Haftanın maçında, Manchester City’yi nasıl yeneceğini bilmediğini söyleyen Sarri’nin öğrencileri sahadan 3 puanla ayrıldı. Beklenen temponun bir türlü gelmediği, Manchester City’nin uzun bir aradan sonra reaksiyon veremediği ve futbolun gerçekten motivasyonla çok alakalı olduğunu gösteren bir maçı daha geride bıraktık. Manchester City liderlik koltuğunu Liverpool’a kaptırdı. Chelsea ise puan farkını biraz daha eritti ve kendi taraftarı önünde aldığı 3 puanla takibini sürdürdü. Maçı InStat verileriyle inceleyelim.
Ortalama Pozisyonlar
Chelsea’nin ortalama pozisyonlarına baktığımız zaman alışıldık görüntüyü tekrar görebiliyoruz. Özellikle büyük maçlarda kırmızı içerisine aldığım alanda 6-7 tane Chelsea’li oyuncu bulunuyor. Manchester City ilk dakikalardan itibaren bu kalabalık arasında net gol pozisyonları bulabildi ancak skoru değiştiremediler. Manchester City’nin ortalama pozisyonlarında ise kırmızı alanın içerisinde sadece sonrada oyuna giren G.Jesus’u görebiliyoruz. İki hocanın da geçerli birer forvetsiz oynama bahaneleri vardı; formsuz Morata ve Agüero’nun sakatlığı! Guardiola atak yönüne göre ters kanatta bulunan hücumcu oyuncusunu ikinci bir sahte 9 gibi ceza alanı çevresi veya içerisine göndermek istedi. İlk 15 dakika içerisinde planladıkları gibi ceza alanına girip topla buluşabildiler ama gol gelmedi. Kalabalık Chelsea savunması arasında doğru pasları verip, doğru koşuları yapabildiler.
Hücum etkinliği
Futbol, her zaman favorilerin kazandığı bir oyun olmuyor. Bu maçta da bunu yaşadık. Manchester City ilk 15 dakika içerisinde tehlikeler yaratabilmesine rağmen kaleye sadece 1 tane isabetli şut çekebildi. Chelsea’nin bu süre içerisinde kaleye şutu yok. Yarattıkları 6 net şanstan gol çıkartamadılar. Chelsea ise bir kontra atak ve bir duran toptan bulduğu 2 golle Manchester City’yi devirebildi. İlk yarının sonlarında bulduğu golle kendine gelen Chelsea 2. yarının ilk 15 dakikasında da etkili oyununa devam etti. Bu zaman diliminde topla da daha fazla oynayabildiler. Manchester City ise son 2 sezon içerisinde reaksiyon veremediği nadir maçlardan bir tanesini yaşadı.
Manchester City kendi sol kanadından 34 deneme yapmasına rağmen hiç başarılı olamadı. En az denemeyi merkezden yaptılar ve en çok bu bölgeden yaptıkları hücumlardan sonuç alabildiler. Chelsea’de daha çok savunma ağırlıklı oynayan M.Alonso çok iyi bir maç çıkarmamasına rağmen kendi bölgesinde boş alan bırakmadı.
İkili mücadeleler
İkili mücadelelerde Chelsea’nin üstünlüğünü görebiliyoruz. Ancak dikkat çekmek istediğim iki nokta var. Manchester City’nin serbest topları toplamadaki ve pozisyon sonlandırmadaki üstünlüğü. 64 serbest topun 40 tanesini Chelsea yarı sahasında kazandılar. Rakibi önleme/durdurmada ise 41 başarılı aksiyonun 24 tanesini yine rakip yarı sahada yaptılar. Bu, Manchester City’nin oyunu rakip yarı sahada oynayabildiğini gösteren bir başka önemli istatistik.
Paslaşmalar
Chelsea’nin en çok pas bağlantılarında hücumcu oyuncu olarak sadece Pedro var. Özellikle savunmadan hücuma geçişlerde 1-2 pozisyonda doğru pasları verebildiler. Bu pozisyonlardan 1 tanesi gol oldu. Bu kadar savunma oyuncusu ağırlıklı pas yapan takımların, nadir buldukları pozisyonları gole çevirebilmesi çok önemlidir. Chelsea, tam da bunu yaparak galip geldi.
Hücumu geriden şekillendirmek önemli ancak Manchester City bu sefer sınıfta kaldı. Stones ve Laporte kendi aralarında toplamda 72 defa paslaştılar. Bunda Chelsea’nin kendi yarı sahasındaki alanları iyi kapatmasının payı var. Ancak bunun gibi savunmaları boş alan koşuları ve iyi paslarla geçebilen bir Manchester City izledik bugüne kadar. Alıştıkları pasları yapamamalarının nedeni bence yorgunluk. Bu kadar sıkışık bir takvimde oynayan oyuncuların, en iyi yaptıkları şeyleri bile yapamamaları bence gayet normal. Bu maçta Manchester City adına böyle bir gündü.
Top kayıpları
Kanat beklerin önemi günümüz futbolunda çok değerli. Özellikle Manchester City gibi topla oynayan takımlarda bir kat daha önemli hale geliyor. Manchester City’nin bu maçta istediği hücum varyasyonlarını gerçekleştirememesinde kanat beklerinin etkisizliği de önemli rol oynuyor. İkisi de sezon ortalamalarının iki katı daha çok top kaybı yaptılar. Walker bütün top kayıplarını rakip yarı sahasında yaptı.
David Luiz
Attığı golle Chelsea’yi iyice rahatlattı ama oynadığı futbol gerçekten harikaydı. Kırmızı içerisine aldığım yere bakar mısınız?
Son söz
Pas oyununu iyi oynayan takımların, agresif savunma yapan takımlara karşı sonuç alamamasıyla sık sık karşılaşmaya başladık. Bu maçta da oyunun genelinde topla Manchester City daha etkili oynadı ancak 2 golü bulan taraf Chelsea oldu. Üst sıralarda bulunan bütün takımları ilgilendiren maçta Chelsea beklenmeyeni yaptı ve 3 puanı alarak İngiltere’de kartların yeniden dağıtılmasını sağladı.