusunu yaparken Bale stoperler arasına giriyor. Benzema ise takım arkadaşlarına doğru bir koşu başlatıyor.
Kroos takım arkadaşlarının karşıt yönüne topu sürerek topu kaybediyor. Burada yapılması gereken iki şey olabilirdi. Ya Benzema, Bale ve Vinicius’un aksine koşu göstererek Kross’a alternatif bir seçenek daha sunacaktı ya da Kroos topu ayağından hızlıca Vinicius’a verip koşusuna devam edecekti. Organizasyon eksikliği ciddi derecede göze çarpan ev sahibi takım bu atak gelişiminden yararlanamadı.
Real Madrid’in yararlanamadığı ataktan hemen sonra hızlı hücuma kalkan Barcelona topu kısa paslarla hızlıca Rakitic’e ulaştırıyor. Rakitic’e baskıya gelen Ramos alanını boşaltıyor.
Rakitic, Roberto’ya pasını verip dikine koşusunu başlatıyor. Ramos’un boşalttığı alanı doldurmak için desteğe gelen Casemiro gecikiyor. Buna ek olarak Varane’ın da pozisyon almasına da engel olunca kaleciyle karşı karşıya kalan Rakitic takımını 1-0 öne geçiriyor.
Bu pozisyonda ise sol kanatta topu alan Vinicius içeriye yöneliyor.
Sağ kanatta Carvajal markajdan kurtulmuş bir şekilde koşusunu sürdürüyor. Ceza sahasının hemen dışında pozisyonunu alan Benzema pas bekliyor. Vinicius ise uzaktan şut atarak belki de çok daha etkili olabilecek atağı sonlandırıyor. Vinicius, Benzema’yı düşünse Real Madrid’in Carvajal’ın koşunu değerlendirme fırsatı olabilirdi.
Bu pozisyonda ise Ramos ve Varane’ın kontrolünde olan Suarez ve Messi’nin nasıl Real Madrid savunma bloğunun dengesini bozduğunu göreceksiniz. Markaj altında olan Messi, Ramos’un kendisini takip edeceğini bildiği için orta sahaya doğru koşusunu yaparak pas istiyor.
Topu alan Messi hızlıca tekrar topu Busquets’e iletiyor. Ramos mevkisini kaybetmiş durumda.
Suarez ise çapraz koşu yaparak Varane’ı çekmeye çalışıyor. Amaç sol kanattaki Alba veya Dembele’ye alan açmak.
Topu alan Messi rakibinin boşalttığı alana topu iletiyor. Bu sırada Suarez de markajdan kurtulmuş oluyor.
Bu pozisyon sonunda Dembele şutu değil Suarez’i düşünse belki de maçı erken bitirebilirdi.
Pas dağılım istatistiğimize baktığımızda ise özellikle dikkat çekmek istediğim nokta iki takımın hücum üçlülerinin birbirlerine attığı paslar. Barcelona’nın ileri üçlüsü birbirleri ile toplam 30 pas yaparken Real Madrid’in ileri üçlüsü ise yalnızca 14 pas yapmış.
Sonuç
Genel olarak ortada geçen bir maçı daha organize olan takımın kazandığı yorumunu yapabilirim. Barcelona’lı oyuncular gerek yaptıkları boş koşularla gerekse de sık sık denedikleri 2’ye 1’lerle Real Madrid savunmasını zorlamaya çalıştı. Real Madrid’in ise topu ilk önce hızlıca kanatlarına aktarıp daha sonra ise özellikle Vinicius’un bireysel yaratacılığı ile gol bulmayı denedi. Barcelona savunma bloğunu bozmadan geliştirilen bireysel çabalar ise yeterli olmadı.