Almanya turnuvaya son şampiyon apoleti ile geliyor. Bu turnuvada ise üst üste ikinci şampiyonluğunu kazanmak için oynayacaklar. 1934-1938 İtalya ve 1958-1962 Brezilya’dan sonra bunu gerçekleştiren üçüncü takım olmak istiyorlar. Şampiyonluğunu savunmaya F Grubunda başlayacak olan Almanya’nın oyun planını sizler için analiz edeceğiz.
SAVUNMA ORGANİZASYONU
Almanya elemelerde kolay bir grupta yer aldı. Oynadığı 10 karşılaşmada 4 gol yediler. Joachim Löw topsuz oyunda 4-4-2 şeklinde savunma yaptırıyor. Önde yoğun bir baskı yerine orta blokta merkezi kapatarak savunma yapıyorlar.
Müller ve Draxler top rakipteyken sağ ve sol içte, merkeze yakın pozisyon alıyorlar. Böylelikle rakip için merkeze oynama olanağı kapanıyor. Rakibin topu kanada doğru oynamasını sağlıyorlar. Genellikle rakip bekler veya kanat oyuncuları topla buluştukları an ise diğer oyuncuların kanada doğru kaymasıyla yoğun bir baskı ile topu kazanıyorlar.
Bu baskı tarzını Bundesliga’da bolca görüyoruz. Özellikle RB Leipzig bu baskı çeşidini kullanıyor. Roger Schmidt’in Leverkusen’i çalıştırdığı dönemde böyle bir baskı çeşidini görmüştük.
Yukarıda da gördüğümüz üzere Almanya rakip stoperlerin topla oynamasına izin veriyor ancak merkeze oynamalarına izin vermiyor. Burada bir baskı tuzağı var. Draxler’in vücut pozisyonu merkezi kapatıp, kanada doğru olan pasa izin veriyor. Eğer rakip sağ bek topla buluşursa Almanya burada hızlı ve yoğun bir baskıya başlıyor. Bu baskı sonucunda ise topu tekrar kazanabiliyorlar.
Almanya uzun süre topla oynamayı seven bir takım. Kaybettiği toplara ise karşı baskı uygulayarak kazanmaya çalışıyorlar. Gegenpressing adını verdikleri bu baskı çeşidi Bundesliga’da hemen hemen neredeyse bütün takımlar tarafında uygulanıyor.
Yukarıdaki pozisyonda Werner topu kaybeder kaybetmez takım arkadaşları geriye koşmak yerine öne doğru koşarak rakibe yoğun bir baskı uyguladı. Bu baskı sayesinde rakip hata yaptı ve Almanlar topu tekrar kazandı. Karşı baskı yapabilmek için en önemli kriter topla oynarken takımın dar olmasıdır. Burada oyuncular birbirlerine yakın oynadıkları için yoğun baskı uygulayabildiler. Bir diğer önemli kriter ise oyuncular tek başlarına baskı yapmıyorlar. Her zaman bir grup halinde baskı görüyoruz. Bu da karşı baskının etkili olmasını sağlıyor.
İstatistiksel olarak Almanya savunmasına baktığımızda 2017 yılından akan oyundan 12 gol yemişler. Bu 12 golün altısı kontra ataktan gelmiş.
Akan oyunda 35 gol attılar. 28 tanesi ise yerleşerek hücum ettiklerinde geldi. 18 sağ kanat golü ise bu bölgeyi ne kadar etkili kullandıklarını gösteriyor.
Joachim Löw oyuncularının top kesmek için hamle yapmasından ziyade pas arası yapmalarını istiyor. Böylelikle Almanya hızlı hücuma daha etkili çıkabiliyor.
Kimmich pas arası kategorisnde takımın başını çekiyor. Toplamda 76 pas arası yapan oyuncu, 15 pas arasını rakip sahada yaptı. Hector, Draxler ve Goretzka’nın da Kimmich kadar rakip sahada pas arası yaptığını görüyoruz.
İkili mücadele kategorisinde ise yine Kimmich zirvede. 124 kez ikili mücadeleye giren Kimmich 65’ini kazanmayı başardı. Rakipler hücum önceliğini onun kanadından gerçekleştiriyor. Rakipler tarafından zayıf halka olarak gözükse de Kimmich sağ kanattan geçit vermiyor.
Savunma sıkıtınsı ise tam tersi sol bek tarafında yaşanıyor. Hector ve Plattenhardt yapılan hatalarda takımın başında geliyor. Bir diğer nokta ise yedek kalecilerin hatalarıyla yenilen goller. Ter Stegen, Barcelona’da harika bir sezon geçirdi ancak Alman taraftarlar ona halen tam güvenemiyor. Süle ve Rüdiger de bu kategoride zirvedeler. Özellikle Avusturya karşısındaki kötü performansları Almanlar için endişe verici.
HÜCUM ORGANİZASYONU
Almanya hücum topa sahip olarak yavaş tempoda oynamayı istiyorlar. Böylelikle zamana ve topa hakim olabiliyorlar. Geriden oyun kurma hücumun başlangıcı olarak görüyorlar. Yüksek baskıya rağmen kısa çıkmanın yolunu arıyorlar.
Boateng ve Hummels ceza alanının iki yanına açılıyorlar. Kimmich ve Hector ileri doğru çıkarak, Khedira ve Kroos ile birlikte ikinci bir hat oluşturuyorlar. Müller ve Reus/Draxler rakip orta sahanın arkasına yerleşerek üçüncü hattı oluşturuyorlar. Draxler/Reus ve Werner ile 4.hat oluyorlar. Neuer’in ise pas yeteneği sayesinde onu da bir hat sayarsak beş hatlı bir oyun kurma şeklini görebiliyoruz.
Şans yaratmada ise bekler ve kanat oyuncularının aksiyonları çok önemli. Kimmich ve Hector çoğunlukla çizgilerden bindirerek oynuyorlar. Müller ve Draxler’in içlerde pozisyon alması onlara kanatta koridor oluşturuyor. Bunun üzerine oyunları da var. Müller sağ içte pozisyon alarak rakip sol beki üzerine çekiyor. Boateng topla oynayarak rakip sol kanadı üzerine çekiyor. Böylelikle Kimmich’in bindirmesi için zaman ve alan açılıyor.
Rakibin savunmasını çok dar ise Almanya’nın bir diğer oyunu ise kanatların çizgiye çıkması üzerine. Çoğunlukla beklerin kullandığı çizgiyi bu kez kanat oyuncuları kullanarak rakip savunmayı açmaya çalışıyorlar. Müller çizgiye basarak rakip sol beki üzerine çekiyor. Eğer savunma kaymada gecikirse sağ iç bölgesinde alan yaratılmış oluyor. Burada koşu yapacak oyuncu önemli, Kimmich genelde içeriye doğru bindirme atarak destek veriyor. Khedira da bu boşluğu kullanabiliyor.
Almanya yavaş tempoda oynasa da rahatlıkla fırsat üretebiliyor. Bunun nedeni ise hücum hareketliliği. Reus-Draxler-Werner ve Müller maç içerisinde sürekli yer değiştirebiliyorlar. Bu dört oyuncu hücumlarda hep rakip orta sahanın arkasında pozisyon alıyor. Birbirlerine yakın oynuyorlar. Rahatlıkla birbirlerinin pozisyonlarında oynayabilmeleri Almanya’nın rakip savunmayı açmasındaki zorluğu en aza indiriyor.
Yukarıdaki fırsatta görüldüğü üzere Werner çapraz bir koşu yaparak rakip stoperi pozisyonundan dışarı çekiyor. Bu koşu rakip stoper ile bek arasında boşluk yaratıyor. Reus ile Draxler’in pozisyon değiştirdiğini görüyoruz. Draxler bu boşluğu görüp koşusunu yapıyor, Müller de güzel bir pasla topu bu boşluğa atıyor…
Almanya’nın ikinci golünde ise Werner sol kanattan ceza sahasına yerden ortasında Müller altı pasta golü atmıştı. Bu Almanların hücum bölgesinde ne kadar hareketli olduğunu gösteriyor.
Almanya gibi dar bir alanda oynayan takımlar için önemli bir silah ise dripling yapabilen oyuncular. Draxler bu konuda takımın zirvesinde. Maç başına 3.2 dripling ile kapanan savunmaları açabilen bir oyuncu. Kimmich ise yaptığı bindirmeler sonucu maç başına 1.6 ile ikinci sırada geliyor.
Savunmaları aşabilmek için driplingin yanında bir diğer önemli silah ise anahtar paslardır. Topsuz oyunda hareketliliği sağlayan oyuncular anahtar paslarla yaratılan boşluklara sızabiliyorlar. Draxler, Müller, Özil bu kategoride zirvedeler. Kimmich ise en çok deneyen oyuncu olarak bu kategoride.
SANE’NİN KADROYA ALINMAYIŞI
Leroy Sane bu sezon Manchester City ile kariyer sezonu geçirdi ve Premier Lig’de yılın en iyi genç oyuncusu ödülünü kazandı. Ancak Löw tarafından Dünya Kupası kadrosundan çıkarıldı ve deneyimli teknik adam bu kararı Sane’nin milli takım performansının düşük olması sebebiyle aldığını söyledi.
Taktiksel anlamda baktığımızda da bu karar doğru gözüküyor. Alman kanat oyuncuları görüldüğü üzere dar alanda oynuyorlar. Sane bu konuda henüz istenilen seviyede değil. Ayrıca dar alan paslaşmaları ve vücut pozisyonu olarak diğer kanat oyuncularının gerisinde. Ancak onun dripling özelliği de kadrodaki kimsede bulunmuyor! Löw onu yedek olarak da değerlendirmedi. Bunun nedeni de Löw’ün oyuncularının birden çok pozisyonda oynamalarını istemesi…
SONUÇ
Almanya şampiyonluğunu savunmak için F Grubundan yola çıkıyor. Onlar için kolay gözüken bir grup. Hazırlık maçlarındaki Almanya çoğu kişide hayal kırıklığı yaratsa da baskı altında Almanya başka bir kimliğe bürünüyor. Hazırlık maçları bir kriter olmasa da geçiş savunmalarında eksikleri olduğunu gördük. Çok rahat bir tavırla oynadılar o yüzden kesin bir yargıda bulunmak çok zor. Joachim Löw ile birlikte her katıldıkları turnuvada en az yarı final gören takım yine en büyük favori konumunda.