Sosa ayrıldıktan sonra sürpriz diyebileceğimiz bir hamleyle Kartal olan Talisca, Beşiktaş orta sahasının geçen sezondan farklı bir profil çizmesinde kuşkusuz en önemli unsur.
Peki Talisca’nın yerini bulması Beşiktaş’ta hangi taşların yerinin değişmesine neden oldu?
Beşiktaş orta saha kurgusunda ne değişti?
2015-16 sezonunda Beşiktaş’ın şampiyonluğunda kilit rol oynayan Sosa’nın Milan’a satılmasından sonra Beşiktaş Sosa’nın yerini doldurmak için Talisca’yı kiraladı. Buradaki önemli detay Sosa ve Talisca arasında siyah ve beyaz kadar fark olmasıydı. Haliyle orta saha modeli de değişmek zorunda kaldı.
Şenol Güneş’in kafasındaki orta saha kurgusunu bulması zaman aldı. Talisca’yı zaman zaman kanatta da denedi ancak bugün geldiğimiz noktada Güneş riski aldı ve Talisca’yı adeta bir 2. forvet gibi konumlandırdı.
Öncelikle belirtelim, ligimizde uzun zamandır böyle bir sol ayak görmedik.
Talisca’nın bu müthiş sol ayağı bugün Beşiktaş kadrosunda kendisine yer bulmasının en önemli sebebi çünkü Brezilyalı futbol sanatçısının Beşiktaş orta saha kurgusuna verebileceği daha doğrusu verdiği katkı çok sınırlı. Haliyle Şenol Güneş onu bağımsız bir hücum silahı olarak kullanıyor.
Talisca’nın bağımsız bir hücum silahı olarak kullanıldığından söz ettik, bunu biraz açmak gerekirse kuşkusuz önümüze çıkan istatistik Talisca’nın şutları olacaktır. FIFA oynarcasına mesafe tanımadan çektiği şutlar Talisca’nın sürekli golü düşündüğünün en önemli göstergesi, elbette bunun dezavantajlarını da yaşatıyor Brezilyalı futbolcu.
Talisca, maç başına 4.4 şut ve maç başına 2 isabetli şut istatistikleriyle ligin en iyi şutörü konumunda.
Başta bahsettiğim dezavantajlara gelecek olursak Talisca’nın sürekli golü ve şutu düşünmesi bunu başaramayınca onun oyundan kopmasına neden oluyor. Bunun önemli göstergelerinden biri son Kayserispor maçında yaşandı. Talisca, Kayserispor maçında 8 şut çekti ancak bunlardan yalnız 3 tanesi kaleyi buldu.
Talisca’nın mükemmel şut ve serbest vuruş yeteneğinin getirdiği önemli dezavantajlardan biri de sürekli duran top kovalaması. Talisca duran topları gol için bir araçtan öte amaç haline getirmiş durumda.
Tabelayı değiştirmiyorsa verimsiz.
Talisca’nın uzun boyuna rağmen hızı ve dribbling yeteneğiyle nasıl bir hücum silahı olduğu oynadığı her maçta kendini gösteriyor ama arkasında hücumun mutfağında yer alan Atiba ve Oğuzhan ikilisine oyun kurgusunda verdiği katkı çok sınırlı. Haliyle Talisca sol ayağıyla sihir yapıp tabelayı değiştirmediği maçlardan sonra eleştiriliyor. Kurgudaki defolarını en iyi bilen kişi olarak Şenol Güneş’in onu sahada tutmasının sebebi ise takımın en önemli gol potansiyeli olması.
Rizespor maçında Talisca’nın fark yarattığı atak
Rakip yarı alanın ortalarında Babel’den topu aldıktan sonra mükemmel bir hareketle rakibini geçiyor Talisca. Sağ kanattan bindiren Quaresma var.
Talisca Quaresma’ya pasını attıktan sonra ise nitroya basarcasına ceza sahasına koşusunu yapıyor.
Burada Talisca’nın fark yarattığı an estetik çalımı atması veya zor bir pası isabetli atmasından öte bu kadar kısa sürede ceza sahasına yaptığı koşu. Talisca’nın takımın ikinci forveti olduğunu böyle ataklarda çok daha net anlayabiliyoruz. Üstelik aynı şekilde pası atıp koşuyu yaptıktan sonra ligin ilk yarısında attığı bir de gol var.
Talisca’nın Oğuzhan ve Atiba Üzerindeki Etkisi
Beşiktaş oyun kurgusunu değiştiren nokta tam olarak bu. Aynı nokta Oğuzhan’ın formsuz olduğu görüşünün de çıktığı kaynak aslında. Oğuzhan formsuz değil model değişti.
Model değişikliğinin en büyük etkisini de Atiba Hutchinson üzerinde görüyoruz. Biyonik adam yıllandıkça güzelleşen bir şarap gibi cevherlerini ortaya çıkarmaya devam ediyor. Geçtiğimiz sezonda önlerinde bir oyun kurucuyla oynayıp takım hücumunda bu sezon üstlendiği rolü tamamen Oğuzhan’a bırakan Atiba’nın 2015-16 sezonunda gol attığı ve iyi performans gösterdiği Eskişehirspor maçındaki ısı haritasına bakalım.
Alışkın olduğumuz Atiba bu. Amacı net: Savunma ve Oğuzhan arasında köprü olup Sosa-Oğuzhan bağlantısını sağlamak.
Geride bıraktığımız haftada ise Atiba’nın bu bağlantı rolünün üstüne üçüncü bölgede ne kadar aktif olduğunu görebiliyoruz. Bu sezon Atiba’nın dikine top sürüp rakip ceza yayında asist kovaladığını hatta ceza sahasında duvar olup asist yaptığına şahit oluyoruz.
Hatırlatmakta fayda var maçları ince eleyip sık dokuyarak seçmeye gerek yok çünkü iki sezonun da geride kalan maçlarına baktığınızda aynı fotoğraf çıkıyor.
Anca Beraber Kanca Beraber.
Önlerinde bir oyun kurucudan öte ikinci forvetin bulunması Atiba ve Oğuzhan iş birliğinin artmasını ve ortak hareket etmelerini sağlıyor. Sırasıyla Oğuzhan ve Atiba’nın 77.2 ve 75.3 maç başına pas ortalamasıyla ligin zirvesinde bulunmaları tesadüf değil. Bu ikiliye maç başına 64.6 pas ortalamasıyla Marcelo da katılınca Beşiktaş’ın sezon boyunca %59 ortalamayla topa sahip olduğunu görüyoruz. Özetle Atiba ve Oğuzhan birlikte fark yaratıyor. Üstelik bu ikili salonda seyrettikleri basketbol maçlarında bile ayrılmıyor çünkü Oğuzhan’ın yeri Atiba’nın yanı.
Beşiktaş’ın elinde Talisca gibi bir hücum silahı olduğu sürece onda ısrarcı olmasından doğal bir şey yok ancak Atiba ve Oğuzhan’ın oyun yükünü kaldıramayacağı maçlarda da Şenol Güneş’in elinde Necip, İnler ve Tolgay gibi isimler var. Nitekim Güneş bazı önemli maçlarda Talisca’yı hamle olarak yanında bulundurarak da bunu düşündüğünü gösteriyor.
Önümüzdeki sezon Talisca’nın bonservisinin alınamayacağı bir gerçek ancak Beşiktaş +1’lik kiralık opsiyonu kullanabilecek mi? Şenol Güneş bu modelden memnun mu? Talisca’nın yerine gerçek bir oyun kurucu alıp Talisca’yı da hamle amaçlı kiralamak orta yol gibi gözüküyor ancak ana plandan çıkan Talisca buna sıcak bakar mı? Kısacası Şenol Güneş’in sezon sonunda kafasını kurcalayacak çok soru var.