Sezona yüksek bedelli transferlerle kadrosunu sil baştan yenileyerek giren Milan, San Siro’da Juventus’u ağırladı. Serie A’da son 12 maçın 10’unu kazanan Juventus, deplasmanda Milan’ı 2-0 mağlup etti. Bu sonuçla Milan 11. haftada 16 puanda kaldı. Juventus ise puanını 28 yaptı ve maç fazlasıyla lider Napoli’yi yakaladı. Juventus’un golleri Gonzalo Higuain’den geldi.
Milan, son 6 sezonun şampiyonu ve 2 kez Şampiyonlar Ligi finalisti rakibi karşısında maça baskılı başladı. İlk 10 dakika Juventus kendi yarı sahasından çıkmakta zorlandı. Ev sahibi ekip, rakibini önde baskı yaparak karşıladı ve top kaybına zorladı. Juventus ise bu sezon her maçta uyguladığı 4-4-2 savunma şeklini aldı ve adam adama savunmasıyla Milan’ın ‘ev sahibi sürati’ni kesmeyi bildi. İlk 10 dakikadan sonra maç dengeye geldi ve Juventus ağırlığını hissettirmeye başladı. Hücum organizasyonları açısından sıkıntı yaşayan ve düzensizliği sezon başındaki yaldızları dağılınca fazlasıyla göze çarpan Milan, ilk dakikalarda kurduğu baskı sonucu en büyük silahı duran topları bir iki kez yakalasa da golle sonuçlandıramadı.
İstikrar
Şut istatistikleri dakikalara göre incelendiğinde Juventus’un maçın her bölümünde rakip kalede şut çıkartacak pozisyonlar yaratabildiği görülüyor. Juventus savunma ağırlıklı oynamış gibi görünse de bu hücum istikrarını sağlaması, tecrübe ve çalışmanın ürünü. Aynı zamanda hücum ve müdafaanın bir bütün olması gerektiğinin ispatı. Milan’ın Juventus savunması tarafından kesilen 6şutu ise Milan’ın zorlama şutlarının ve Juventus’un pozisyon vermeyen bütünlüklü savunmasının neticesi. Milan rakip kalede anlık parlamalar dışında sürekli etkinlik yakalamaktan uzak.
Juventus, Milan’ın topla oynamasına müsaade etti. Kendi yarı sahasında kurduğu sıkı savunma şeklinin bozulmasına izin vermeden Milan’ın etkin biçimde ceza sahası içine giremeden topu ikinci bölgede dolaştırmasına izin verdi.
Milan’ın yoğun pas bağlantıları da bu durumun ispatı niteliğinde. Milan sürekli top ayağında, yavaş bir tempoda topu döndürüp durdu. Milan, dribling üstünden son çizgiye indiği pozisyonlar dışında, ki bunu da çok yapamadı, Milan rakip kale sahasında varlık gösteremedi. İlk yarının son anlarında Rodriguez’in güzel anahtar pası direkten dönerken, ikinci yarıda da Suso’nun dribling ile son çizgiye indiği pozisyonda Milan golü bulamadı.
Juventus performe ettiği oyun tarzı sebebiyle, sonuca ermeyen Milan hücumlarından topladığı toplarla hücuma çıkıp goller buldu. Milan, Juventus’un da topu bırakmasıyla, topu taşıyarak Juventus yarı sahasında etkili olmak istedi. Buna rağmen ceza sahası çevresinde yeterli etkinliği sağlayamadı. Juventus’un uyguladığı sıkı 4-4-2 defans şeklini bozamadı, savunma arasında boşluklar yaratamadı. Halbuki Juventus’un iki golünde de görüldüğü üzere, Milan kendi savunmasında bu açıklara mani olamadı.
Sürat
Milanlı oyuncular hücum plansızlığı yüzünden hücumda çok yavaş pas yapabiliyor ve rakipleri rahat şekilde savunma gediklerini kapatıp boş adamları yakalayabiliyor. Hele ki Juventus gibi savunma disiplini bu denli oturmuş bir takıma karşı bir iki pozisyon dışında etkili olamamaları normal. Milan’ın yerleşik hücumda etkili pozisyonlar bulamamasının sebebi, birbirini etkileyen üç şeyden kaynaklanıyor. Plansızlık, alışkansızlık ve yavaşlık. Üçü de birbirinin nedeni ve sonucu niteliğindeki eksiklikler.
Milan ceza sahası etrafına geldiğinde, içerde çoğalamıyor. Milan hücumcuları kimin ne zaman nereye gideceğinden emin değil. Topu ayağına alan oyuncu, topu aldıktan sonra nereye vereceğine bakıyor. Bu da Milan’ın çok düşük bir tempoda hücum etmesine sebep oluyor.
Bu düşünme süresi sonucunda ileri pas verilecek müsait oyuncu da bulamıyorlar. Orta ya da uzun topla içeri girmeye çalıştıklarında da kale sahası içinde yalnızlar. Çoğu pozisyonda Milanlı oyuncular ceza sahası içinde bir ya da iki arkadaşları varken orta yapmayı denediler. Bunun yanında Juventus’un disiplinli savunma tertibi arasında driblingle adam geçmeyi de başaramadılar.
Milanlı oyuncular topla oynama yüzdelerindeki üstünlük ve sürekli pas yapmalarına rağmen sadece 19 kez dribling denemişler. Paslarının çoğunun yana ve geriye olduğu da eklendiğinde Milan’ın hücum başarısızlığı daha net gözler önüne seriliyor.
Milan’ın Juventus kale sahasına gönderdiği toplar isabetli olduğunda dahi topu alan oyuncular Juventus savunmasının arasında topu kaybetti ya da etkisiz şutlar çıkardı. Ki bu şutların çoğu Juventus savunma bloğu tarafından engellendi.
Dönüş noktası: Plan, motivasyona karşı
Milan’ın ilk 10 dakikadaki baskısı, maç planı ya da futbol anlayışından çok, taraftar desteği ve maça ‘geri dönüş maçı’ olarak bakmalarının motivasyonuya açıklanabilir. Ancak plansızlık sizi ancak 10 dakika götürebilir. Neticesinde 10.dakikadan sonra Juventus oyunu istediği hale getirdi ve 23.dakikada Higuain ile Juventus’un golü geldi.
İlk 10 dakikadan sonra oyun üstünlüğünü ele alan ve maçı ele geçiren Juventus, Milan savunmasındaki büyük boşluğu kullandı. Dybala’nın pasında Higuain pozisyonu gole çevirdi.
Bir diğer kamera açısından Milan savunmasının zaafiyeti çok daha net görülüyor.
İkinci gol
Juventus ikinci yarıda 60lar civarı tempoyu oldukça düşürdü ve Milan’ı kendi yarı sahasında karşılamaya devam etti. Juventus zaten istisna anlar ve maçlar dışında yüksek pres ve önde baskı kullanan bir takım değil. Bu maçta da birkaç an dışında buna ihtiyaç duymadı. Milan tempoyu bir türlü artıramaz ve hiçbir somut sonuç doğurmaksızın ikinci bölgede öylesine top döndürürken Juventus topu kazandı, atağa kalktı ve yine Higuain’in golüyle 63.dakikada farkı ikiye çıkardı.
İkinci golde de, Milan savunmasının birbirini izleyen üç sekansta savunmasında açık bıraktığı alanlar görülüyor.
Milan hücumdaki hantallığı ve plansızlığı dışında savunmasında da Juventus oyuncularının alan oyunları karşısında yeterli refleksi gösteremiyor.
Peki hücum planları olmayan ya da uygulayamayan, bu kadar yavaş hücum eden ve driblingle adam geçmeyi deneyemeyen bir takım nasıl gol bulacak?
Duran toplar
Siyah çemberler Juventus’un yaptığı faulleri gösteriyor. Juventus, kale sahasının çevresine rakibinin girmesine izin vermediği gibi gelebildiği zamanlarda da faul yapmadan topu kazanmayı ya da atağı eritmeyi başardı. Yanısıra Juventus, işaretli alanda da çok az faul yaparak, tehlikeli duran topçulara sahip rakibinin duran top etkinliğini yok etti. Böylece rakibinin gol bulma ihtimalini de azalttı.
Sonuç
Milan Juventus karşılaşması beklenildiği gibi geçti. Hücum etmesi doğaçlamalar ve rastlantısallık prensipleri üzerinden gerçekleşen Milan, savunma disiplininden ve oyun planından asla taviz vermeyen, iyi alan kapatan düzen makinesi Juventus karşısında üçüncü bölgede etkinlik gösteremedi. Juventus ise bir takım olarak her zaman uyguladığı savunma düzenini rakibine dikte etti ve Milan savunmasını pozisyon ve alan hatalarına sürükleyerek yakaladığı fırsatları iyi değerlendirdi.
Koltuğu sallatında Montella’nın Milan’la ipleri kopacak gibi görünüyor. Milan, 11 Serie A maçında sadece 16 puan toplayabildi. Oynadığı futbol ise anlık parıltılar dışında ümit vermiyor. Ancak sorun teknik adamda mı yoksa takım kimyasının bizatihi kendisinde midir, henüz belli değil. Bu sorunun cevabı ancak yeni bir teknik direktör göreve geldiğinde anlaşılacak. Çünkü Montella kendisine ayrılan süreyi bitirmiş gibi.
San Siro’da tecrübe ve istikrar ile yeni başlangıçların anlık heyecanları karşı karşıya geldi. Hayatın olağan akışına uygun biçimde, sadece hayal ve heyecan üzerinden ivme kazanmaya çalışan Milan, uzun vadeli planları doğrultusunda sıkı şekilde çalışan ve futbol anlayışı ve tertibiyle ivmelenen Juventus’a kaybetti. Gençlik heyecanlarının anlık ışıltıları, istikrarlı tecrübenin usta ayakları altında kaldı.