Doğu Manchester, pamuk, çeşitli kimyasallar ve kömür üzerine yoğunlaşılmış bir yer olarak Sanayi Devrimi’nin doğuşunun gerçekleştiği çok önemli merkezlerden biriydi.
Şimdilerde ise şehrin meşhur mavi yakasında 80 dönümlük bir arazi üzerine kurulmuş üst düzey tesislerde çok farklı bir sektöre, futbola hizmet ediliyor.
Manchester City Futbol Akademisi yaklaşık 200 Milyon Pound’luk değeriyle çok üst düzey imkanlarla donatılmış bir kompleks. Burada, gök mavisi formayı sırtına geçirmek için didinen, yoğun tempoda ve profesyonelce çalışan 450’den fazla genç var. Açılmasının üzerinden 21 ay geçti ve bu süreç içerisinde Kelechi Ihenacho, Manu Garcia, Bersant Celina, Angelino, Cameron Humphreys, Aleix Garcia, Tosin Adarabioyo, David Faupala, Brandon Barker, Pablo Maffeo ve Brahim Diaz gibi oyuncular çoktan A takımda futbol oynama şansını elde etmiş durumda.
Akademinin başındaki isim Jason Wilcox, geçen sezon U-10’dan U-18’e kadar olan takımların toplamda 15 kupa kazanma başarısının ardından Pep Guardiola’ya çok iyi ve derin bir oyuncu havuzu sunmak istediklerini belirtiyor.
Genel olarak bakıldığında akademinin tıpkı Borussia Dortmund gibi oyuncu seçimlerinde lokal tercihler yaptığını yani bölgedeki oyunculara ağırlık verdiğini görüyoruz. Aynı zamanda Robin van Persie, Phil Neville, Darren Fletcher ve Emile Heskey gibi efsanelerin de çocuklarını Manchester City Akademisine gönderdiğinin altını çizelim.
Akademinin üçte ikisinin Manchester kökenli oyunculardan oluştuğunu belirtirken Wilcox şöyle konuşuyor: “Amacımız akademimizden bir çok oyuncuyla dolu bir A takım kadrosu oluşturmak. Sadece bu da değil. Aynı zamanda takımda Manchester ruhunu oluşturmak mükemmel olur.”
14 yaşındaki yetenekli orta saha oyuncusu Tommy Doyle, City’nin eski kaptanlarından Mike Doyle’ın torunu. Eski forvet oyuncularından Uwe Rosler’ın oğlu Colin de çok iyi aşama kaydediyor.
Kulüp aynı zamanda İngiltere Milli Takımları’na da bir çok oyuncu gönderiyor. Hırvatistan’da düzenlenen turnuvada Alman takımını 8-1’lik skorla mağlup eden U-17 takımının beş oyuncusu bu akademiden yetişmiş durumda. Jadon Sancho, Phil Foden, Joel Latibeaudiere, Curtis Anderson ve Ian Proveda-Campo gibi isimlere de büyük umut bağlıyorlar.
Patron Guardiola’nın zaman zaman akademiye gelip oyuncuları gözlemlemesi ile ilgili Wilcox, “Pep’in buraya gelip bir maç ya da antrenmanı takip etmesi oyuncular için çok büyük motivasyon kaynağı oluyor çünkü onlarla ilgilendiğini biliyorlar.” Şeklinde konuşuyor.
Her anlamda oyunculara tecrübeler kazandırmaya ve onları doğru eğitmeye çalışan antrenörler onları futbolun gerçeklerine de şimdiden adapte etme amacıyla yurt dışındaki turnuvalara götürüyor. “Mesela, Juventus deplasmanında 6.000 seyircinin önünde oynarken, İtalyan bir savunmacıya karşı oynayarak tecrübe kazanmalarını istiyoruz.“ diyor Wilcox.
“ Bu, onların eğitiminde çok önemli bir nokta. Şartları onlar için bu şekilde zorlaştırıyoruz çünkü ileride Şampiyonlar Ligi’nde sahne aldıklarında 60.000 seyirci önünde oynarken sadece taktik ve teknik açıdan değil aynı zamanda atmosfer olarak da başa çıkmaları gereken noktalar olacak.”
Futbolcu yetiştirirken iyi birey yetiştirmeyi de amaç edinen Manchester City Akademisi tüm 18 yaş altı takımlarının siyah krampon giymesi gibi bir politikaya da sahip. Böylelikle oyuncuların birbirlerinin önüne geçmemeleri amaç edinilmiş.
“ Benim için yüksek profilli bir oyuncunun diğer insanlara saygısız olduğunu görmekten daha kötü bir şey olamaz. Herkese saygı duymalısınız. Bir oyuncunun temizlikçilerle ya da bir CEO ile konuşmasında hiçbir fark yok. Onlardan saygılı olmalarını istiyoruz.” Diyor Wilcox.
“ Herkesten Manchester City’i en doğru şekilde temsil etmesini istiyoruz. Sadece mavi formayı giydiklerinde değil. Aynı zamanda kulüp dışında da.”
Sheikh Mansour 2008 yılında City’i satın aldığında “Gelecek için bir yapı oluşturuyoruz, sadece yıldızlardan oluşan bir takım değil.” Demişti. Görünen o ki Manchester’ın mavi yakasında hedefler doğrultusunda çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor.
Kaynak: Sunday Mirror UK